Analiz: Fotovoltaik teknoloji milyarlarca doları içeride bırakır
"Türkiye Enerji ile Şahlanacak" yazı dizisinin Güneş enerjisi bölümünde konuşan GÜNAM Diektörü Raşit Turan, fotovoltaik teknolojinin yaygınlaşması halinde milyarlarca doların yurtiçinde kalabileceğini Editör Süheyla Yılmaz'a anlattı
ODTÜ Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulama Merkezi GÜNAM'ın direktörü Prof. Dr. Raşit Turan; BloombergHT.com Editörü Süheyla Yılmaz'ın kaleme aldığı "Türkiye Enerji ile Şahlanacak" yazı dizisinin dördüncü bölümünde güneş enerjisinin önemini ve geliştirilmesi gereken vizyonu anlattı; Turan, fotovoltaik teknolojiye yapılacak yatırım ile enerjiye harcanan milyarlarca doların yurtiçinde kalabileceğinin bilgisini verdi.
-Güneş enerjisi milyarlarca dolar katkı sağlayabilir
Türkiye’de özellikle güney bölgelerde hemen her evin çatısında bulunan güneşten sıcak su elde edimine yönelik sistemlerin ekonomiye büyük katkıda bulunduğunu belirten Turan; "Ancak Güneş enerjisinden elektrik üretimi, yani fotovoltaik teknoloji kullanımı henüz ülkemizde yaygınlaşmadığından ekonomiye katkısından bahsetmek oldukça güç. Ancak AB örnek alındığında gelecek ile ilgili bir tahminde bulunmak mümkün. AB 2020 yılında enerji ihtiyacının %20'sini yenilenebilir enerjiden karşılamayı planlıyor. Ülkemiz bunun yarısını gerçekleştirse dahi yılda milyarlarca dolar ekonomiye katkı sağlanacaktır." bilgisini verdi.
-Güneş ihtiyacımız olanaın binlerce katını sunuyor
Prof. Dr. Raşit Turan; güneş enerjisinin dünyadaki tüm enerji kaynaklarının temelini oluşturduğunu hatırlatarak "Güneş her yıl dünyaya 120 bin TerraWh enerji göndermektedir. Buna karşılık dünyanın enerji ihtiyacı 15TerraWh dolaylarındadır. Yani güneş bize ihtiyacımız olanın binlerce katı enerjiyi sunmaktadır. Ayrıca bu enerjiye ulaşmak için madem kazmamız, deniz dibine inmemiz ya da bir şeyleri yakmamıza gerek yoktur. Bu enerji her an her saat çatımıza, sokaklarımıza, kaldırımlarımıza vuran ışıktan başka bir şey değildir." dedi.
Önemli olanın güneş enerjisini elektrik enerjine çeviren sistemler geliştirmek ve bunu mevcut elektrik üretim yöntemleri ile rekabet edebilir maliyetlerde yapabilmek olduğunu söyleyen Turan; "Bugün bu teknoloji belli bir olgunluk seviyesine gelmiştir ve ufak devlet teşvikleri ile Türkiye için yeni olan bu teknoloji Almanya, İspanya, Fransa, İtalya, ABD, Japonya ve Çin gibi ülkelerde uzun yıllardır yaygın olarak kullanılmaktadır." bilgisini verdi.
Güneş Enerjisinden elektrik üretimi sağlayan teknolojinin adının fotovoltaik teknoloji olduğunu hatırlatan Turan; "Fotovoltaik paneller sayesinde bir evin ya da bir lambanın enerji ihtiyacı sağlanabildiği gibi güneş tarlaları kurarak şehir şebekesinin beslenmesi de mümkündür. Dünyada bunun birçok örneği mevcuttur. Bu panellerin 25 yıl garantisi bulunmakta olup kullanım ömrü 30-40 yıl civarındadır. Uzun ömürlü olmasının yanında bu panellerin hiçbir emisyonu bulunmadığından doğaya hiçbir zararları yoktur." dedi.
-Güneşin artıları, eksileri...
Turan; Güneş enerjisinin en büyük avantajının çevreci bir teknolojiyi beraberinde getirdiğini hatırlatarak "Güneş panelleri küresel ısınmaya sebep olmadığı gibi hidroelektrik santraller gibi kuruldukları lokasyonun çevresel özellikleri üzerinde de olumsuz etkileri yaratmazlar. Güneş panelleri tamamen verimsiz, kullanılmayan arazilere kurulabilmektedirler. Bu panellerin bir diğer özelliği uzun ömürlü oluşları ve bu ömürleri süresince hiçbir işletim maliyetlerinin olmamasıdır. Güneş panellerinin rüzgâr enerjisinden en büyük farkı hareketli parçasının bulunmayışıdır. Hareketli parçaların bulunmaması, bu panellerin arıza yapma olasılığını neredeyse sıfıra indirirken tamir veya işletim maliyetlerinin de olmadığı anlamında gelir. Ayrıca güneş panelleri her ölçekte kurulabilir ve uygulanabilir teknolojilerdir. Rüzgâr enerjisi son derece önemli ve faydalı bir teknolojidir fakat her evin kendi çatısına rüzgâr türbini bağlaması mümkün değildir. Oysa güneş panelleri bir evin ihtiyacını karşılamak üzere çatıya, bir aydınlatma lambasının enerjisini karşılamak üzere direk tepesine ya da bir şehrin ihtiyacını karşılamak için geniş arazilere kurulabilirler. Bu esneklik sayesinde farklı ihtiyaçlara cevap verebilen bir teknolojidir." bilgisini verdi.
Turan 2011 yılı sonunda dünyada toplam kurulu fotovoltaik gücün 70 GW’ı bulduğunu belirterek "Bunun önemli bir kısmı son yıllarda kurulmuştur. 2012 yılı verileri henüz yayınlanmamış olmasına rağmen aşağıda verilen EPIA raporundan alınmış grafik, kurulumların her yıl artarak devam ettiğini göstermektedir." dedi.
Türkiye’deki toplam kurulu gücün 0,003 GW civarındanda olduğunu söyleyen Turan; "Bu kapasitenin önemli bölümü prototip uygulamalardan oluşmaktadır. Onun dışında Türkiye’de henüz ciddi bir altyapı bulunmamaktadır." açıklamasında bulundu.
Şu anda bu güneş enerjisi sektöründe istihdamın oldukça az olduğunu belirten Turan; "Ülkemizde güneş gözesi üretimi maalesef yapılmamaktadır. Güneş pili üretimi sadece GÜNAM laboratuvarlarında prototip olarak yapılmaktadır. Seri üretim henüz bulunmamakta olup gözelerin yurt dışından temin edilmesi ile bir araya getirilip panel yapımı Türkiye’de birkaç firma tarafından karşılanmaktadır." dedi.
-Yerli yatırımcı ilk adımı atarken sorun yaşıyor
Fotovoltaik teknolojinin Türkiye için yeni bir teknoloji olması sebebiyle yerli yatırımcının ilk adımı atarken teknolojiye güven sorunu yaşadığını anlatan Turan; "Unutulmamalıdır ki bu teknoloji dünya da uzun yıllardır kullanılan güvenilir bir teknoloji haline gelmiştir. Ayrıca bu teknolojinin maliyetleri hızla düşmektedir. Bugün gelinen noktadaki birim fiyatlar 5 yıl öncesine göre tahmin edilemeyecek kadar ucuzlamıştır. Bu sebeple eskisi gibi pahalı bir teknoloji olarak hatırlanmamalı ve potansiyel yatırımcılar ellerindeki fizibiliteleri sürekli güncellemelidir." çağrısında bulundu.
Devletin çıkartılan yenilenebilir enerji yasası ve alım garantileri ile bu sektörün önünü açtığını vurgulayan Turan; "Ancak çeşitli yönetmelik ve mevzuatlardaki detaylar yatırımları büyük oranda zorlamakta ve yasaların getirdiği fırsatları kullanılamaz kılmaktadır. Bu sebeple yürütmeye ilişkin sorunların en kısa zamanda çözülmesi sektörün büyümesi için kritik bir rol oynamaktadır." dedi.
-Güneş panelinin geri dönüşü 5,5 -6 yıl
Turan; güneş panellerinin maliyetleri gücüne göre değişiklik göstermekte olduğunu belirterek "Ortalama olarak 1 Watt güç 1 Euro dolaylarında seyrediyor. 4-5 yıl içerisinde bu birim fiyatların 0,85 €/W a düşmesi bekleniyor. Kurulan sistemlerin geri ödeme süreleri kuruldukları bölgeye göre değişiklik gösteriyor. Türkiye’nin güneyinde bu süre 5,5 - 6 yıl civarındayken Ankara dolaylarında ise 7 yıl. Kuzeye gidildikçe azalan güneşlenme sürelerine paralel olarak bu süre de artıyor. Ancak genel olarak Türkiye birçok Avrupa ülkesine göre oldukça şanslı bir konumda. Örneğin Almanya'da bu süre Türkiye’dekinin yaklaşık olarak 2 katı." açıklamasında bulundu.
-Üretici firmaya dikkat
Güneş panelleri uzun ömürlü ve dayanıklı olmaları sebebiyle güvenilir cihazlar olduğunu belirten Turan "Burada dikkat edilmesi gereken husus alınan panellerin kılavuzunda yazdığı özellikleri karşılayıp karşılamadığıdır. Bunun için güvenilir firmaların ürettiği paneller tavsiye edilir. Güneş panellerinin verimini artırmak için ise birçok çalışma devam ediyor. Organik güneş gözelerinin ömrü uzatılmaya çalışılırken ince filmlerin verimlilikleri artırılmaya çalışılıyor. En eski ve en güvenilir teknoloji olan kristal silisyum güneş hücrelerinde dahi farklı tasarımlar ve üretim teknikleri ile watt başına düşen maliyetler azaltılıyor. GÜNAM laboratuvarlarında da çeşitli nano uygulamalar ile güneş ışınının güneş hücresi tarafından daha iyi emilmesi ve daha az bir kayıp elektriğe çevrilmesine yönelik Ar-Ge çalışmaları devam ediyor." bilgisini verdi.
-İsteyen herkes panel sahibi olabilir mi?
Mevcut yasal düzenlemeler ile herkes lisanssız olarak 600MW altı sistemler satın alıp ve kurabileceğini açıklayan Turan; "Üretilen enerji şebekenin olmadığı yerlerde kullanıldığında hiçbir sıkıntı yaşanmamaktadır. Şebekeye uzak baz istasyonları, dağ evleri ya da tarımsal sulama uygulamaları bu tip uygulamalara örnektir. Ancak üretilen elektriğin şebekeye satılması bazı pürüzler bulunmaktadır. Örneğin bir evin çatısına kurulan panel sisteminde üretilen enerjinin şebekeye satılması için öncelikle enerji dağıtım şirketine başvuruda bulunulması ve izin alındıktan sonra sistemin şebeke bağlantısı yapılması gerekiyor. Ayrıca çatıya kurulan sistemler için belediyeden statik onay raporu alınması gerekmektedir." açıklamasında bulundu.
-GÜNAM'ın faaliyetleri...
Prof. Dr. Raşit Turan; Güneş enerjisini toplama teknolojisini ...
"Fotovoltaik güneş gözeleri yarıiletken malzemelerden üretilen ve üzerine güneş ışını geldiğinde elektrik üreten elektronik aygıtlardır. Bu aygıtlar kullanılan malzemeye ve aygıt türüne göre farklılıklar gösterir. En eski ve günümüzde en yaygın kullanılan türü, silisyum (Si) dilim (wafer) üzerine üretilen göze türüdür. Bu tür gözeler mevcut Fotovoltaik pazarının %80 ini oluşturmaktadır. Si dilim teknolojisine alternatif olan ince film güneş gözeleri, cam ya da çelik alttaş üzerine kaplanan ince yarıiletken tabakalardan oluşur. İnce film sistemlerinin en önemli avantajı, daha az malzeme kullanılması nedeni ile düşük maliyetli olmasıdır. Bu tür güneş gözelerinin başlıcaları, amorf-Si, CdTe/CdS ve CuInGaSe (CIGS) malzemelerinden oluşturulan gözelerdir. Yaygın olarak kullanılan bu sistemlerin yanısıra Fotovoltaik teknolojilerin daha da geliştirilmesi ve üretim maliyetlerinin düşürülmesi yönünde yoğun çalışmalar dünyanın hemen her köşesinde yürütülmektedir. Mevcut teknolojilerin geliştirilmesinin yanısıra yeni malzeme ve aygıt yapıları önerilmekte ve üretilmektedir. Organik güneş gözeleri ve boya ile duyarlılaştırılmış güneş gözeleri bu çalışmalardan en çok dikkat çekenlerdir. Öte yandan üçüncü nesil olarak adlandırılan ve çoğu nanoteknoloji ürünü olan malzemelere dayalı yeni fikirler ortaya atılmakta ve bu malzemelerle denemeler yapılmaktadır. Bütün bu çalışmaların daha verimli ve daha ucuz güneş gözelerinin üretimine yol açması olasıdır." diye özetleyen Turan, GÜNAM'ın faaliyetleri ise şu şekilde sıralıyor:
"GÜNAM’da 3 fakülteden 6 farklı disiplinden öğretim üyeleri katılmaktadır. Fen-Edebiyat Fakültesinde Fizik ve Kimya Bölümü; Mühendislik Fakültesinden, Malzeme ve Metalürji Mühendisliği, Elektrik-Elektronik Mühendisliği ve Kimya Mühendisliği Bölümü ve Mimarlık Bölümünden öğretim üyeleri yer almıştır. Bu araştırmacılarla GÜNAM, yukarda söz edilen geleneksel ve yeni teknolojilerin ve yeni fikirlerin hemen tamamını kapsayacak çalışmalar yürütmektedir. Bir yandan geleneksel teknolojilerin oluşturulması ve tüm yönleri ile anlaşılması sağlanırken bir yandan da yeni teknolojilerin ve fikirler üzerine araştırmalar yapılmaktadır."