Aybar: En çok üzerinde durduğumuz konu Fluence ZE modeli
-
Renault Mais Genel Müdürü Aybar, Türkiye olarak en çok üzerinde durdukları konunun Bursa'da üretilecek Fluence ZE modeli olduğunu söyledi
İSTANBUL (A.A) - 17.03.2011 - Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar, dünyada en geniş gamda elektrik motorlu araçları sunabilen ilk marka olmayı hedeflediklerini bildirdi.
Aybar, İstanbul Ticaret Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Kulübünün üniversitenin Küçükyalı Yerleşkesi'nde düzenlediği ''Değişen Dünyanın Hızlı Gelişen Sektörü: Otomotiv'' konulu etkinlikte, uçak mühendisliği okuduğunu ve uzay mühendisliği üzerine Türkiye'de ''ilk'' master yapan 3 kişiden biri olduğunu, çok istediği halde uçak mühendisi olarak hayatına devam edemediğini söyledi.
İbrahim Aybar, ''O zamanlar imkanlar çok daha kısıtlıydı. Babam istedi diye üniversitede uçak mühendisliği okudum. Makine mühendisliği istedim, ama öyle olmadı. Yine de kendimi şanslı hissediyorum. Teknolojik olarak en çok gelişmiş, seri üretim yapılan en gelişmiş ürünün içerisindeyim'' dedi.
Elektrik motorlu araçlar teknolojisine değinen Aybar, Türkiye'de büyük bir potansiyel bulunduğunu, henüz bin kişinin sadece 98'inde otomobil, bin kişinin sadece 142'sinde de motorlu taşıtlar olduğunu, bu oranın Türkiye'nin, gelişmekte olan ülkelerin içerisinde iyi bir düzeye gelmesine karşın, dünya ortalamasının gerisinde bulunduğunu ve AB'nin yaklaşık 5'te biri seviyesinde olduğunu gösterdiğini kaydetti.
Aybar, şöyle dedi:
''Böyle bir noktada henüz daha hayal ettiğimiz bir milyonluk satışları falan görmeden şimdi Türkiye'yi dünyanın en önemli üretim üssü olmak yolunda ciddi bir sıçramaya getirmiş oluyoruz. O da elektrik motorlu araçlar teknolojisi... Dünya otomotiv sektörü olarak elektrik motorlu araçlar teknolojisine geçişimizin altında yatan şey... Bütün markalar olarak şuna inanıyoruz; biz insanlara ve dünyaya uyum sağlayan araçlar yapamazsak maalesef dışarıda kalacağız.''
Tasarım, güvenlik ve çevrenin önemine dikkati çeken Aybar, bundan böyle çevreye duyarlı olmayan hiçbir kurum, şirket ve ürünün müşterinin ilgisini çekemeyeceğini ifade etti.
Aybar, önümüzdeki 5 yılda çevreye dost araçların daha çok alım imkanı olacağı kanaatinin devam ettiğini, çevreci teknolojilerin önümüzdeki yıllarda çok daha yüksek satış hacmi bulacağını söyledi.
İnsanların şu anda kullandığı araçların çevreci olduğunu düşünmediğini, gelişmenin çevreci araçlara kaydığını ifade eden Aybar, şunları kaydetti:
''Dünyamız ısınıyor. Fosil yakıtlı otomobillerin küresel karbondioksit salınımına katkısı yüzde 13. Dünyada şu anda yollarda 1 milyar motorlu taşıt var. Karbondioksit salınımını sıfıra yaklaştıran teknolojilere geçmek gerekiyor. Onun için elektrik motorlu araçlar son derece önemli bir hale geldi.''
-RENAULT'UN ELEKTRİK MOTORLU ARAÇ ÜRETİMİ-
İbrahim Aybar, dünyanın çabasının karbondioksit kullanımında sıfıra doğru gitmek olduğunu dile getirerek, satılabilir fiyatta bir teknoloji geliştirmenin önemini anlattı.
Aybar, dünyanın elektrik motorlu araçlara doğru gittiğini belirterek, şöyle devam etti:
''Biz de marka olarak 4 elektrik motorlu aracı önümüzdeki aylardan itibaren, seri üretim olarak, dünya yollarına vermeye başlayacağız. Türkiye olarak bizi ilgilendiren yönü; Fluence ZE, sadece elektrik motorlu aracın Türkiye'de üretilerek bütün dünyaya ihraç edilecek olmasıdır. Dünyada en geniş gamda elektrik motorlu araçları sunabilen ilk marka olmayı hedefliyoruz. Şu an itibariyle de bu hedefe en yakın biz varız. Bizim Türkiye olarak en çok üzerinde durduğumuz konu, Bursa fabrikasında şu anda ön seri üretimi yapılmakta olan aracımız, Fluence ZE... Bütün dünya yollarında testi devam etmekte. Bu aracın içerisinde motor, filtre, yağ, şanzıman, bildiğiniz türde vites yok.''
Birçok markanın elektrikli araç çalışmaları içerisinde bulunduğunu ifade eden Aybar, Türkiye'de bu araçların satılabilir olması ile ilgili bir engel kalmadığını, şu anda satılan bir dizel araç fiyatında bu aracı satabilecekleri bir fiyat aralığını yakalamak için gerekli yasal düzenlemelerin yapıldığını, şarj altyapılarının tamamlanmasının da büyük önem taşıdığını kaydetti.