Babacan: 2011'de de küresel ekonomide devam edecek ciddi sıkıntılar var

Kriz öncesine dönmeyen göstergeler arasında ihracatı gösteren Babacan, ihracatın hala 132 milyar doları yakalayamadığını, fakat bunun arkasında da Avrupa pazarındaki bozulmanın bulunduğunu ifade etti. Bütçe ve kamu açıklarına bakıldığında hızla kriz öncesi duruma dönüldüğünü belirten Ali Babacan, ''Milli gelirdeki kaybımızı da 3'üncü çeyrek itibariyle telafi etmiş durumdayız. GSYİH'ya, toplam milli gelir açısından baktığımızda krizin etkilerini tamamen telafi etmiş durumdayız. Avrupa ve Amerika henüz bunu yapamadı'' dedi.

İstihdama bakıldığı zaman, işsizlik oranının yüzde 10'lara düşmesinin biraz zaman alacağını kaydeden Babacan, her yıl 500-700 bin arasındaki gencin işgücüne katıldığını, herhangi bir yıl istihdam üretmede zayıf kalındığı zaman o rakamın da stoka eklendiğini, sonra da bunu eritmenin vakit aldığını bildirdi. İşgücü piyasasının esnekleşmenin çok önemli olduğunu belirten Babacan, şunları bildirdi:

''Türkiye'de şu anda haftalık çalışma süresi 59 saat. Bu, OECD ülkeleri arasındaki en uzun çalışma süresi anlamına geliyor. Neden böyle oluyor? Çünkü işveren, yeni işçi almaktansa mevcut işçisini daha çok çalışmaya gidiyor. Fazla mesai ödeyen var, ödemeyen var. Özellikle kriz ortamında (beni haftada 3 saat fazla çalıştırdın) diye patronundan fazla mesai ücreti istemek çok kolay değil. Bu da Türkiye'nin bir gerçeği...

İnsanlarımız haftada 59 saat değil, 49 saat çalışsa haftada ortalama yüzde 16 ilave istihdam anlamına geliyor. Türkiye'de yüzde 16 ilave istihdam, işsizliğin sıfıra yaklaşması demektir.''

-''SOSYAL YARDIMLAR İŞ ARAMAYI ENGELLİYOR''-

Bir kişi için sosyal yardım hayatı, iş bulduğu hayatından daha iyiyse burada sıkıntı başladığını kaydeden Babacan, örneğin Yeşil Kart sahibi 8 kişilik bir ailenin kömür yardımı aldığını, Sosyal Yardımlaşmadan yardım gördüğünü, çocukları okulda ise nakit desteği aldığını, eşi bebek bekliyorsa her kontrole gittiğinde para aldığını, ancak bu ailede bir kişi asgari ücretle iş bulup resmen çalışmaya başladığında bütün bu imkanların bittiğine dikkat çekti.

Babacan, ''Burada bir denge kurmamız gerekiyor. Bu da üçüncü önemli çalışma alanımız. Sosyal yardımlarda daha dengeli bir yapı kuracağız. İlk etapta Yeşil Kartı iptal etmek yerine askıya alacağız'' dedi.

-2011'DE KÜRESEL RİSKLER-

2011'de küresel ekonomide devam edecek olan ciddi riskler bulunduğuna işaret eden Başbakan Yardımcısı, gördükleri en büyük riskin ise Avrupa olduğunu, Avrupa'da kamu açıkları ve kamu borçlarının ciddi sıkıntı yarattığını bildirdi.

İkinci sırada ABD'nin bulunduğunu belirten Babacan, ''ABD'nin nasıl bir politika uygulayacağıyla ilgili belirsizlikler yer alıyor. ABD ve Avrupa gibi gelişmiş ülkelerde hükümetlerle ilgili zaaflar var. Güçlü hükümet kriz dönemlerinde son derece önemli'' ifadesini kullandı.

''2011'de sürekli kumandada olmamız gerekiyor'' diyen Babacan, bankaların faiz ve kar hadlerinin düştüğünü, ancak hacimle bankaların ''biz eski karımızı yakalayabiliriz'' dediklerini belirtti. Babacan, ''Biz de dedik ki (siz 2011 karından bahsediyorsanız, onları kapatıp gideceksiniz. Bunun 2012'si, 2013'ü de var. Tek bir yıl yüksek kar elde etmek adına daha sonraki yıllarınızı tehlikeye atmak istemezsiniz)'' dedi.

-BABACAN, 4 SAAT UYUYUP, 2 BİN SAYFA RAPORA BAKIYOR-

Babacan, demecinde günlük yaşantısına ilişkin de bilgiler verdi. Hafta içi gece geç saatlere kadar çalıştığını, saat 03.00'ten, 04.00'den önce uyumasının mümkün olmadığını ve 3-4 saat kadar uyuyabildiğini belirten Babacan, hafta sonları ise 6 saat kadar uyuyabildiğini bildirdi.

Günlük gözden geçirdiği raporların A4 olarak 2 bin sayfaya ulaştığını anlatan Babacan, günlük haberlerin yanı sıra siyaset, ekonomi ve dış politika yazan köşe yazarlarından 50 kişilik bir liste hazırlattığını, bunların da günlük basın özetleri olarak kendisine ulaştığını, gece geç saatlerde de olsa bunları da okumaya çalıştığını kaydetti.