BIST/Dinç: Katılım finansmanı dünya ekonomisine şifa olacak düzeyde
Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç, "Katılım finansmanı bugünkü dünya ekonomisinin kırılganlıklarına şifa olabilecek düzeydedir. Risk ve kar paylaşımı katılım finansmanının kalbinde yatan bir konu" dedi
Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç, katılım finansmanının bugünkü dünya ekonomisinin kırılganlıklarına şifa olabilecek düzeyde olduğunu belirterek, "Risk ve kar paylaşımı katılım finansmanının kalbinde yatan bir konu" dedi.
Dinç, Finansal Hizmetlerde Türkiye-Birleşik Krallık İşbirliği Konferansı'nın ikinci gününde yaptığı konuşmada, bu organizasyonun iş ilişkilerinin geliştirilmesine katkı sunacağını belirterek, Borsa İstanbul olarak aktif bir şekilde sağlam ve yakın ilişkilerin iki ülke arasında tesis edilmesi için çalıştıklarını kaydetti.
İngiltere ile bağlantıları ve ilişkileri çerçevesinde Londra Borsası ile çok iyi ilişkilerinin bulunduğunu ifade eden Dinç, şunları söyledi:
"Onların temsilcileri de aramızda. Geçen ay Londra'daydım, mart ayında da orada olacağım. Londra'ya her gittiğimde onlarla bir araya geliyorum, iş birliğimizi nasıl geliştireceğimizi konuşuyoruz. Türkiye'deki türev araçları 2015'te artık Londra Borsasında da işlem görmeye başladı. Farklı iş segmentlerinde iş birliği yapıyoruz. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Borsa İstanbul'un hissedarı oldu. Biz yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarına erişimini kolaylaştırmakla kalmayıp onların bir finans merkezi olarak İstanbul'u görmesini sağlıyoruz."
Dinç, katılım bankacağına ve sunduğu fırsatlara değinerek, dünyada katılım finansmanının 1,6 milyar Müslüman'a ulaşabileceğinin düşünüldüğünü, aslında piyasanın bundan çok daha büyük olduğunu söyledi.
Katılım finansmanının küresel olarak çeşitlilik arz etmekle birlikte bütün bu çalışmaları bir araya getirebileceklerini anlatan Dinç, "İngiltere'de İslami finans araçları sunan 70 kurum var ve 20'den fazla banka da İslami finans ürün ve hizmetleri sağlamaktadır. Bütün bunlar İngiltere'nin taahhüdünü gösteriyor. Bu İslami finansın yayılmasında ne kadar önemli rol oynadıklarını bize anlatıyor" diye konuştu.
"Katılım finansmanı sadece Müslüman ülkelere hitap etmiyor"
Dinç, son dönemde yaşanılan mali krizden sonra finansal piyasalarda reformlara ihtiyaç olduğunun ortaya çıktığını belirterek, bu dönemde finans piyasalarının da varlık tabanlı çalışmaların önemini fark ettiğini, katılımcı finans uygulamalarının aslında sermaye piyasaları ile reel piyasalar arasındaki zayıf bağı güçlendirebileceğini aktardı.
Katılım finansmanının dünyadaki büyüklüğünün 2 trilyon dolara ulaştığını vurgulayan Dinç, sözlerine şöyle devam etti:
"Katılım finansmanı sürdürülebilir büyüme, gelir eşitliği ve finansal istikrar çerçevesinde dünyaya çok fazla şey sunabilir. Bütün bunlar her türlü ekonomik sistemin finansal amaçlarıdır. Elbette sadece Müslüman ülkelere değil, dünyadaki herkese hitap edebilecek araçlardır. Aslında katılım finansmanı bugünkü dünya ekonomisinin kırılganlıklarına şifa olabilecek düzeydedir. Hem ülkeler hem de büyük şirketler borç sorunu yaşıyor. Banka ya da tahvil vasıtasıyla borç finansmanı ekonomilere büyük yük getiriyor. Yüksek borç oranları ekonomileri krize ve resesyona açık hale getiriyor. Risk ve kar paylaşımı katılım finansmanının kalbinde yatan bir konu. Bu sebepten dolayı sermaye tabanlı finansmanı destekliyor. Bu yüzden İslami finansman, sürdürülebilir büyüme finansal istikrar için gerekli araçları bize sunuyor."
Dinç, murabaha ürünlerinin katılım finansman ürünlerinin yüzde 95'ini oluşturduğunu belirterek, güçlü bir modelde muşaraka işlemlerine ve benzer işlemlere de odaklanılması gerektiğini, getirinin yanı sıra riskin de paylaşılmasının daha sağlıklı bir ekonomik sistem, eşitlik ve istikrar getireceğini kaydetti.
"Girişimci finansmana ve özel sermayeye daha fazla önem vermeliyiz"
Risk sermayesinin katılım finansmanının bir formu olduğunu ifade eden Dinç, "Katılım finansmanında yatırımcı da riski girişimciyle paylaşıyor. Getiriyi de aynı şekilde alıyor. Bu verimli ve üretken bir ekonomiyi, refahı hayatlarımıza sunuyor. Girişimci finansmana ve özel sermayeye daha fazla önem vermeliyiz" diye konuştu.
Borsa İstanbul'un faaliyetleri hakkında bilgi veren Dinç, Borsa İstanbul'un katılım finansmanı için gerekli adımları atmaya devam ettiğini söyledi.
Dinç, katılım finansmanı alanında bir farkındalık yaratılacağına inandıklarını vurgulayarak, uluslararası alanda da katılım finansmanının geliştirilmesi için çalışmalar yapılması gerektiğini, İngiltere'deki kurumlarla iş birliği yapacakları en önemli alanlardan birinin katılım finansmanı olacağını bildirdi.
Bu arada, Finansal Hizmetlerde Türkiye-Birleşik Krallık İşbirliği Konferansı'nın ikinci günü çeşitli oturumlarla devam edecek.