ECB Başkanı Draghi'den entegrasyon vurgusu
-
ECB Başkanı Draghi: "Entegrasyon, bazı bölgelerde güvensizliğe karşı bir siper olmaktan çok güvensizlik kaynağı olarak görülüyor"
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Mario Draghi, entegrasyonun, bazı bölgelerde güvensizliğe karşı bir siper olmaktan çok güvensizlik kaynağı olarak görüldüğünü belirterek, "Bir ülke bu süreci devam ettirmekten ziyade tersine çevirmenin çok daha iyi olduğuna karar verdi bile." ifadesini kullandı.
Draghi, ECB ile Slovenya Merkez Bankası'nın Slovenya'da ülkenin euroya geçmesinin 10’uncu yıl dönümü nedeniyle ortaklaşa düzenlediği konferansta entegrasyon konusunda bir konuşma yaptı.
Günümüzde güvensizlik algılamalarının yükselişte olduğuna dikkati çeken Draghi, "Entegrasyon, bazı bölgede güvensizliğe karşı bir siper olmaktan çok güvensizlik kaynağı olarak görülüyor. Bir ülke bu süreci devam ettirmekten ziyade tersine çevirmenin çok daha iyi olduğuna karar verdi bile." ifadesini kullandı.
Draghi, bu güvensizliğin, Batılı demokrasilerde ortaya çıkan kısmen göç, küreselleşme ve toplumsal değişim hakkındaki korkular gibi ortak faktörleri yansıttığını dile getirdi.
Avrupa'da da kendine özgü zorluklar bulunduğunu dile getiren Draghi, özellikle euro krizinin şiddetinin AB'ye olan inancı zayıflattığına işaret etti.
Draghi, günümüzde bazılarının “açıklığın” Avrupa’daki ekonomik güvenliğin sağlanması için en iyi yol olmaya devam edip etmediğini sorguladığını ifade ederek, "Ancak, kendimize kıtamızda uzun süren bir entegrasyon aşaması olmasaydı bugün nerede olacağımızı sormalıyız. Ve muhtemel cevap, 'çok yoksul' olurdu." değerlendirmesini yaptı.
Ortak pazarın, büyümenin yanı sıra açık pazarların sürdürülmesinde de bir temel oluşturduğuna dikkati çeken Draghi, "Günümüzde küresel düzeyde görüldüğü gibi, piyasalar tüm katılımcılar aynı kurallarla oynamayı algılamadığı sürece ya da faydaların adil olmayan bir şekilde paylaşıldığı görülürse, uzun süre açık kalamaz." ifadelerini kullandı.
Mario Draghi ayrıca reformları uygulayan ülkelerin, esnek bir döviz kuruna bağımlı olmadığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bugün, tek bir para birimimiz olmasaydı ve bunun yerine döviz kurlarımızı devalüe etseydik Avrupa'nın daha iyi durumda olabileceğine inananlar var. Fakat gördüğümüz gibi, reformları uygulayan ülkeler, sürdürülebilir bir büyüme elde etmek için esnek bir döviz kuruna bağımlı değil. Reform yapmamış olanlar için, esnek bir döviz kurunun ne kadar faydalı olabileceği sorgulanmalı. Her şeyden önce, köklü yapısal sorunlardan dolayı bir ülkenin verimlilik artışı düşükse döviz kuru bunun cevabı olamaz."
AA