Hazine Bakan Yardımcısı Nebati'den yabancı yatırımcı açıklaması
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, son dönemde yabancı yatırımcılara pek çok kolaylığın sağlandığını, ancak bunun vatandaşlığı hak eden saygın isimlere verildiğini belirtti
Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Nureddin Nebati, son dönemde yabancı yatırımcılara pek çok kolaylığın sağlandığını, ancak bunun vatandaşlığı hak eden saygın isimlere verildiğini belirterek, “Bu ülke vatandaşlığı kolay değil. Kolaylaştırdık ama bunun için gelen paranın sağlam olması, gelen kişinin de muteber olması lazım.” dedi.
Nebati, İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) Arap-Türk İş Adamları Derneği (ARTİAD) ile beraber İTO Meclis Salonu’nda düzenlediği “Türkiye’deki Arap Yatırımlarının Dünü, Bugünü ve Yarını” başlıklı seminerde, Arap iş insanlarına seslendi.
Burada Türkiye’de yabancı yatırımcılara sağlanan kolaylıklar hakkında bir sunum yapan Nebati, hizmetlerde gelinen noktada hiçbir yabancı yatırımcının aracılara ihtiyacının kalmadığını söyledi. Tek merkezden bütün işlemlerin yapılabildiğini belirten Nebati, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın bu konuda sergilediği kararlılık sayesinde yabancı yatırımcılara gerekli tüm hizmetlerin hali hazırda doğrudan devlet eliyle verildiğini söyledi.
Doğrudan yatırımlar için önemli kolaylıklar sağladıklarını anlatan Nebati, “Daha önce 2 milyon olan sabit sermayeyi 500 bin dolara düşürdük. 100 kişi istihdam şartını 50 kişiye düşürdük. 3 milyon dolar olan mevduatı 500 bin dolara düşürdük, taşınmazı 250 bin dolara düşürdük, devlet borçlanmayı 500 bine, gayrimenkul yatırım fonunu da yine 500 bine düşürdük. Artık bu parayla ben gelemiyorum diye yoktur.” diye konuştu.
Arap yatırımcının Türkiye’de resmi makamlara başvurusunu kolayca yapabileceğini anlatan Nebati, “Geldiniz, önce uygunluk tespiti, sonra başvuran kişinin geçici ikametgah belgesi çıkarılıyor. Vatandaşlık işlemleri Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü tarafından sonuçlandırılıyor.” bilgilerini verdi.
“Ofis başvurusundan Cumhurbaşkanı onayına giden süre 45 gün”
Yatırımcılara sağlanan vatandaşlık hizmetine ilişkin bilgiler veren Nebati, çift vatandaşlığı kabul etmeyen ülkeler de bulunduğunu, buna da çözüm geliştirdiklerini söyledi. Nebati şunları kaydetti:
“Turkuaz kart uygulamamız var. Hemen Turkuaz Kart’ı veriyoruz, vatandaşlık mı istiyorsun, al sana vatandaşlık. Turkuaz Kart mı istiyorsun al sana Turkuaz Kart. Ne fark var arada, oy kullanma hariç her şeyden faydalanıyorsunuz. Vatandaşlıkta oy kullanıyorsunuz, Turkuaz Kart’ta ilelebet kalabilirsiniz. Peki ben 500 bin dolar karşılığı TL ya da dövizi yatırdım, 3 yıl boyunca ne olacak? Neması da senin. Daha ne olsun? İyi hesap.
Şimdi vatandaşlık konusunda özel birim tarafından düzenlenen vatandaşlık dosyası Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’ne bildiriliyor. Bu ülke vatandaşlığı kolay değil. Kolaylaştırdık ama bunun için gelen paranın sağlam olması, gelen kişinin de muteber olması lazım. Öyle her gelenin ‘hadi ben geldim, bana vatandaşlık var’ deme şansı yok. Dolayısıyla ilgili birimler, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) ve Emniyet Genel Müdürlüğü gerekli araştırmaları yapıyor. Arşiv araştırmasının olumlu sonuçlanması halinde Cumhurbaşkanlığı’na gönderilmek üzere bakanlık onayına sunuluyor.
Geldiniz, girdiniz, başvurunuzu yaptınız, parayı yatırdınız. Hemen Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü sizin isminizi bildiriyor, ilgili çalışmalar yapılıyor ve en sonunda da Cumhurbaşkanımıza gönderiliyor. Cumhurbaşkanımız onayladığı andan itibaren de bu iş bitiyor. Vatandaşlık veya Turkuaz Kart konusunda ofis başvurusundan Cumhurbaşkanı onayına giden süre 45 gün.”
“Bundan sonra ‘İşler zorlaştırıldı’ yok”
Nebati, eskiden yabancı yatırımcının bir gayrimenkulü satın alabilmesi için 3 ay süren bir izin süresinin şimdi 3 güne indirildiğini ifade etti.
Başvuru süreçlerinin eksiksiz yerine getirilmesiyle yatırımcıların vatandaşlık veya Turkuaz Kart alabildiğini dile getiren Nebati, “Eşiniz de aynı haktan faydalanacak. 18 yaşından küçük olan çocuklarınız da aynı haktan faydalanacak. Biz üstümüze düşeni yaptık. Gelmek isteyene ‘ehlen ve sehlen’. Bundan sonra ‘İşler zorlaştırıldı’ yok. Şu anda broşürlerimiz hazırlanıyor, gazete ilanlarına çıkacağız, uçağa bindiğiniz zaman bilgileri alacaksınız.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Ahmet Burak Dağlıoğlu ise, Arap yatırımcılara gerekli tüm desteğin sağlandığını belirterek, aşılamayan sorunlar için kurumunun kapısının her zaman açık olduğunu söyledi.
"Arap yatırımı arzu edilen seviyede değil"
İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, Arap yatırımcılar için Türkiye’de yeni ve kazançlı alanlar bulunduğunu belirterek, hayvancılık, gıda, gayrimenkul, inşaat ve turizm sektörlerinin kazançlı yapılarıyla öne çıktığını kaydetti. Kuralay, enerjiden savunma teknolojilerine, petrokimyadan ilaç ve sağlık sektörüne kadar onlarca farklı sektörlerde büyük fırsatların Arap yatırımcıları beklediğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Türkiye, özellikle mega projelerine finansman sağlama noktasında Arap yatırımcılarını tatmin edecek niteliklere haiz devlet tahvili, sukuk gibi enstrümanları çoğaltabilmelidir.
Tüm dünyada 2 trilyon dolara yaklaşan bir Arap yatırımı var ve biz Türkiye olarak bunun önemli bir kısmını almaya talibiz. Çünkü şu an aldığımız yatırım payı, pek de yüksek bir rakam değildir. Daha açık söylemem gerekirse, bana göre 2017 sonu itibariyle ülkemizdeki 15 milyar 287 milyon dolarlık Arap yatırımı, 2 trilyon dolarla kıyaslandığında arzu edilen seviyede değildir.”
İTO’da kayıtlı en fazla Arap şirketi Suriye’den
Türkiye’deki Arap yatırımlarından en fazla payı 5 milyar 494 milyon dolar ile Katar’ın, 4 milyar 755 milyar dolar ile Birleşik Arap Emirlikleri, 1 milyar 485 milyon dolar ile Bahreyn, 1 milyar 291 milyon dolar ile Kuveyt ve 1 milyar 139 milyon dolar ile Suudi Arabistan’ın aldığını anlatan Kuralay, toplamda 425 bin üyeye sahip İTO’ya kayıtlı Arap şirketleri hakkında ise şu bilgileri verdi:
“Bugün itibarıyla İTO’ya kayıtlı, 18 Arap ülkesinden tam 13 bin 340 şirket bulunmaktadır. Şirket sayısında birinciliği ve ikinciliği yaşadıkları özel durum nedeniyle 6 bin 533 adetle Suriye ve bin 173 adetle Irak almaktadır. Kanaatime göre bin 76 adet Mısır, 871 adet Suudi Arabistan, 735 adet Ürdün, 621 adet Libya, 519 adet Yemen ve 250 adet de Birleşik Arap Emirlikleri vatandaşı kişilerin kurduğu şirketin İTO’ya kayıtlı olması da son derece dikkati çekicidir.”
ARTİAD Başkanı Cemalettin Kerim de, Arap ülkelerinden Türkiye’ye gelen sermayenin 30 milyar dolar seviyesinde olduğunu ifade ederek, “Türkiye daha fazlasını hak ediyor. Bizler ortak bir kaderi paylaşıyoruz. İnşallah önümüzdeki 5 yıl içinde Türkiye'de şu anda 30 milyar dolar seviyesinde olan Arap yatırımlarını 100 milyar dolar yapacağız hep beraber.” diye konuştu.