Manisa TSO/ Yılmaz: Eski normalin yerini artık yeni normale bıraktığı aşikar

İlk kez Arlık ayında &Ccedil;in&rsquo;de g&ouml;r&uuml;len, hızlı yayılma ve y&uuml;ksek &ouml;l&uuml;m oranına sahip olan vir&uuml;s, b&uuml;t&uuml;n d&uuml;nyayı kısa s&uuml;rede saran salgına neden oldu. D&uuml;nya Sağlık &Ouml;rg&uuml;t&uuml; tarafından Şubat ayında &ldquo;Pandemi&rdquo; ilan edilmesi, Mart ayında &uuml;lkemizde de g&ouml;r&uuml;lmesi ile birlikte, vir&uuml;s&uuml;n sıradan bir grip olmadığı anlaşıldı. Vir&uuml;s, kısa s&uuml;rede başta İtalya, İspanya, Fransa olmak &uuml;zere Avrupa &uuml;lkelerinde ve ABD&rsquo;de binlerce insanı etkiledi. Binlerce kişi hayatını kaybetti. Her kes &acirc;dete can derdine d&uuml;şt&uuml;. &Uuml;lke sınırları, okullar ve iş yerleri kapandı, &uuml;retimin durma noktasına geldi. &Uuml;lkemizde ise 11 Mart&rsquo;ta g&ouml;r&uuml;lmeye başlayan salgın, bug&uuml;ne kadar d&ouml;rt binden fazla vatandaşımızın &ouml;l&uuml;ne neden oldu. Bir yandan aşı ve ila&ccedil; &ccedil;alışmaları yaygın olarak &ccedil;alışılmaya başlansa da vir&uuml;se karşı hen&uuml;z etkili bir aşı geliştirilmedi. Ancak tedavide kullanılan ila&ccedil;ların kesin olmasa da etkili oldukları g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. Bir &ccedil;ok &uuml;lke sokağa &ccedil;ıkma kısıtlamaları, sosyal mesafe, hijyen ve maske kullanımı ile salgını kontrol altına almaya &ccedil;alışmakta. Koronavir&uuml;s kesin tedavisi olmaması nedeniyle, binlerce kişinin &ouml;l&uuml;m&uuml;ne neden oldu. İnsanlar b&uuml;y&uuml;k bir korku ve panik i&ccedil;inde yaşamaya başladı. Son g&uuml;nlerde ortaya &ccedil;ıkan verilerle birlikte, alınan &ouml;nlemler ve geliştirilen tedavilerle salgının yayılması ve yıkıcı etkisi sınırlandırılmış durumdadır. &Ouml;nlemlerin gevşetilmesi ile ikinci bir dalganın oluşması endişesi olsa da salgının sağlık sistemleri &uuml;zerindeki ilk yıkıcı etkilerinin yaraları sarılmaya başlandı. Bir&ccedil;ok &uuml;lkede &ouml;l&uuml;m oranları yavaşlamaya başladı. Sağlık boyutu bu durumda iken, Koronavir&uuml;s&uuml;n yıkıcı ekonomik etkileri b&uuml;t&uuml;n d&uuml;nyayı kasıp kavurmaya başladı. Hatta ekonomiyi salgın sonrası ekonomi, post-korona ekonomi olarak tanımlamalar başladı. &Uuml;lkelerin sınırlarını kapatması, seyahat kısıtlamaları ve diğer &ouml;nlemler nedeniyle mal ve hizmetlerin &uuml;retimi ve dolaşımı adeta durdu. Normalleşmeler yavaş yavaş başladı. &Uuml;lkeler bir an evvel &uuml;retim ve t&uuml;ketim zincirini salgın &ouml;ncesi durumuna getirmek i&ccedil;in &ccedil;aba sarf etmekte, her g&uuml;n yeni kararlar almakta. Ancak eski normalin yerini artık yeni normale bıraktığı aşikar. &Ouml;zellikle ekonomik alanda eski d&uuml;zeye gelmek olduk&ccedil;a zaman alacak gibi. 1929 yılında Amerika Birleşik Devletlerinde başlayan B&uuml;y&uuml;k Ekonomik Buhran (The Great Depression) ancak ikinci D&uuml;nya Savaşının başlaması ile sona ermiştir. 20. y&uuml;zyılın en b&uuml;y&uuml;k ekonomik krizi olarak nitelendirilen B&uuml;y&uuml;k Buhran&rsquo;dan normale d&ouml;n&uuml;ş yaklaşık 12 yıl s&uuml;rm&uuml;şt&uuml;r. B&uuml;y&uuml;k Buhran bir&ccedil;ok &uuml;lkeyi etkilemiş, serbest ticaretin ve teknolojinin hen&uuml;z bu kadar gelişmemesi nedeniyle de bir&ccedil;ok &uuml;lkeyi az etkilemiş ya da etkilememiştir. Salgın, B&uuml;y&uuml;k Buhran&rsquo;dan sonra en b&uuml;y&uuml;k ekonomik felaket olarak değerlendirilmekte. Bazı verilerin daha k&ouml;t&uuml; olabileceği s&ouml;ylenmekte. Salgın gibi &ccedil;ok yaygın olmamasına rağmen, milyonlarca kişiyi işsiz bıraktı. A&ccedil;lık ve sefalet bir&ccedil;ok aileyi derinden etkiledi, binlerce işletme battı. Bankalar iflas etti, borsa &ccedil;&ouml;kt&uuml;, piyasalar kara g&uuml;n ilan etti. Hen&uuml;z tam olarak etkilerinin tespit edilememesi nedeniyle GSHY, uluslararası ticaret hacmi gibi makro verilerin de daha k&ouml;t&uuml; olma ihtimali bulunmakta. Koronavir&uuml;s&uuml;n b&uuml;t&uuml;n d&uuml;nyada olduğu gibi &uuml;lkemiz ekonomisi &uuml;zerinde olumsuz etkileri olacaktır. Son iki yılda &ccedil;eşitli nedenlerle finansal sıkıntılar yaşayan ancak &ccedil;&ouml;z&uuml;m politikaları ile birlikte bu sıkıntıları aşma noktasında gelen ekonomimizin, salgından olumsuz etkilenmesi beklenmekte. Daralan d&uuml;nya ekonomisi, sermaye hareketlerini kısıtlayarak &uuml;lkelerin fon bulma ya da fon maliyetlerini olumsuz y&ouml;nde etkilemekte. Bizim i&ccedil;in de fon maliyetleri artabilir. Ekonominin ateşi olarak nitelendirdiğimiz faiz oranlarının artışına neden olmaması en b&uuml;y&uuml;k dileğimiz. Bir diğer sorun ekonomik durgunluk. Bu durum işsizlik oranlarında bir artışa neden olabilir. Uzun s&uuml;redir aşağıya &ccedil;ekmeye &ccedil;alıştığımız işsizlik oranları, hepimizin &uuml;zerinde d&uuml;ş&uuml;nmesi gereken, bize g&ouml;re ekonominin en &ouml;nemli konusu. &Ouml;zellikle hizmet sekt&ouml;r&uuml;ndeki yeni normale adaptasyonu bu oranının y&uuml;ksekliğini belirleyecek gibi. Zira salgının turizmde d&uuml;nyada bir&ccedil;ok kişiyi işsiz bırakacağı tahmin edilmekte. En &ccedil;ok zarar g&ouml;recek sekt&ouml;rler konaklama, yiyecek, seyahat zinciri, sanat ve eğlence, spor ile ilgili olan sekt&ouml;rler ve taşımacılık gibi. Salgın ile birlikte &ouml;nemin bir kez daha anladığımız bir diğer sekt&ouml;r ise Gıda sekt&ouml;r&uuml;d&uuml;r. Gıda sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n teknoloji ve End&uuml;stri 4.0 ile birlikte desteklenmesi gerektiği, milli tarım politikasının &ouml;nemi bir kez daha g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. Bu alanda gelecekte yatırımların artması beklenebilir. Salgın ile ortaya &ccedil;ıkan bir diğer konu milli sağlık, milli teknoloji ve milli tarım ile ilgili yatırımları yapan &uuml;lkelerin salgın ile daha kolay bir m&uuml;cadele verdiğidir. Bu alanlarda &uuml;lke olarak &ccedil;ıtayı daha y&uuml;kseklere taşımamız gereken yatırımları kamu ve &ouml;zel sekt&ouml;r olarak g&uuml;ndemimize almalıyız. Manisa Ticaret ve Sanayi Odası olarak salgını y&ouml;netmede dinamik bir yol izledik. Kriz Y&ouml;netimi uygulamaları kapsamında Valiliğimiz başkanlığında oluşturulan t&uuml;m &ccedil;alışmalarda etkin hizmetler sunduk. TOBB liderliğinde b&uuml;t&uuml;n oda ve borsalarımız gibi Nefes Kredisi hizmeti uygulamalarını sağladık. &Uuml;yelerimize uygun şartlarda sunulan bu kredilerin bir&ccedil;ok işletmemiz i&ccedil;in hayati değerde olduğuna şahit olduk. &Uuml;yelerimize sunduğumuz hizmetleri salgın s&uuml;resince eksiksiz ve &uuml;st&uuml;n kalitede online olarak alabilmeleri sağladık. Salgının ekonomik etkileri ile ilgili online konferans ve seminerler d&uuml;zenleyerek, gelişmelerle ilgili anlık bilgilendirmeler yaptık. İlimizde ger&ccedil;ekleştirilen bu anlamdaki b&uuml;t&uuml;n &ccedil;alışmalara destek verdik. Bununla birlikte salgın s&uuml;recinde b&uuml;y&uuml;kşehirlerimizde uygulanan sokağa &ccedil;ıkma yasakları &uuml;reticimizin pazar payının k&uuml;&ccedil;&uuml;lmesine sebep oldu. Manisa&rsquo;da faaliyet g&ouml;steren bir firma sokağa &ccedil;ıkma yasağı uygulanan g&uuml;nlerde &uuml;retim yapamazken bu yasağın uygulanmadığı diğer illerde faaliyet g&ouml;steren rakip firmalar &uuml;retimine devam etti. Bu da &ccedil;ifte standarttı doğurdu. Sokağa &ccedil;ıkma yasağının uygulandığı g&uuml;nlerde &uuml;retim sekt&ouml;r&uuml; bu yasaktan muaf tutulmalı. &Uuml;reticimize bu s&uuml;re&ccedil;te destek olmalıyız. Son olarak şunu belirtmek gerekir, bazı başarılar ekonomik verilerle a&ccedil;ıklanmayabilir. Ekonomik a&ccedil;ıdan &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml; olan &uuml;lkelerin veya milli gelirleri y&uuml;ksek olan &uuml;lkelerin salgın ile m&uuml;cadele etmede başarılı olamayabileceği g&ouml;r&uuml;ld&uuml;. D&uuml;nyanın en zengin &uuml;lkeleri olarak nitelendirilen ABD ve Avrupa Birliği &uuml;lkelerinin bir&ccedil;oğunda salgın ile m&uuml;cadelede yaşanan zayıflıklar bunu g&ouml;sterdi. &Uuml;lkemizin Koronavir&uuml;s ile sağlık alanında ger&ccedil;ekleştirdiği başarılı m&uuml;cadelenin ekonomik alanda da sağlanarak bu krizi de el birliği ile başarıya ulaşacağımıza olan inancımız tamdır. Mehmet YILMAZ Manisa TSO Y&ouml;netim Kurulu Başkanı

Manisa TSO/ Yılmaz: Eski normalin yerini artık yeni normale bıraktığı aşikar

Türkiye ekonomisinde koronavirüs seferberliği kapsamında Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Yönetinim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz Bloomberg HT'ye özel kaleme aldı...

Öne Çıkanlar