Bloomberght
Bloomberg HT Haberler MB Başkanı: Uçuşun sonuna geldik

MB Başkanı: Uçuşun sonuna geldik

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, ekonomide "uçuşun" sonuna gelindiğini ve yumuşak inişin tamamlanarak önümüzdeki sene "karayollarının" tercih edilmesini tavsiye etti

Giriş: 25 Ağustos 2012, Cumartesi 11:58
Güncelleme: 26 Ağustos 2012, Pazar 18:53

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, ekonominin son yıllarda yaşadığı "uçuşun" sona erdiğini ve ekonominin inişi tamamladığını belirtti. "Önümüzdeki sene hava koşulları uçmaya müsait değil" şeklinde uyarı yapan Başçı, "Karayollarını tercih edin" metaforunda bulunarak ekonominin önümüzdeki sene daha yavaş ilerleyeceğini kaydetti.

Başçı, Merkez Bankası'nın son aylarda uluslararası resmi rezervlerinin arttığını belirterek, Türkiye'nin 2012 Haziran sonu itibariyle net uluslararası rezervlerinin 113,3 milyar dolar, altın rezervinin ise 15,5 milyar dolar olduğunu söyledi.

Ekonomi Muhabirleri Derneği'nin (EMD) düzenlediği sohbet toplantısına katılan Başçı, dünya ve Türkiye ekonomisi ile ilgili bir sunum gerçekleştirdi.

Başçı, 2012 Haziran sonu itibariyle Türkiye'nin net uluslararası rezervlerinin 113,3 milyar dolar olduğunu belirtti.

Türkiye'nin kısa vadeli dış borcunun da 144 milyar dolar civarında görüldüğünü ancak bunun 25 milyar dolar civarındaki miktarın Türk bankalarının yurt dışı şubelerine olduğunu, bunun dış borç olmadığını ve hesaptan düşüldüğünde Türkiye'nin 118,3 milyar dolar kısa vadeli dış borcu bulunduğunu kaydetti.

Son aylarda Merkez Bankası'nda uluslararası resmi rezervleri artırıcı adımlar atmaya başladıklarının altını çizen Başçı, ''Altın rezervi 15,5 milyar dolar civarında'' dedi.

-''Problem var denilecek noktada değiliz''

Başçı, finans sektörü açısından, bankaların tahsili gecikmiş alacaklarının da önemli olduğuna işaret ederek, Lehman krizinden sonra bu alacaklarda artış olduğunu, şu anda firma kredilerinde tahsili gecikmiş alacakların Lehman krizinin öncesi rakamların bile altına ulaştığını dile getirdi.

Türkiye'deki borçluluk seviyelerine de dikkati çeken Başçı, hane halkının Türk bankalarına olan borçlarının Gayri Safi Yurtiçi Hasılaya (GSYH) oranının yüzde 19 seviyesinde bulunduğunu, bu rakamın gelişmekte olan ülkelerin pek çoğunun altında olduğunu dile getirdi.

Başçı, firma kredilerine bakıldığında ise ülkeler arasında Türkiye'nin ortalarda bulunduğunu belirterek, burada da aşırı borçluluğun söz konusu olmadığını vurguladı.

Konut kredilerinin GSYH'ye oranının yüzde 6 civarında olduğuna dikkati çeken Başçı, ''Problem var denilecek noktada değiliz'' dedi.

-''Net istikrarlı fonlama oranı üzerinde bir tartışma var''

Başçı, ''Basel III'' ile ilgili bilgiler vererek, şöyle konuştu:

''Nakit dengesi ile ilgili olan net istikrarlı fonlama oranı üzerinde bir tartışma var. Şu anda o, yüzde 100 netleşmiş değil. Orada temel hikaye şu, bankaların iki tür yükümlülükleri var. Bir tanesi çekirdek yükümlülükler yani mevduat, diğeri bankaların yabancı kaynaklarla borçlanması. Burada deniyor ki 'istikrarlı fonlama oranı yüksek olsun'. Henüz bu yüzde 100 netleşmedi, tartışmaya açıldı, özel sektörden görüşler alındı. Büyük ihtimalle önümüzdeki aylarda yavaş yavaş netleşecek.''

Basel III kapsamında yer alan kaldıraç oranının ve net istikrarlı fonlama oranının uygulama tarihlerinin uzun olduğunu, kaldıraç oranının dünyada 2018 yılında uygulanmasına başlanacağını, net istikrarlı fonlama uygulamasının da ileri bir tarihte başlayacağını dile getiren Başçı, Türkiye'nin başlangıç noktasının hem kaldıraç oranında hem de net istikrarlı fonlama oranında iyi bir seviyede olduğunu vurguladı.

Başçı, net istikrarlı fonlama için 2013 yıllarının başlarında adımlar atılabileceğine işaret ederek, ''Yavaş yavaş artık mevduata avantaj sağlayıcı, mevduat dışı yükümlülüklere bir miktar dezavantaj sağlayıcı, istikrarlı fonlama için çekirdek yükümlülükleri teşvik edici, ama çekirdek dışı yükümlülükleri hafif hafif caydırıcı kademeli küçük adımlarla bir takım tedbirler düşünülebilir. Bunu niyet beyanı olarak söylüyorum, açıklanmış bir politika metni değil ama o yönde de yavaş yavaş adım atsak iyi olur. 2018 için beklemeye ihtiyaç yok. İstikrarlı fonlamanın artırılması ve yabancı kaynakların caydırılması şeklinde olabilir'' diye konuştu.