MB: Kur hareketleri enflasyonda iyileşmeyi geciktirdi
Merkez Bankası, döviz kurlarındaki artışın enflasyonda iyileşmeyi geciktirdiğine dikkat çekerek, iyileşme sağlanıncaya kadar para politikasında "sıkı duruş"un sürdürüleceğini belirtti
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulunun, 21 Ekim tarihli toplantısına ilişkin yayımladığı toplantı özetinde, ekim ayına ilişkin öncü göstergelerin, temel mal grubu üzerinde döviz kuru baskılarının hissedilmeye devam ettiğine işaret ettiği aktarıldı.
Eylül ayında tüketici fiyatlarının yüzde 0,89 oranında arttığı ve yıllık enflasyonun 0,81 puan yükselerek yüzde 7,95 olduğu belirtilen özette, gıda grubu yıllık enflasyonunun geçen ayın ardından bu dönemde de yükselişini sürdürürken TL'deki değer kaybının etkileriyle enerji ve temel mal gruplarında yıllık enflasyonun yukarı yönlü bir seyir izlediği kaydedildi.
Özette, hizmet yıllık enflasyonunun ise sınırlı oranda gerilemekle birlikte yüksek seviyesini koruduğu aktarılarak, bu dönemde çekirdek enflasyon göstergelerinin yıllık artış oranları ve mevsimsellikten arındırılmış ana eğiliminin temel mal grubu kaynaklı olarak yükseldiği ifade edildi.
Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yıllık enflasyonun eylül ayında yaklaşık 1 puan artışla yüzde 10,73 olduğu anımsatılan özette, şu bilgilere yer verildi:
"Bu gelişmede başta meyve olmak üzere taze meyve ve sebze fiyatlarının etkisiyle yıllık enflasyonu yüzde 13,23'e yükselen işlenmemiş gıda fiyatları belirleyici olmuştur. Buna karşılık, işlenmiş gıda grubunda aylık fiyat artışı yüzde 0,63 ile son iki aya kıyasla daha düşük bir oranda gerçekleşmiş, yıllık enflasyon yavaşlama eğilimini sürdürmüştür. Ekim ayına ilişkin öncü göstergeler, işlenmemiş gıda kaynaklı olarak gıda yıllık enflasyonunun gerileyebileceğine işaret etmektedir. Enerji fiyatları eylül ayında yüzde 0,53 oranında artmış, bu grupta yıllık enflasyon TL'deki değer kaybı ile yaklaşık 0,7 puan artışla yüzde 1,95 oranına yükselmiştir."
Özette, petrol fiyatlarının gecikmeli etkileriyle ulaştırma hizmetlerinin yıllık enflasyonundaki yavaşlama eğilimi sürerken, gıda fiyatlarındaki seyrin lokanta ve oteller grubu yıllık enflasyonu üzerindeki olumsuz etkisinin devam ettiği belirtilerek, "Bu gelişmelerin doğrultusunda, eylül ayında hizmet enflasyonu ana eğilimi yataya yakın seyrederek yüksek seviyesini korumuştur" denildi.
Döviz kuru etkilerinin daha gecikmeli olarak gözlendiği giyim ve dayanıklı dışı temel mallarda da aylık bazda yüksek oranlı bir fiyat artışının izlendiği bildirilen özette, "Bu çerçevede, mevsimsellikten arındırılmış göstergeler temel mal enflasyonunun ana eğiliminde belirgin bir bozulmaya işaret etmiştir. Ekim ayına ilişkin öncü göstergeler, temel mal grubu üzerinde döviz kuru baskılarının hissedilmeye devam ettiğine işaret etmektedir" ifadeleri kullanıldı.
- "Para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir"
Özette, enerji fiyatlarındaki gelişmelerin enflasyonu olumlu yönde etkilemeye devam ettiği ancak döviz kuru hareketlerinin çekirdek enflasyon eğilimindeki iyileşmeyi geciktirdiği değerlendirmesinde bulunuldu. Türk lirasındaki birikimli değer kayıplarına bağlı olarak temel mal grubu yıllık enflasyonunun artış sergilediği ve çekirdek enflasyon eğiliminde bir miktar bozulma yaşandığı belirtilerek, şunlar kaydedildi:
"para politikasındaki sıkı duruş ve yurt içi talepteki ılımlı seyir, döviz kuru artışlarının fiyatlara geçişini geçmiş yıllardaki benzer dönemlere kıyasla sınırlamaktadır. Bu değerlendirmeler çerçevesinde Kurul, yurtiçi ve küresel piyasalardaki belirsizliklerin enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri ile enerji ve gıda fiyatlarındaki oynaklıkları dikkate alarak, gerekli görülen süre boyunca likidite politikasındaki sıkı duruşun korunmasına karar vermiştir. Önümüzdeki dönemde para politikası kararları enflasyon görünümüne bağlı olacaktır. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler dikkate alınarak para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir."
- "Cari işlemler dengesinde iyileşme eğiliminin süreceği öngörülmektedir"
Özette, sıkı para politikası duruşunun ve alınan makroihtiyati önlemlerin etkisiyle kredilerin yıllık büyüme hızlarının makul düzeylerde seyrettiği bildirildi.
Kurulun, yakın dönemde artan iç ve dış belirsizlikler nedeniyle finansal koşullarda yaşanan sıkılaşmanın da etkisiyle, kredilerin büyüme eğiliminde kayda değer bir düşüş olduğuna dikkat çektiği belirtilen özette, özellikle, yabancı para cinsi ticari krediler ile tüketici kredilerinde ivme kaybının daha belirgin olduğuna işaret edildi.
Özette, kredilerin bileşimine bakıldığında, ticari kredilerin tüketici kredilerine kıyasla daha yüksek bir hızla büyümeye devam ettiğinin görüldüğü belirtilerek, "Bu bileşim, bir yandan orta vadeli enflasyon baskılarını sınırlarken diğer yandan cari açıktaki düzelmeyi desteklemektedir. İktisadi faaliyetteki ılımlı seyrin yanı sıra, kredi faizlerinde yaşanan artışlar ve diğer finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma kredi büyümesinin önümüzdeki dönemde de geçmiş yıllar ortalamalarına göre düşük seyretmeye devam edebileceğine işaret etmektedir" değerlendirmeleri yapıldı.
Yılın ilk yarısında büyümenin temel sürükleyicisinin nihai yurt içi talep olduğu aktarılan özette, dış talebin zayıf bir seyir izlediği dile getirildi.
Özette, üçüncü çeyreğe ilişkin göstergelerin iktisadi faaliyette ılımlı bir seyre işaret ettiği, büyüme kompozisyonuna bakıldığında iç talepte bir miktar yavaşlama ve ihracatta ise toparlanma yaşanabileceğinin öngörüldüğü aktarıldı.
Güven endekslerinin düşük seviyesi ve finansal koşullarda yaşanan sıkılaşmanın, özel tüketim ve yatırım talebini sınırladığı belirtilen özette, şu ifadelere yer verildi:
"İç talepteki yavaşlama ve reel kurda gözlenen hareketler ithalatı azaltıcı etki yapmaktadır. İhracat tarafında ise jeopolitik faktörlerin olumsuz etkisine rağmen Avrupa Birliği ülkelerinin talebindeki artış ihracatı olumlu etkilemektedir. Bütün bu değerlendirmeler çerçevesinde Kurul, önümüzdeki dönemde büyüme kompozisyonunun kademeli olarak net ihracat lehine değişeceğini öngörmektedir.
Bu gelişmenin cari dengeye olumlu olarak yansıması beklenmektedir. Ayrıca, dış ticaret hadlerindeki olumlu gelişmeler ve tüketici kredilerindeki yavaşlama da cari dengedeki iyileşmeyi desteklemektedir. Bu doğrultuda, cari işlemler dengesinde ağustos ayı verisiyle belirginleşen iyileşme eğiliminin süreceği öngörülmektedir."
- Küresel para politikalarının normalleşme sürecinde yol haritası
Özette, küresel para politikalarına dair belirsizlikler ve küresel büyümeye dair endişeler nedeniyle finans piyasalarındaki oynaklıkların sürdüğü vurgulandı.
Bu doğrultuda, gelişmekte olan ülkelere yönelik portföy hareketleri ve risk göstergelerinin de oldukça dalgalı bir seyir izlediği aktarılan özette, "Kurul, TCMB tarafından kamuoyuyla paylaşılan 'küresel para politikalarının normalleşme sürecinde yol haritası' kapsamında alınan ve alınması öngörülen adımların küresel oynaklıklara karşı ekonominin dayanıklılığını artırdığını belirtmiştir. Mevcut politika duruşu enflasyon görünümüne karşı sıkı, döviz likiditesinde dengeleyici ve finansal istikrarı destekleyici niteliğini korumaktadır" değerlendirmeleri yapıldı.
AA