Şimşek: İş dünyamız karamsarlığa kapılmasın ve karamsarlık da pompalanmasın

Türkiye'nin olağanüstü iç ve dış tehditlerle mücadele ettiğini belirten Şimşek, ancak ülke ekonomisinin bütün olumsuz gelişmelere rağmen büyük bir direnç gösterdiğini vurguladı.

Diğer taraftan küresel ve jeopolitik sıkıntıların bulunduğuna ve bunların Türkiye ekonomisine yansımaları olduğuna dikkati çeken Şimşek, "Ancak hükümetin attığı reform niteliğindeki adımları da görelim. Bardağın dolu tarafına da odaklanalım. Bu anlamda iş dünyasına da önemli görevler düşüyor." değerlendirmesinde bulundu.

Hükümetin reel sektörün ve iş dünyasının önünü açan, Ar-Ge'den, işgücü piyasasına, yatırım ortamından yargıya çok önemli reformları hayata geçirdiğini hatırlatan Şimşek, "İş dünyamız hiçbir zaman karamsarlığa kapılmasın ve karamsarlık da pompalanmasın. Ülkemizin geleceği parlak, tüm sorunları aşma kabiliyetine sahip güçlü bir Hükümetimiz var." ifadelerini kullandı.

Şimşek, küresel ölçekteki finansal gelişmelerin gerek Finansal İstikrar Komitesi, gerekse Ekonomik Koordinasyon Kurulunda çok yakından takip ve analiz edildiğini de belirterek, bu kapsamda endişe edilecek bir durumun söz konusu olmadığını sözlerine ekledi.​

"Bir belediyenin görevi, oradaki vatandaşa ve hemşehrililerine güzel hizmet, yatırım sağlamaktır"

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, belediyelere yatırımcıların "önünü açın, onlara yardımcı olun" şeklinde çağrıda bulunarak, "Bir belediyenin görevi, oradaki vatandaşa ve hemşehrililerine güzel hizmet, yatırım sağlamaktır. Terör örgütüne kaynak aktarmak, terör örgütüne yardımcı olmak tahayyül edilebilir şey değil. Ondan sonra yargı gereğini yaptığı zaman da bazı çevreler ayağa kalkıyor. Neymiş efendim Türkiye'de demokrasi zayıflıyormuş" dedi.

Şimşek, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen ''AK Parti Yerel Yönetimler Başkanları 4. Bölge İstişare ve Değerlendirme Toplantısı''nda yaptığı konuşmada, ekonominin önünü açmak için yapılan çalışmaları anlattı.

KOBİ'lerin ekonomi içerisinde ve istihdamda büyük bir paya sahip olduğunu ifade eden Şimşek, yapılan tüm çalışmalardaki amaçlarının Türkiye'nin temellerini sağlamlaştırmak, ülkenin iç ve dış şoklara karşı direncini artırmak olduğunu vurguladı.

Bu anlamda belediyelere çağrıda bulunmak istediğini aktaran Şimşek, "Özellikle iş ve aş anlamında yerelde yapılacak çok şey var. Yatırımcıların önünü açmak ve onlara yardımcı olmak lazım. Bugün tüm dünyada rekabet artık ülkeler arasında değil inanın şehirler arasında rekabet var. Yani hangi şehir nasıl daha çok yatırımcı çekecek, nasıl cazibe merkezi olacak bunlar konuşuluyor. O yüzden inanın siz çok büyük bir fark oluşturabilirsiniz. Gelen yatırımcıya her türlü yardımı ve desteği sağlamak lazım. Proaktif şekilde yatırımları çekmek için tabii ki rekabet etmek lazım. Her türlü bürokrasiyi her alanda azaltmak lazım, işleri kolaylaştırmak lazım." dedi.

Bunun yapılması halinde gelen yatırımcıların şehirdeki insanlara aş ve iş sağlayacağını belirten Şimşek, bu sayede de şehirlerin bütçelerine doğrudan daha fazla gelir sağlayabileceğine dikkati çekti.

"Görevlerini hakkıyla yapan seçilmiş insanlara hiçbir şekilde ayrım yapmadık"

Tüm belediyelerin Doğu ve Güneydoğu'daki belediyelerde yaşanan sıkıntıları yakından takip ettiğini anlatan Şimşek, şöyle devam etti:

"Dünyanın hiçbir yerinde liberal demokratik kurallarla terör bir arada yaşayamaz. Terör, demokrasinin düşmanıdır. Aslında o bölgede yaşayanların ve tüm insanlığın düşmanıdır. Maalesef biz Doğu ve Güneydoğu'da şunu gördük, terör örgütüyle organik ilişki içerisinde olan belediyeler var. Nitekim son gelişmeler bu çerçevede okunmalıdır. Bir belediyenin görevi, oradaki vatandaşa ve hemşehrililerine güzel hizmet, yatırım sağlamaktır. Terör örgütüne kaynak aktarmak, terör örgütüne yardımcı olmak tahayyül edilebilir şey değil. Ondan sonra yargı gereğini yaptığı zaman da bazı çevreler ayağa kalkıyor. Neymiş efendim Türkiye'de demokrasi zayıflıyormuş."

Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığının çok açık ve net olduğunun altını çizen Şimşek, şunları kaydetti:

"Biz görevlerini hakkıyla yapan seçilmiş insanlara hiçbir şekilde ayrım yapmadık. Bizim norm ve kurallarımız belli. Merkezi Hükümetin doğrudan ayırdığı kaynakların nasıl dağıtıldığını herkes çok iyi biliyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu sosyoekonomik açıdan az geliştiği için kişi başına gelir daha fazla geliyor. O yüzden ayrımcılık tabii ki olamaz. Ama terörle iş birliği içinde olanlar, teröre yardım ve yataklık yapanlar, terörle organik bağını kesemeyenler çıkıp demokrasi edebiyatı yapmasınlar. Çünkü esas terörün varlığı insanların hak ve özgürlüklerine, demokrasiye karşı düşünülebilecek en büyük tehdittir. Bunları çok açık ve net ifade ediyoruz."

Şimşek, Türkiye'deki büyümenin yüzde 3 civarında tahmin edildiğini hatırlatarak, terörün verdiği zarar olmasaydı belki de bu rakamın 4'ün üzerinde gerçekleşebileceğini kaydetti.

Dünya genelindeki dış şokların Türkiye'yi etkilediğini ve etkilemeye de devam ettiğini aktaran Şimşek, ülke ekonomisinin daha fazla büyümesini engelleyen faktörlerden birisinin de Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimi olduğunu vurguladı.

Yapılması gündemde olan anayasa değişikliğini "büyük bir reform" diye nitelendiren Şimşek, bu değişiklikle tüm belirsizliklerin ortadan kalkacağını, temsilde adaletin, yönetimde istikrarın sağlayacağını sözlerine ekledi.

AA