Bloomberght
Bloomberg HT Haberler 'Türk tahvillerine ilgi devam edebilir'

'Türk tahvillerine ilgi devam edebilir'

IIF Avrupa Başekonomisti Ondrej Schneider, "Yerleşik olmayan yatırımcılar ellerinde tuttukları Türk tahvillerine yenilerini eklemeye devam edebilir" dedi

Giriş: 28 Eylül 2016, Çarşamba 15:12
Güncelleme: 28 Eylül 2016, Çarşamba 15:16

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) Avrupa Başekonomisti Ondrej Schneider, 15 Temmuz başarısız darbe girişiminin ardından yerleşik olmayan yatırımcıların ellerinde tuttuğu TL cinsi kamu tahvilinin 7 milyon dolar arttığını belirterek, "Bu yatırımcılar, ellerinde tuttukları Türk tahvillerine yenilerini eklemeye devam edebilir." dedi.

Schneider, Moody's'in Türkiye kararına ilişkin yaptığı değerlendirmede, not indirimi sonrasında finansal piyasalarda ilk etkinin nispeten yumuşak olduğunu, bunun da not indiriminin halihazırda fiyatlandığını gösterdiğini kaydetti.

Türk lirasındaki değer kaybının da Moody's'in not indiriminin ardından hafif bir düzeyde gerçekleştiğine işaret eden Schneider, risk primi 15 baz puan artarak 263'e yükselirken, Borsa İstanbul 100 (BIST 100) endeksindeki değer kaybının ise geçen cumadan bu yana yaklaşık yüzde 3 olduğunu söyledi.

Schneider, Moody's'in kararı sonrasında not hassasiyeti olan kurumsal yatırımcıların alabileceği aksiyonlara da değinerek, şunları kaydetti:

"Not hassasiyeti olan kurumsal yatırımcılar, 3 büyük derecelendirme kuruluşundan en az 2'sinin 'yatırım yapılabilir' seviyedeki kredi notuna ihtiyaç duydukları için ellerinde tuttukları Türk varlıklarını kademeli olarak satabilir. Bununla birlikte Türk varlıklarının nispeten esnek olması, negatif getiri zemini karşısında gelişmekte olan piyasalarda yüksek getiriye yönelik risk iştahının devam etmesini yansıtıyor. Yerleşik olmayan yatırımcıların, 15 Temmuz başarısız darbe girişiminin ardından ellerinde tuttuğu TL cinsi kamu tahvili 7 milyon dolar arttı. Yerleşik olmayanların varlıklarındaki bu net artış, muhtemelen kredi notuna duyarsız yabancı yatırımcılar tarafından yüksek riskli yatırım fonları gibi kısa vadeli yatırım anlayışıyla gerçekleştirilen ilk net alımları yansıtıyor. Bu yatırımcılar, ellerinde tuttukları Türk tahvillerine yenilerini eklemeye devam edebilir."

Türkiye'de orta vadede güçlü büyüme elde etmenin reformlara bağlı olacağını vurgulayan Schneider, "Bu reformlar, dış borçlanmayla finanse edilen, yurt içi harcamalara dayalı büyüme modelinden kaçınmalı. Orta vadede güçlü büyüme için üretimin, rekabetin ve yurt içi tasarrufların artırılmasına yönelik reformlar gerekecek." değerlendirmesini yaptı.