Büyüme Önündeki Engeller
Türkiye ekonomisinin normalleşmesi için büyümenin başlaması, potansiyele yaklaşması ve bunun sürdürülebilir olması gerekiyor. Mevcut veriler bu ideale ulaşmak için uzun bir yola işaret ediyor. Öncelikle yola çıkmak için öndeki engellerin kalkması gerekiyor. Şubat ayı ile beraber Satınalma Yöneticileri Endeksi, tüketici güven endeksi gibi öncü göstergeler dipten dönüşe işaret etmeye başladı. Fakat 20 Mart sonrası bu çıkışı tersine çevirebilecek birkaç önemli gelişme yaşandı. Birincisi ABD ile yaşanan S-400 krizinin derinleşmesi, ikincisi, Merkez Bankası'nın rezerv kaybı spekülasyonuyla ortaya çıkan swap piyasasındaki gelişmelerin finansal piyasalarda arz-talep dengesinin kendi dinamikleri ile oluştuğuna dair şüphelerin artması, üçüncüsü de yerel seçimler bitmesine rağmen belirsizliğin uzunca süre devam etmesi oldu. Tüm bu gelişmeler, risk göstergesi olan Türkiye CDS’lerini 310 seviyelerinden 440 seviyelerine getirdi ve buna bağlı olarak hem döviz kurlarında hem de faizlerde oynaklığın arttığı ve seviyenin yükseldiğini gördük.