Telekomünikasyonda yakınsamanın lideri kim?

Yakınsama nedir? Son yıllarda hayatımıza giren bu kavramı, teknolojinin baş döndürücü hızla gelişmesine borçluyuz. Mesela mobil cihazlar veya cep telefonlarından gazetelerin okuması, televizyon izlenmesi bir yakınsamadır. İlk başlarda “Alo” diyerek açar, “İyi günler” diyerek kapattığımızda, telefonla işimiz biterdi. Şimdi öyle değil. Elimizden düşmüyor. Her şeyimizi onunla yapıyor, hatta yolumuzu bile onunla buluyoruz.
İkinci nesil (2G) cep telefonlarının sesli iletişimine, teknolojik yenilik olarak mesajlaşma eklendi. Üçüncü nesil (3G) ile data transferi, görüntülü haberleşme derken televizyonları mobil cihazlar üzerinden izler hale geldik. Sonra dördüncü nesil (4G) ile hızlandık, büyük data transferlerini ve çok daha fazla aksiyonu mobil cihazlar üzerinden yapmaya başladık. Mesela bankalar da artık elimizin altına geldi.
İşte tüm bu yaşananlar, yakınsama oluyor. Tek cihazdan birden fazla hizmet alabilmek tüketiciler için ne kadar iyi bir şeyse, bu hizmetleri verebilmek de ilgili şirketler için o derece başarılı bir grafik anlamına geliyor. Özellikle fiber teknoloji ve fiber altyapının geleceğini görüp zamanında yatırımlarını bu yöne kaydıran şirketlerin, yakınsamada da çok başarılı olduklarını söylemek mümkün.
Telekomünikasyon sektöründe, mobil (cep telefonu, tablet), geniş bant (ev ve işyeri internet), sabit telefon ve Pay TV (Digiturk, Superonline, Tivibu) gibi yakınsamakta olan 4 ana kanal var. Bu dört ana kanalın dördünde de varlık gösterip bunları kendi portföyünde pazar durumuna göre dağıtabilen ve konjonktüre göre de gelişmelerini veya devre dışı olmalarını sağlayabilen şirketlerin geleceği parlak demektir.
Şimdi bu kadar izahattan sonra Türkiye’nin telekomünikasyon sektöründeki yakınsama tablosuna bu senenin ilk çeyrek rakamlarıyla bakalım:
Turkcell’in toplam 35.6 milyon abonesi var. Bakalım yansıması ne kadar. Bu abonenin % 94’ü mobil, % 4’ü geniş bant (internet) ve % 2’si Pay TV (Superonline).
Türk Telekom’un toplam abone sayısı 38 milyon. Bunun % 47’si mobil, % 27’si sabit telefon, % 22’si geniş bant (internet) ve % 5’i Pay TV (Tivibu).
Ve en az yakınsama durumu olan Vodafone’a gelirsek. Toplam abone sayısı 22.1 milyon olan Vadofone, % 99 mobil ve % 1 geniş bant abonesine sahip. Bu tablo aynı zamanda sektördeki rekabetin nasıl olabileceğini de gösteriyor. Ayrıca bu şirketlerin Türkiye’ye ne oranda ve hangi alanlarda yatırım yaptıklarını ve yapabileceklerini de ortaya koyuyor.
Türk Telekom’un açık ara başarılı tablosu bir yönüyle yakınsamayla riski dağıtan ve yumurtaları farklı sepetlere koyan durumu şaşırtıcı. Cirosunun % 80’ini sabit telefonların, sabit hatların oluşturduğu şirketin geldiği nokta ve yaşadığı dönüşüm şaşırtıcı.
BAYRAM MI, TATİL Mİ?
Şu günlerde sokağa çıkıp “Bakanlar Kurulu’nun merakla beklenen kararı nedir?” diye sorsanız ağırlıkla alacağınız cevap Ramazan Bayramı’nın uzatılıp 9 günlük tatile dönüşme tartışması olacaktır. Turizm Bakanı Nabi Avcı da zaten nihai karar olarak Bakanlar Kurulu’nu işaret etti. Çünkü elde bir mevzuat yok bu hususta. Bayramların, hangi günlerde olacağı senenin başında belli, ama bize plansız ve programsız yaşamak daha fazla heyecan veriyor.
Bayramların hafta içine denk gelmesi halinde, hükümetler de bir şirinlik yaparsa, 9 günlük bir tatil paketi söz konusu oluyor. Turizmciler de haklı olarak bu duruma seviniyor. Özellikle de bu sene yaşadığımız gibi durumlarda ise sektöre ilaç gibi geliyor.
Ama Bakanlar Kurulu karar alma işini son dakikaya bıraktığında iş iki taraf için de tatsızlaşabiliyor. Turizmci hazırlık yapmakta endişeli olabiliyor veya risk alıp yola çıkıyor. Tatilci ise ne yapacağını bilmiyor. Bazen yazı tura atıyor. Bazen son dakika karar verip maliyetine bakmadan tatile çıkıyor.
Tüm bu olup bitenler, aslında Türkiye’nin epeydir turizmini tatile çıkardığını gösteriyor. Umarım bu son “bayram tatili” tartışması olur.