Bloomberght
Bloomberg HT Görüş Cem Sezgin Pardon, birisi risk mi dedi?

Pardon, birisi risk mi dedi?

Giriş: 02 Eylül 2013, Pazartesi 15:25
Güncelleme: 02 Eylül 2013, Pazartesi 15:25

Ne zaman piyasalarda son zamanlardaki gibi bir hareketlenme olsa, risk sözcüğü de tekrar moda olur. Amerika’da 200’e yakın halka açık dev kuruluşu kapsayan bir araştırmada; şirketlerde risk yönetiminin ana sorumlusu kim diye sorulduğunda çıkan sonuç oldukça ilginç: %51 CFO’lar, %49 Yönetim Kurulu Başkanları… Üstelik anket riski geniş bir çerçeveden ele alıyor: Sadece Operasyonel ve Finansal Riskler değil; Siber Güvenlik Riski, Rekabet, Regülasyon Değişiklikleri ve Satın Alma/Birleşmeler de var listede. Buradan çıkan iki mesaj var: 1) CFO’lar risk yönetimi konusunda oldukça ön planda, 2) Yönettikleri riskler sadece finansın oyun alanına giren riskler değil.

Ülkemizde ise, bankalar ve diğer finansal kuruluşları ayrı tutuyorum; risk denilince ilk akla gelen kuşkusuz görünürlüğü en yüksek, etkileri en ölçülebilir finansal riskler oluyor. Hatta enflasyon sinmiş, faizler inmiş, kurlar nispeten istikrarlı iken bu risklere bile odaklanma azalmıştı. Ama ekonomideki son gelişmeler, tabir yerindeyse şirketleri bu uykudan uyandırdı. Düşünün… Son bir seneye baktığımızda Eylül 2012’den Mayıs ortasına kadar hep 1,76 – 1,83 aralığında dalgalanan USD/TL kuru, son 2 aylık dönemde %10 artış gösterdi. Euro için de durum pek farklı değil. Peki, yalnızca bu kadar mı bir CFO’nun ajandasında olması gereken riskler?

Aşağıda belki de ülkemizde şu ana kadar hazırlanmış en kapsamlı listeyi, en derli toplu şekilde sunmaya çalıştım. Tabii ki bu risklere daha fazlasını ekleyebiliriz. Sonuçta daha ziyade Mali İşler fonksiyonlarının doğrudan müdahil olduğu bir seçki bizimkisi. Bazı riskler doğaları itibariyle ise iç içe geçmiş durumda. Ayrıca her şirkette tüm bu riskler geçerli olacak diye bir durum da söz konusu değil. Gene de, bu listeyi kullanarak firmanızı ufak bir teste tabi tutabilirsiniz. Burada şirketiniz için geçerli her kategori için kendi performansınızı puanlayın (1: Gelişime Açık 2: Yeterli 3: Yüksek Performans) Sonra da toplam puanınızı cevapladığınız soru sayısına bölüp basit ortalamayı hesaplayın. İsterseniz ağırlıklar atayıp, ağırlıklı bir ortalama da hesaplayabilirsiniz… Sonuç mutlaka size bir fikir verecektir ve eğer 2’nin altında bir ortalama puan alıyorsanız, birşeyleri geliştirmeye ihtiyacınız var.

Risk Kategorisi Temel Hususlara Örnekler
Piyasa Kaynaklı Riskler Faiz Riski, Kur Riski, Açık Pozisyon Riski, Enflasyon ve Fiyat Dalgalanmalarından kaynaklanan risklerin yönetilmesiİş Yapılan Ülkenin / Coğrafyanın RiskleriEmtia Riski (Hammadde ve mamul fiyatlarındaki dalgalanmaların yönetilmesi)Türev Enstrümanlarının doğru şekilde kullanılması
Müşteri / Tahsilat Riski Müşteri Limit ve Teminatları sürecinin doğru kurgulanması ve yönetilmesiAlacak sigortaları; faktoring (Risk Üstlenme ve Teminat Hizmeti); forefaiting gibi araçların gerekli noktalarda devreye sokulmasıAlacak vadelerinin doğru yönetilmesiŞüpheli Alacaklar sürecinin doğru yönetilmesi
Mevzuat ve Uyum Riskleri Mali tabloların doğru prezentasyonuVergi mevzuatı ve ticaret kanunlarına, düzenleyici ve denetleyici kurumların çizdiği çerçevelere uyum sağlanması, vergi uyuşmazlığı - cezai yaptırımlar vb. risklerin önüne geçilmesiEtkin vergi planlaması, vergi ziyanlarının önüne geçilmesi
Sözleşme Riskleri Her türlü sözleşmedeki finansal koşulların (fiyat, ödeme planı ve vadeler, para birimi, kur, vergi ve masraflar, garanti ve teminatlar, finansal yaptırımlar vb.) risk bakış açısıyla değerlendirilmesi
Yatırımcı İlişkileri ile İlgili Riskler Kredi Derecelendirme performansıPiyasada doğru ve zamanında finansal veri paylaşımı ile itibar ve güven kaynaklı risklerin; spekülasyonların önlenmesiOperasyonel – Ticari – Finansal veriler arasındaki tutarlılığın sağlanmasıFinansal bilgilerin gizliliğinin korunması
Yatırım Riski Yatırım / Proje Finansmanının doğru finansal koşullar altında sağlanmasıYatırımların finansal fizibilitesinin risk – getiri dengesi açısından değerlendirilmesi (Yatırımın geri dönüşünde VAR-Riske Maruz Değer, risk bazlı değerleme)Proje portföylerinin yönetilmesi ve önceliklendirmelerin yapılmasında finansal getirilerin karşılaştırılmasıTeşviklerin gerektiği şekilde değerlendirilmesi“Vergi Sonrası Fayda – Maliyet” analizlerinin yapılması
Eko Sistem Riski (Karşı Taraf Riski) Piyasada birlikte çalışılan başlıca tedarikçi, iş ortağı, distribütör / bayi gibi tarafların finansal açıdan ne kadar sağlıklı olduklarının takibi
Likidite Riski Nakit Serbestisinin sağlanması (Serbest Nakit =Net Gelir + Amortisman – İşletme Sermayesindeki Değişim – Yatırım Giderleri)Vadelerin doğru şekilde yönetilmesi, vade uyumunun sağlanmasıGüvenlik Marjı uygulamasıyla beklenmedik nakit çıkışlarının / spontane yatırım fırsatlarının yönetilmesiNakit sıkışıklığı veya atıl nakit pozisyonu risklerinin yönetilmesiNakit fazlalığı sonucu oluşabilecek fırsat maliyetinin yönetilmesi
Stratejik Riskler Farklı stratejik seçeneklerin, finansal pencereden karşılaştırılmasıSenaryo bazlı değerlendirmeler ve risk analitiği uygulamalarıKarar destek sürecinde doğru finansal veriler sunulması ile yanlış kararların önüne geçilmesi
Suistimal ve Hata Kaynaklı Riskler Bütçe / fon takibi ile etkin kontrollerin gerçekleştirilmesiEtkin mali analiz ve raporlamasının gerçekleştirilmesiDoğru yetkilendirme mekanizması kurulması, görevler ayrılığıHarcama / satın alma / harcırah / gider limit ve kontrolleriİç ve dış denetçilerden destek alınması

Hayat sadece EBITDA değil…

Yukarıdaki risklere şöyle bir baktığımızda aslında mali tabloların hemen hemen her kalemine dokunan bir madde bulabiliriz. Bir şirket düşünün… Bütün bir sene üretim adına ne kadar verimlilik fırsatı varsa değerlendirmiş ve bu noktada büyük kazançlar sağlamış. Ancak aynı şirket, girdi olarak kullandığı emtia fiyatlarındaki ve kurlardaki dalgalanmaları doğru yönetememiş. Veya yeni yatırımlarını finanse etme adına yanlış stratejiler uygulamış; nakit akım projeksiyonlarını gerçekçi yapamamış. Nihayetinde de bırakın yukarıdaki verimlilikleri kara çevirmeyi, yılı zararla kapatmış. Bunlar rastlamadığımız örnekler değil. Belki de “Biz bunların hepsini zaten biliyoruz” diyeceksiniz. O zaman kritik soru “Bildiklerinizi uyguluyor musunuz?” ya da “Ne kadar etkin uyguluyorsunuz?” sorusu. Unutmayalım ki, riskler dönemsel olarak raporladığımız veriler yerine, sürekli yönettiğimiz gerçekler olmalı ve bu süreçte CFO’lara çok fazla sorumluluk düşüyor. Bununla birlikte tüm bu riskler şirketin stratejisi, ticari yaklaşımları, operasyonları ve yasal sorumluluklarının ayrılmaz bir parçası. Bu sebeple de CFO’lar bu gemiyi diğer birimlerin de katılım ve desteği ile yüzdürmeliler.

Risklerin getirilerin çok daha gerisinde kalacağı günler dilerim…