Ajanlar, arkadaşlar ve para: Belçika nasıl Çin'in Avrupa'ya açılan kapısı oldu?
Geçtiğimiz sene Çinli bir casusluk şüphelisinin Beçikalı yetkililer tarafından yakalanarak ABD'ye iade edilmesinin ardından Çin'in Belçika'daki ajan sayısının oldukça arttığına dikkat çekildi
Bir Çin casusluk şüphelisi, geçtiğimiz sene ABD’ye iade edildiğinde Adalet Bakanlığı, Belçika’daki yetkililer tarafından verilen ‘önemli yardımlara’ övgülerde bulundu.
ABD'nin iddianamesine göre, yakalanan casus Xu Yanjun, Belçika'da, “talep ettiği hassas bilgileri tartışmak ve almak amacıyla” bir kişiyle görüşmek üzere buluştuktan sonra tutuklandı.
Xu, GE Aviation ana hedefle ekonomik casusluk yapmaya teşebbüs etmekle suçlandı ve dava şu an beklemede.
Belçika, Çinli bir ajan için çok olası bir destinasyon gibi görünmeyebilir fakat Belçika İç İstihbarat Teşkilatı (VSSE) tarafından yapılan açıklamaya göre, Belçika tam bir ajan yatağı. VVSE ajanların sayısının en az soğuk savaş dönemindeki kadar yüksek olduğunu ve Brüksel’in ‘satranç tahtası’ olduğunu belirtiyor.
Avrupa Birliği kurumlarına ve Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü Karargahına ev sahipliği yapan Belçika, casuslar için cazibe merkezi.
Belçika, diplomatlar, yasa yapıcılar ve askeri yetkililerin bir araya gelerek görüş ve enformasyon aktarımı sağladıkları yer olmasından, stratejik konumu dolayısıyla Çin’i Avrupa’da nüfuz sahibi olmak için önemli kılıyor.
Brüksel merkezli Egmont Royal Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nden araştırma görevlisi Bruno Hellendorff, “NATO ve AB gibi uluslararası kurumlara sahip olduğumuz gerçeği, Belçika'yı Çin için doğal bir odak haline getiriyor. Brüksel’de çok fazla ajan olduğu bilinen bir gerçek ve bu günlerde Çin’in ajanlığı büyüyen temel endişe kaynağı” dedi.