Avrupa'nın çözümsüzlüğü piyasaları tehdit ediyor
Küresel kredi krizinin başlangıcının 4. yılında Avrupalı liderler hâlâ AMB'nin yardımlarına ihtiyaç duyuyor ve piyasalar üzerinden Avrupa endişesini atamıyor
Bu ay 4. yılını dolduracak olan kredi krizinin Avrupa ayağında hâlâ umulan gelişmeler görülemiyor. Avrupalı liderlerin halen daha Avrupa Merkez Bankası'ndan alınan kredilere bağımlı olması, piyasaları ve dünya genelinde ekonomileri aşağı çekiyor.
Avrupa Merkez Bankası tarafından sağlanan sınırsız krediler gibi acil önlemler, Yunanistan, Portekiz, İtalya ve İspanya piyasalarını mali olarak desteklerken, diğerlerinin de borç verme imkanlarını kolaylaştırıyor. AMB'nin düşük faiz politikası ve tahvil alımları da Euro Bölgesi'nin sorunlu ülkelerinin borçlanma maliyetlerini aşağıda tutuyor. Ekonomik büyümedeki yavaşlamalar ve bu ülkelerdeki borç sorunlarının bankaların borç verme oranlarını kısıtlamalarına ilişkin endişeler sebebiyle, AMB'nin bu önlemleri Euro Bölgesi ekonomisi için büyük önem taşıyor.
Cenevre'deki International Center for Money and Banking Studies'in direktörü Charles Wyplosz, krizde yeni bir aşamaya gelinmiş olduğunu söyledi.
2008'de Lehman Brothers'ın iflasının ardından merkez bankaları 1 yıl boyunla sınırsız kaynak sağlayarak birçok finansal şirketi kurtardı. Diğer bankalar kaynağı nakit sıkıntısı olan sorunu çözerken, Avrupa, sorunu çözemedi. Avrupa'daki bankalarının sorununun nakitten değil, aksine yapısal bir problemden kaynaklanması sebebiyle, Avrupa'nın benzer adımları bir çözüm getirmedi.
Avrupa'lı hükümetlerin, İtalya ve İspanya'ya da sıçrama riski bulunan Yunanistan, Portekiz ve İrlanda'daki borç krizini çözme konusundaki başarısızlıkları, Lehman Brothers'dan bu yana görülen krizin en büyük sarsıntılarını tetikliyor.
Diğer yandan küresel ekonomideki yavaşlama sinyalleri ve ABD'nin kredi notunun indirilmesi de, hazine tahvillerinin kalitesine ilişkin endişeleri artırıyor.