Başçı: Enflasyon orta nokta beklentimiz yüzde 8.9

T&uuml;rkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Erdem Baş&ccedil;ı, enflasyonun yıl sonunda y&uuml;zde 70 ihtimalle orta noktası y&uuml;zde 8,9 olmak &uuml;zere y&uuml;zde 8,4 ile y&uuml;zde 9,4 aralığında ger&ccedil;ekleşeceğini tahmin ettiklerini bildirdi.Baş&ccedil;ı, bu yılki d&ouml;rd&uuml;nc&uuml; enflasyon raporunu a&ccedil;ıkladı. &Ouml;nceki enflasyon raporundaki yıl sonu tahminlerini değiştirmediklerini belirten Baş&ccedil;ı, enflasyonun yıl sonunda y&uuml;zde 70 ihtimalle orta noktası y&uuml;zde 8,9 olmak &uuml;zere y&uuml;zde 8,4 ile y&uuml;zde 9,4 aralığında ger&ccedil;ekleşeceğini tahmin ettiklerini ifade etti.Merkez Bankası Başkanı Baş&ccedil;ı, 2015 yılı sonuna ilişkin enflasyon tahminlerinin ise ortak noktası y&uuml;zde 6,1 olmak &uuml;zere y&uuml;zde 4,6 ile y&uuml;zde 7,6 aralığında olduğunu s&ouml;yledi. Enflasyonun orta vadede y&uuml;zde 5 d&uuml;zeyinde istikrar kazanacağı ve 2015 yıl başından itibaren &ouml;nemli bir oranda d&uuml;şerek 2015 yıl sonunda y&uuml;zde 6,1 oranına gerileyeceğini tahmin ettiklerini dile getiren Baş&ccedil;ı, enflasyonda bekledikleri bu belirgin d&uuml;ş&uuml;şte, birikimli kur etkilerinin azalmaya devam edeceği, gıda enflasyonun ge&ccedil;miş yıllar ortalamasına d&ouml;neceği ve başta petrol olmak &uuml;zere d&uuml;şen emtia fiyatları &ouml;ng&ouml;r&uuml;leri belirleyici etkenleri olacağını kaydetti.Baş&ccedil;ı, ayrıca bu d&ouml;nemde talep koşullarının ve a&ccedil;ıklanan sıkı maliye politikası duruşunun enflasyondaki d&uuml;ş&uuml;ş&uuml; destekleyeceğini ifade etti. - Gelecek yıl enflasyonda &ouml;nemli bir d&uuml;ş&uuml;ş s&uuml;reci yaşanacağını &ouml;ng&ouml;r&uuml;yoruz TCMB Başkanı Erdem Baş&ccedil;ı, gelecek yıl, enflasyonda &ouml;nemli bir d&uuml;ş&uuml;ş s&uuml;reci yaşanacağını &ouml;ng&ouml;rd&uuml;klerini belirterek, Birikimli kur etkilerinin azalmaya devam etmesi, gıda enflasyonunun ge&ccedil;miş yıllar ortalamasına d&ouml;nmesi ve başta petrol olmak &uuml;zere d&uuml;şen emtia fiyatları enflasyondaki d&uuml;ş&uuml;şe katkıda bulunacak temel unsurlar olarak sıralanabilir dedi.Yılın &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde, gelişmekte olan &uuml;lkelerin para politikalarına dair belirsizliklerin etkisi ile k&uuml;resel finansal piyasalarda kısmi bir oynaklık artışı yaşandığını belirten Baş&ccedil;ı, ABD Merkez Bankası nın (Fed) nicel genişleme adımlarını sonlandırırken, politika faizi artırımının zamanlamasına ve b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml;ne dair belirsizliklerin devam ettiğini ifade etti.Avrupa Merkez Bankası nın (AMB) ise bu d&ouml;nemde ekonomik yavaşlama ve deflasyon risklerine karşı politika faizlerinde indirime gittiğini ve teminatlı tahvil ile varlığa dayalı menkul alımları yoluyla bir &ccedil;eşit nicel genişleme programı a&ccedil;ıkladığını anımsatan Baş&ccedil;ı, 2014 yılı ikinci ve &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde k&uuml;resel iktisadi faaliyete dair g&ouml;stergeler beklentilerin altında kaldı ve yıl geneli i&ccedil;in b&uuml;y&uuml;me beklentileri aşağı y&ouml;nl&uuml; g&uuml;ncellendi. Finansal piyasalardaki oynaklıklar ve k&uuml;resel b&uuml;y&uuml;me oranlarındaki d&uuml;ş&uuml;şler gelişmekte olan &uuml;lkelere y&ouml;nelik sermaye akımlarının dalgalı bir seyir izlemesine neden oldu. Zayıflayan k&uuml;resel b&uuml;y&uuml;me g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml;yle uyumlu olarak emtia fiyatları da &ouml;nemli miktarda gerileme kaydetti dedi. Baş&ccedil;ı, T&uuml;rkiye ekonomisine dair gelişmeleri ş&ouml;yle değerlendirdi: Yakın d&ouml;nemde g&ouml;zlediğimiz k&uuml;resel finansal oynaklığın etkileri T&uuml;rkiye de de diğer gelişmekte olan &uuml;lkelerle olduk&ccedil;a benzer şekilde ger&ccedil;ekleşti. &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte, risk primi g&ouml;stergeleri T&uuml;rkiye i&ccedil;in diğer gelişmekte olan &uuml;lkelere benzer bir seyir izledi. İlk &ccedil;eyrek sonrasında iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybı yaşandı. Avrupa Birliği nde b&uuml;y&uuml;menin yavaşlaması ve jeopolitik gelişmeler dış talebi sınırlıyor. Zayıflayan dış talebe rağmen ihracat dengeli b&uuml;y&uuml;meyi desteklemeye devam ediyor. Alınan makroihtiyati &ouml;nlemler ve sıkı para politikası duruşumuz &ccedil;ekirdek enflasyon eğilimi &uuml;zerinde olumlu etkide bulundu. &Ccedil;ekirdek g&ouml;stergelerin enflasyon eğiliminde yılın ilk yarısında yaşanan y&uuml;ksek miktarlı artışların b&uuml;y&uuml;k bir kısmı &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrek itibarı ile geri alındı. D&ouml;viz kuru gelişmelerinin olumsuz etkilerinin azalması ile birlikte temel mal grubu yıllık enflasyonundaki d&uuml;ş&uuml;ş s&uuml;r&uuml;yor. D&uuml;şen petrol fiyatlarının enerji grubundaki enflasyon baskılarını sınırladığını dile getiren Baş&ccedil;ı, bununla birlikte, gıda fiyatlarındaki y&uuml;ksek seyir nedeniyle enflasyonun hedefin belirgin olarak &uuml;zerinde seyretmeye devam ettiğini ifade etti.Baş&ccedil;ı, gelecek yıl, enflasyonda &ouml;nemli bir d&uuml;ş&uuml;ş s&uuml;reci yaşanacağını &ouml;ng&ouml;rd&uuml;klerini belirterek, Birikimli kur etkilerinin azalmaya devam etmesi, gıda enflasyonunun ge&ccedil;miş yıllar ortalamasına d&ouml;nmesi ve başta petrol olmak &uuml;zere d&uuml;şen emtia fiyatları enflasyondaki d&uuml;ş&uuml;şe katkıda bulunacak temel unsurlar olarak sıralanabilir. &Ouml;zellikle, Orta Vadeli Program da (OVP) a&ccedil;ıklanan sıkı maliye politikası duruşunun da enflasyondaki d&uuml;ş&uuml;ş s&uuml;recini destekleyeceğini d&uuml;ş&uuml;nmekteyiz değerlendirmesini yaptı.- Getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşumuzu s&uuml;rd&uuml;receğiz Merkez Bankası olarak, 2014 yılı ilk &ccedil;eyreğinde &ouml;nden y&uuml;klemeli ve g&uuml;&ccedil;l&uuml; parasal sıkılaştırma yaptıklarını, ikinci &ccedil;eyrekte ise i&ccedil; ve dış belirsizliklerin azalmasıyla birlikte &ouml;l&ccedil;&uuml;l&uuml; faiz indirimlerine gittiklerini hatırlatan Baş&ccedil;ı, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte ilk olarak temmuz ayında bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını y&uuml;zde 8,75 ten y&uuml;zde 8,25 e, gecelik bor&ccedil;lanma faiz oranını y&uuml;zde 8 den y&uuml;zde 7,5 e indirdiklerini belirtti. Baş&ccedil;ı, ağustos ayında faiz koridorunu daha simetrik hale getirmek amacıyla gecelik bor&ccedil; verme faizini y&uuml;zde 12 den y&uuml;zde 11,25 e, piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan bor&ccedil;lanma imkanı faiz oranını y&uuml;zde 11,5 ten y&uuml;zde 10,75 e indirdiklerini anımsatarak, şunları anlattı: Bu d&ouml;nemde TCMB fonlamasını &ccedil;oğunlukla bir hafta vadeli repo ihaleleriyle sağladık. B&ouml;ylece ortalama fonlama faizi haftalık fonlama faizi seviyelerine yakın ger&ccedil;ekleşti. &Ouml;te yandan eyl&uuml;l ayından itibaren jeopolitik riskler ve finansal piyasalarda yaşanan oynaklığı g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurarak sıkı para politikamızı sıkı likidite politikasıyla destekledik. Bu &ccedil;er&ccedil;evede BIST gecelik repo faizleri temmuz ve ağustos aylarında bir hafta vadeli repo ihale faizine yakın seviyelerde oluşurken, son d&ouml;nem itibarıyla faiz koridorunun &uuml;st bandına yakın bir seyir izledi. &Ouml;l&ccedil;&uuml;l&uuml; faiz indirimlerine gitmiş olmakla beraber, bu &ccedil;eyrekte de getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşumuzu s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;k. 5 yıllık piyasa faizleriyle BIST Bankalararası Gecelik Repo Faizleri arasındaki fark ekim ayı itibarıyla negatif değerlerde seyretti. Ayrıca son d&ouml;nemde likidite politikasını sıkılaştırmamızın da etkisiyle kısa vadeli faizlerde belirgin bir artış g&ouml;zledik. B&ouml;ylece getiri eğrisinin yataya yakın konumunu korumaktayız. Uzun ve kısa vadeli faizler arasındaki farka baktığımızda ise bu farkın tarihsel seviyelerinin altında seyretmeye devam ettiğini g&ouml;r&uuml;yoruz. &Ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki d&ouml;nemde enflasyon beklentilerini, fiyatlama davranışlarını ve enflasyonu etkileyen diğer unsurları yakından izleyecek ve enflasyon g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml;nde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşumuzu s&uuml;rd&uuml;receğiz. - Rezerv Opsiyon Mekanizmasının otomatik dengeleyici &ouml;zelliğini g&uuml;&ccedil;lendirmeyi ama&ccedil;lıyoruz Erdem Baş&ccedil;ı, k&uuml;resel para politikalarının normalleşme s&uuml;recinde, T&uuml;rkiye de dengeli b&uuml;y&uuml;menin ve sermaye akımlarının s&uuml;rekliliğini desteklemeyi hedeflediklerine dikkati &ccedil;ekerek, bu hedef doğrultusunda, D&ouml;viz Depo Piyasası nda bankalara tanınan bor&ccedil;lanma limitleri &ccedil;er&ccedil;evesinde bankaların TCMB den alabilecekleri d&ouml;viz depolarının faiz oranlarını değiştirdiklerini anımsattı.Bankaların bir hafta vadeli olarak TCMB den kullanabildikleri son bor&ccedil;lanma imkanı faizlerini 9 Ekim 2014 tarihinden itibaren dolar i&ccedil;in y&uuml;zde 10 dan y&uuml;zde 7,5 e, euro i&ccedil;in y&uuml;zde 10 dan y&uuml;zde 6,5 e indirilmesine karar verdiklerini anlatan Baş&ccedil;ı, Ayrıca, bankaların d&ouml;viz ve efektif piyasalarındaki mevcut toplam 10,8 milyar dolar işlem yapma limitlerini bankaların bilan&ccedil;o b&uuml;y&uuml;kl&uuml;klerinde ve TCMB rezervlerinde g&ouml;r&uuml;len artışı dikkate alarak 2015 Yılı Para ve Kur Politikası basın toplantısında g&uuml;ncelleyeceğimizi duyurduk. Bunun yanında, finansal istikrar a&ccedil;ısından bankacılık sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n mevcut sağlıklı yapısının daha da g&uuml;&ccedil;lendirilmesinin &ouml;nem taşıdığını ifade ettik. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, 21 Ekim 2014 tarihinde yaptığımız duyuruda dengeli b&uuml;y&uuml;meyi ve yurt i&ccedil;i tasarrufları g&uuml;&ccedil;lendirmek amacıyla &ccedil;ekirdek y&uuml;k&uuml;ml&uuml;l&uuml;klere ilave bir destek sağlayacağımızı belirttik dedi.Finansal kuruluşların zorunlu karşılıklarının T&uuml;rk Lirası olarak tutulan kısmına &ouml;demeye başlayacakları faizi de bu doğrultuda bir teşvik unsuru olarak kullanmaya karar verdiklerini ifade eden Baş&ccedil;ı, bu d&uuml;zenleme yoluyla bankaların T&uuml;rk Lirası zorunlu karşılık tutma maliyetinin TCMB para politikası faizine olan hassasiyetini azaltarak Rezerv Opsiyon Mekanizmasının otomatik dengeleyici &ouml;zelliğini g&uuml;&ccedil;lendirmeyi ama&ccedil;ladıklarını vurguladı. - &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrek b&uuml;y&uuml;mesi &uuml;zerinde tarım kaynaklı aşağı y&ouml;nl&uuml; riskler var TCMB Başkanı Erdem Baş&ccedil;ı, &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte dış talepte g&ouml;zlediğimiz zayıflamanın i&ccedil; talepteki toparlanmayla bir miktar telafi edilmesini beklediğimizi belirtirken, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrek b&uuml;y&uuml;mesi &uuml;zerinde tarım sekt&ouml;r&uuml; kaynaklı aşağı y&ouml;nl&uuml; risklerin bulunduğunu vurgulamak istiyorum dedi.Alınan makroihtiyati &ouml;nlemlerin ve para politikasındaki sıkı duruşlarının etkisi ile kredi b&uuml;y&uuml;me hızlarının makul d&uuml;zeylerde seyrettiğini ifade eden Baş&ccedil;ı, 2014 Ekim ayında toplam kredilerin yıllık b&uuml;y&uuml;me oranının y&uuml;zde 16 ile 2007-2013 d&ouml;nemi ortalaması olan y&uuml;zde 23 seviyesinin altında bulunduğunu s&ouml;yledi.Kredi eğilimlerine baktıklarında t&uuml;ketici kredilerinin yıllıklandırılmış b&uuml;y&uuml;me hızının d&uuml;ş&uuml;k seviyelerde devam ettiğini, ticari kredilerin ise g&ouml;reli olarak daha g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir seyir izlediğini g&ouml;rd&uuml;klerini dile getirten Baş&ccedil;ı, kredilerdeki bu g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml;n bir yandan orta vadeli enflasyon baskılarını sınırlayacağını, diğer yandan cari dengedeki d&uuml;zelmeyi destekleyeceğini vurguladı. Baş&ccedil;ı, 2014 yılının &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde yıllık t&uuml;ketici enflasyonunun bir &ouml;nceki &ccedil;eyreğe kıyasla 0,3 puan azalarak y&uuml;zde 8,86 ya gerilerken, işlenmemiş gıda ve t&uuml;t&uuml;n dışı enflasyonun y&uuml;zde 8,37 ile Temmuz Enflasyon Raporu &ouml;ng&ouml;r&uuml;leri ile b&uuml;y&uuml;k &ouml;l&ccedil;&uuml;de uyumlu ger&ccedil;ekleştiğini dile getirdi.Enflasyona en y&uuml;ksek katkı yapan alt grubun olumsuz iklim koşulları ve birikimli d&ouml;viz kurunun etkileriyle birlikte yine gıda fiyatları olduğunu ifade eden Baş&ccedil;ı, şunları kaydetti: Yılın &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde enflasyonda kaydedilen bu d&uuml;ş&uuml;ş&uuml;n başlıca belirleyicileri enerji ve temel mal grupları oldu. Temel mal grubu genelinde d&ouml;viz kuru gelişmelerinin olumsuz etkisinin azalmaya devam etmesiyle yıllık enflasyon d&uuml;ş&uuml;ş&uuml;n&uuml; s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;. Ana eğilimler itibarıyla temel mal grubunda belirgin bir iyileşme g&ouml;zl&uuml;yoruz. Hizmet grubu ise nispeten daha olumsuz bir g&ouml;r&uuml;n&uuml;m arz etti. Yılın &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde, alınan makroihtiyati &ouml;nlemlerin ve sıkı para politikası duruşumuzun olumlu etkilerinin g&ouml;zlenmesiyle birlikte, &ccedil;ekirdek enflasyon eğilimi d&uuml;şmeye başladı. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, &ccedil;ekirdek g&ouml;stergelerde yılın ilk yarısında g&ouml;zlediğimiz belirgin enflasyon artışı &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte geri alındı. Ancak, ana eğilim g&ouml;stergelerinin halen enflasyon hedefi ile uyumlu d&uuml;zeylerin &uuml;zerinde seyrettiğini not etmek istiyorum. Bu d&ouml;nemde k&uuml;resel b&uuml;y&uuml;me g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml;ndeki zayıflamayla uyumlu olarak başta petrol olmak &uuml;zere uluslararası emtia fiyatlarında d&uuml;ş&uuml;ş yaşandı ve ABD doları cinsinden ithalat fiyatları geriledi. İthal maliyetlerdeki bu olumlu g&ouml;r&uuml;n&uuml;me ek olarak toplam talep koşulları ve t&uuml;ketici kredilerinin g&ouml;rece d&uuml;ş&uuml;k b&uuml;y&uuml;me hızı da enflasyon &uuml;zerindeki baskıları hafifleten unsurlar oldu. Nitekim gıda &uuml;r&uuml;nleri ve bağlantılı hizmet alt grupları hari&ccedil; tutulduğunda, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte yıllık t&uuml;ketici enflasyonunun belirgin bir d&uuml;ş&uuml;ş sergilediğini g&ouml;r&uuml;yoruz. - &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrek b&uuml;y&uuml;mesi &uuml;zerinde tarım sekt&ouml;r&uuml; kaynaklı aşağı y&ouml;nl&uuml; riskler bulunuyor Erdem Baş&ccedil;ı, yılın &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde birikimli d&ouml;viz kuru gelişmelerinin olumsuz etkileri azalmaya devam ettiğini, buna karşılık gıda fiyatları nispeten olumsuz seyrini koruduğunu ifade etti.T&uuml;ketici enflasyonunun uzunca bir s&uuml;redir y&uuml;ksek seyretmesi ve enflasyon beklentilerindeki bozulmanın, hizmetler başta olmak &uuml;zere belirli gruplarda fiyatlama davranışlarını olumsuz etkilediğini belirten Baş&ccedil;ı, gerileyen emtia fiyatlarının t&uuml;ketici enflasyonuna d&uuml;ş&uuml;ş y&ouml;n&uuml;nde katkı yapmasını ve yurt i&ccedil;i talepte &ouml;ng&ouml;r&uuml;len ılımlı seyrin de yukarı y&ouml;nl&uuml; riskleri sınırlamasını beklediklerini dile getirdi. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, &ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki d&ouml;nemde enflasyonun ana eğiliminin aşağı y&ouml;nl&uuml; bir seyir izleyeceğini &ouml;ng&ouml;r&uuml;yoruz diyen Baş&ccedil;ı, enflasyon tahminlerine temel oluşturan iktisadi faaliyet gelişmelerini ve kısa vadeli g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml; ş&ouml;yle &ouml;zetledi: 2014 yılı ikinci &ccedil;eyreğine ilişkin gayri safi yurti&ccedil;i gasıla (GSYH) verilerine g&ouml;re iktisadi faaliyet Temmuz Enflasyon Raporu nda ortaya koyduğumuz g&ouml;r&uuml;n&uuml;me kıyasla daha zayıf ger&ccedil;ekleşti. İkinci &ccedil;eyrekte, sanayi &uuml;retiminde d&ouml;nemlik bazda &ouml;nemli bir değişim g&ouml;zlemesek de milli gelir sekiz &ccedil;eyreğin ardından, mevsimsellikten arındırılmış verilerle, azalış kaydetti. Bu gerilemede, d&ouml;nemlik b&uuml;y&uuml;meye 0,3 puan negatif katkı yapan tarım sekt&ouml;r&uuml; &ouml;nemli rol oynadı. B&ouml;ylece, milli gelir b&uuml;y&uuml;mesi sanayi &uuml;retimi b&uuml;y&uuml;mesinin sanayi &uuml;retimi temmuz-ağustos d&ouml;neminde bir &ouml;nceki &ccedil;eyreğe g&ouml;re y&uuml;zde 1,1 oranında artarak &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte b&uuml;y&uuml;meyi destekledi. Bununla birlikte, bu d&ouml;nemde de tarım katma değerinde bir azalış g&ouml;zlenebilir.Bu &ccedil;er&ccedil;evede milli gelir b&uuml;y&uuml;mesinin bu d&ouml;nemde de sanayi &uuml;retimindeki artış oranının altında kalabileceğine dair işaretler g&ouml;rmekteyiz. Avrupa ekonomilerinde b&uuml;y&uuml;menin yavaşlaması ve jeopolitik gelişmeler gibi fakt&ouml;rlerin de etkisiyle dış talebin zayıflaması sonucunda ihracattaki artış olduk&ccedil;a yavaş seyrediyor. Sonu&ccedil; olarak, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekte dış talepte g&ouml;zlediğimiz zayıflamanın i&ccedil; talepteki toparlanma ile bir miktar telafi edilmesini beklediğimizi belirtirken, &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrek b&uuml;y&uuml;mesi &uuml;zerinde tarım sekt&ouml;r&uuml; kaynaklı aşağı y&ouml;nl&uuml; risklerin bulunduğunu da vurgulamak istiyorum. - Elektrik ve doğalgaz fiyat artışları, 2014 yıl sonu enflasyon tahminimizi y&uuml;zde 0,2 puan yukarı y&ouml;nl&uuml; etkiledi T&uuml;ketici ve yatırımcı g&uuml;veninde hen&uuml;z kalıcı bir toparlanma eğilimi başlamamasının i&ccedil; talep &uuml;zerindeki aşağı y&ouml;nl&uuml; risklerin devam ettiğine işaret ettiğini belirten Baş&ccedil;ı, dış talepteki yavaşlama eğiliminin bir s&uuml;re daha ihracat artışını sınırlayacağını ifade etti.Ancak, d&uuml;şen emtia fiyatlarının ithalat bedellerini d&uuml;ş&uuml;rmek yoluyla cari dengeye olumlu katkı vereceğini d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;klerini dile getiren Baş&ccedil;ı, enflasyon tahminlerinde gıda, enerji ve ithalat fiyatlarının da &ouml;nemli rol oynadığını s&ouml;yledi.Baş&ccedil;ı, değişkenlere dair varsayımlarını ş&ouml;yle aktardı: Yılın &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyreğinde petrol ve ithalat fiyatları g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml; Temmuz Enflasyon Raporu nda &ouml;ng&ouml;rd&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z patikanın altında ger&ccedil;ekleşti. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, 2014 ve 2015 yılları ortalama petrol ve ithalat fiyatları varsayımlarını aşağı y&ouml;nl&uuml; g&uuml;ncelledik. Mevcut g&ouml;r&uuml;n&uuml;m altında, yurt dışı fiyatlar kaynaklı, 2014 ve 2015 i&ccedil;in yıl sonu enflasyon tahminleri &uuml;zerinde aşağı y&ouml;nl&uuml;, sırasıyla y&uuml;zde 0,3 ve y&uuml;zde 0,2 puan, g&uuml;ncellemeler yaptık. Gıda fiyatlarındaki yıl sonu enflasyon varsayımımızı, gıda enflasyonunda &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; &ccedil;eyrekteki y&uuml;ksek seyri de g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde bulundurarak, yukarı y&ouml;nl&uuml; g&uuml;ncelledik ve 2014 yılı i&ccedil;in y&uuml;zde 12,5, 2015 yılı i&ccedil;in y&uuml;zde 9 olarak aldık. Gıda fiyatlarındaki bu g&uuml;ncellemeler, 2014 ve 2015 yıl sonu enflasyon tahminlerimize sırasıyla y&uuml;zde 0,8 ve y&uuml;zde 0,3 puan artırıcı etki yaptı.Orta vadeli tahminlerimizi &uuml;retirken vergi ayarlamalarının ve y&ouml;netilen/y&ouml;nlendirilen fiyatların enflasyon hedefleri ve otomatik fiyatlama mekanizmaları ile uyumlu olacağı bir g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml; esas aldık. Ekim ayı başında a&ccedil;ıklanan y&uuml;zde 9 luk elektrik ve doğalgaz fiyat artışları Temmuz enflasyon raporu varsayımlarımızın bir miktar &uuml;zerinde ger&ccedil;ekleşti. Bu gelişme 2014 yıl sonu enflasyon tahminimizi y&uuml;zde 0,2 puan yukarı y&ouml;nl&uuml; etkiledi. Maliye politikasının orta vadeli duruşu i&ccedil;in 2015-2017 d&ouml;nemini kapsayan Orta Vadeli Program projeksiyonları temel aldık. Bu &ccedil;er&ccedil;evede, sıkı bir maliye politikası uygulanacağı ve faiz dışı kamu harcamalarının GSYH ye oranının kademeli olarak d&uuml;şeceğini varsaydık.

Başçı: Enflasyon orta nokta beklentimiz yüzde 8.9

TCMB Başkanı Erdem Başçı enflasyonun 2014'te orta nokta yüzde 8.9 olarak yüzde 8.4 ile 9.4 aralığında olmasını beklediklerini söyledi

Öne Çıkanlar