Bozkır: Vize serbestisi konusunda umutlu değilim
-
AB Bakanı ve başmüzakereci Volkan Bozkır, "Maalesef bugünkü temasların sonucunda vize konusunda umutlu olduğumu söyleyemiyorum" dedi
AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, AB yetkileri ile yaptığı temaslarının ardından vize serbestisi konusunda çok fazla umut taşımadığını belirterek, "Bu noktada Avrupa Parlamentosunda (AP) konu kilitlenmiş vaziyette, bunun çözümü de AB Komisyonuna düşüyor.'' dedi.
Bozkır, Brüksel temasları kapsamında AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komisyonunun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn ile görüştü. Daha sonra basın toplantısı düzenleyen Bozkır, sözlerine bugün şehit olan askerlere rahmet dileyerek ve terörü lanetleyerek başladı.
Strazburg ve Brüksel'de yoğun temaslar gerçekleştirdiğini belirten Bozkır, AB üyeliğinin Türkiye'nin stratejik hedefi olduğunu, tüm hükümetlerin bu süreci desteklediğini ve halkın da destek verdiğini ifade ederek bu yöndeki çabaları sürdürmeye devam edeceklerini vurguladı.
"Önemli sorunlarla karşı karşıyayız"
Bir duraksamanın ardından AB'yle yeni bir sürece girildiğine dikkati çeken Bozkır, önemli projelerle bugünkü aşamaya gelindiğini söyledi. Ancak bugünkü noktada vize serbestisinde önemli bir sorunla karşı karşıya olunduğunu kaydeden Bozkır, "Bunun da izalesi için çeşitli imkanların var olduğunu düşünüyorum. Ancak bu sadece Türkiye'nin atacağı adımlarla değil, karşılıklı, birlikte güvenerek, ortak karar alınarak sağlanacak bir noktadadır." dedi.
AB Komisyonunun vize serbestisi raporunu 4 Mayıs'ta yayımladığını, rapora konu olan 72 kriter konusunda da 2013 yılında çok farklı bir ortamda mutabakat sağlandığını ifade eden Bozkır, ancak paradigmaların değiştiğini vurguladı. AB'nin Türkiye ile yapacağı vize anlaşmasını Makedonya, Kosova veya Bosna Hersek'le imzaladığı bir vize anlaşmasına indirgeme lüksü olmadığını söyleyen Bozkır, AB Komisyonunun vize muafiyetiyle ilgili olumlu tavsiye kararında 5 beklentiden bahsedildiğini hatırlattı.
"Türkiye'ye düşmanlık besleyenler"
Ancak raporun Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından hiç işleme konulmaması yönünde bir karar alındığını hatırlatan Bozkır şöyle devam etti:
"Bu gerçekten bizim için kabul edilebilir bir durum değildir. Parlamentonun kurallarında bunu durdurma hakkı hukuki olarak da yoktur. Bunun Komisyona yeniden havale edilmesi ve oradan devam etmesi gerekirdi. Bunun üstüne legal süreci başlatmaksızın, aynı legal sürecin unsurlarında hem komite hem de genel kurulda bu konuyla ilgili bir platform açarak Türkiye'ye saldırma temayülünde olan, Türkiye'ye düşmanlık besleyen, Türkiye'ye hasmane tutum içinde olan, birçoğu da başka mihrakların kendilerine vermiş olduğu direktiflerden etkilenmiş olan kişiler çıkıp Türkiye'ye karşı adeta içlerinde ne varsa ifade etmeye ve Türkiye'ye, Cumhurbaşkanımıza çeşitli şekillerde ifadeler kullandılar. Bu gereksiz platform böyle bir sonucu da ortaya çıkardı. Bu noktada AP'de konu kilitlenmiş vaziyette, bunun çözümü de AB Komisyonuna düşüyor.''
"Çok fazla umutlu olduğumu söyleyemiyorum''
Bu çerçevede Komisyon yetkilileri ile görüşmeler yaptıklarını, sürecin tıkandığı noktanın aşılması için konunun tekrar konuşulup değerlendirilmesini istediğini söyleyen Bozkır, sürecin Komisyonun Türkiye'nin aslında 5 unsuru yerine getirdiği beyanında bulunması ile çözülebilecek bir noktada olduğunu ifade etti.
"Ancak maalesef bugünkü temasların sonucunda çok fazla da umutlu olduğumu söyleyemiyorum." diyen Bozkır, Hahn'ın böyle bir mekanizmayı başlatmak durumunda dahi olmadığını ifade ettiğini aktardı.
"Diğer unsurların da tehlikeye düşmemesi için Türkiye gayretini sürdürecek"
Türkiye'nin kararlı bir şekilde sürecin sürdürülmesi, olumlu adımlar atılması ve AB'yle Türkiye arasındaki anlaşmanın diğer unsurlarının tehlikeye düşmemesi için gayretini sürdüreceğini vurgulayan AB Bakanı, "Türkiye döndüğümüzde yeni bir değerlendirme yapacağız. Özellikle bu 5 beklenti ile ilgili ne yapılabileceğinin istişaresini yapacağız." diye konuştu.
Türkiye'nin terörle mücadele ettiği bir ortamda terörle mücadele kanununda bir değişikliğin Türkiye siyasetinin konusu olamayacağının altını çizen Bozkır, bunu tüm görüşmelerde ifade ettiğini dile getirdi. AB Komisyon'nun terörle mücadele kanunu kriterler arasında olmasına rağmen son 3 güne kadar bunu hiç gündeme getirmediğini ifade eden Bozkır, Komisyonun bu notada devreye girerek süreci içine düştüğü çıkmazdan çıkarmak için yardım etmesi gerektiğini söyledi.
"AB Komisyonunun yeni bir karar alması elzemdir"
Vize serbestinde AB Komisyonunun yeni bir karar almasının şu aşamada elzem olduğunu belirten Bozkır, şunları söyledi:
"Biz hiçbir gerginliğe sebebiyet vermek arzusunda olmaksızın bu süreci devam ettirme arzusu içindeyiz. Ama gerçekten içinde bulunduğumuz bu noktanın ne kadar kritik olduğunun da AB'nin bütün mekanizmaları tarafından bilinmesi ihtiyacı içindeyiz. Paradigmanın yeniden değiştiğini AB görmelidir. Nasıl geçtiğimiz yaz aylarında paradigmanın değiştiğini görmeyip tarihinin en büyük göç dalgası ile karşı karşıya kalındıysa ve bundan sadece Türkiye ile iş birliği yaparak ve gerçekten çok önemli kararlar alınarak çıkıldıysa, nasıl ki bu sayede bugünkü Schengen sistemi çökmediyse, bundan sonraki dönemde paradigmanın yeniden değiştiğini de geç değil, bu kez zamanında AB ülkeleri görmelidir."
AB Komisyonu, 4 Mayıs'ta Türk vatandaşlarının Schengen ülkelerine vizesiz seyahat etmesini öngören bir tavsiye kararı almış ancak vizelerin kaldırılabilmesi için 72 kriterden geriye kalan 5'inin de tamamlanması gerektiğini belirtmişti. Bu şartlar arasında terör tanımının değiştirilmesi de bulunurken, Avrupa Parlamentosu, tüm kriterler karşılanana kadar AB Komisyonunun teklifini oylamama kararı almıştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin terörle mücadele ettiği bir ortamda ilgili kanunun değiştirmeyeceğini vurgulayarak, "Teröristlere çadır kurdurtacaksın ve onlara orada imkan sağlayacaksın ve bunu demokrasi adına yaptığını söyleyeceksin. Bize de 'Vize kaldıracağım bunun şartı, şunu değiştirmen...' Kusura bakma, hadi bakalım biz yolumuza gidiyoruz, sen de yoluna git. Kiminle anlaşabiliyorsan onlarla da anlaş." ifadelerini kullanmıştı.