Bloomberght
Bloomberg HT Haberler CB Danışmanı: Parlamenter sistem miadını doldurdu

CB Danışmanı: Parlamenter sistem miadını doldurdu

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, "Parlamenterizm, parlamenter sistem miadını doldurdu, son kullanma tarihi geçti" dedi

Giriş: 27 Mart 2016, Pazar 12:18
Güncelleme: 27 Mart 2016, Pazar 12:29

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, 'başkanlık sistemi' tartışmalarına ilişkin, "Parlamenterizm, parlamenter sistem miadını doldurdu, son kullanma tarihi geçti. Ve dolayısıyla artık başkanlık sistemi ülkemizin gündemine girmiştir." dedi.

Saral, AA muhabirine yaptığı açıklamada, başkanlık ile federalizmin entegre olmak ve öyle de hayatiyet bulmak durumunda olduğu gibi bir algı operasyonu yapıldığını söyledi.

Böyle bir şeyin asla söz konusu olamayacağını dile getiren Saral, "Bakın başkanlık olmadan evvel Amerika'da federalizm vardı, daha sonra başkanlıkla birlikte Amerika'nın o kozmopolit yapısına uygun bir şekilde hayatiyet buldu ve ikisi birlikte, hem federalizm hem de başkanlık noktasında bugünlere kadar gelen bir sistem oldu. Şimdi birileri özellikle Kürt kardeşlerimizin yaşadığı Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesinde sanki bir özerklik, bir öz yönetim sağlanacakmış gibi, özellikle bunu da empoze etmeye çalışıyorlar. Dolayısıyla da başkanlık sistemini arzu etmeyenlerin, büyük düşünmeyenlerin düşüncesi, hülyası bu yönde. Hep birlikte topyekün bu noktada vatandaşımızı tabiri caizse kandırmaya çalışıyorlar, asla böyle bir şey yok." diye konuştu.

"Zaten tarihimiz, coğrafyamız, medeniyetimiz ve kültürümüz böyle bir şeye asla izin vermez" diyen Saral, şunları kaydetti:

"Bakınız Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız, özellikle mevcut hükümet tek devlet, tek bayrak, tek vatan ve tek millet diyor. Ve biz onun için nisan ayının başında Sayın Cumhurbaşkanımız ile tüm başdanışman arkadaşlarımız ve tabi hükümetimizle birlikte bu konuda canhıraş bir şekilde, bu kandırmacaları tamamen izale edecek, yok edebilecek noktada, 81 ilimizi ziyaret edeceğiz, vatandaşımızın anlayacağı, anlatabileceğimiz noktada onlara bu şekilde başkanlık sisteminin bizatihi kendi geleceği, istikbali, kendi çocuklarının ikbali olabileceği bir sistem olduğunu basit, sade ve yalın bir dille anlatacağız."

"Türkiye'de kim ne yaparsa yapsın, ok yaydan çıkmıştır"

Bazı siyasetçilerin başkanlık sisteminden korktuğunu dile getiren Saral, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çünkü kendi sonlarıdır, kendi sonlarının olmaması için ne yapacaklar? Başkanlık sistemini kendilerince kurgulayacaklar. Vatandaşımıza, milletimize kötüleyecekler, 'Türkiye bölünür' diyecekler. Güneydoğu ve Doğu Anadolu toprakları elinizden gidecek, belki başka birtakım süreçler ondan sonra da Türkiye'nin bölünmesini takip edecek ve dolayısıyla 'sakın ha, zinhar 'Başkanlık sistemine onay vermeyin' şeklinde basınıyla, medyasıyla, sanal alemiyle ve bizzat kendi siyasi iradesine mensup olan güruhuyla birlikte vatandaşımızı kandırmak için bu oyunu, bu tezgahı yapıyorlar. Dediğim gibi asla, başkanlık farklıdır, federalizm farklıdır. Amerika evet başkanlık ve federalizmi birlikte yürütüyor ama Türkiye kendi bedenine, kendi yapısına uygun bir başkanlık sistemini yürürlüğe koyacak ve Türkiye'nin artık çok kısa bir zaman içerisinde önünün nasıl açıldığını, nasıl hızlı kararlar alabileceğini göreceğiz. Özellikle coğrafyamızda çok ani değişebilen birtakım olaylar arefesinde bürokratik yapının hantallığını, iş yapmazlığını biliyorsunuz, dolayısıyla böyle güçlü bir yürütmenin idame olabileceği ve yürüyebileceği bir sistem, o da nedir tabi ki başkanlık sistemi, bize özgü olan sistem için inşallah Türkiye'de kim ne yaparsa yapsın, ok yaydan çıkmıştır."

Oktay Saral, vatandaşın başkanlık sistemine olan desteğinin giderek arttığının altını çizerek, "ORC firmasının 2-6 Mart tarihleri arasında 36 ilde 4 bin 170 denek üzerinde yaptırmış olduğu bir ankette 'evet' diyenler yüzde 57 oranında. Bakınız bu yüzde 40'lardan yüzde 57 oranına doğru hızlı bir şekilde ilerliyor. Bundan 3-4 ay önce yüzde 40'lar düzeyindeydi. Ve inşallah bizim de sahalara inerek, illere giderek halkımıza gerçekleri, doğruları, kendi geleceğini anlatmak suretiyle 'Başkanlık Sistemi'ne verilen desteğin vatandaşımız nezdinde yüzde 60'lara doğru, daha da yukarılara doğru çıkacağını umut ediyoruz ve böyle olacağına da inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

"Bizim genetiğimizde, bizim kodlarımızda başkanlık vardır"

Başkanlık sisteminin toplumdan topluma değişebileceğini kaydeden Saral, "Bugün Amerika başkanlık sistemini çok iyi uyguluyor. Bizim genetiğimizde, kodlarımızda başkanlık vardır. Türkiye'nin yapısında özellikle Osmanlı'dan bugüne kadar geldiğimiz süreç içerisinde aslında Türklerin genlerinde, kodlarında başkanlık sisteminin getirmiş olduğu o başarı depreşmiştir, bu ciddi oranda da vardır. Amerika bunu başarıyla uyguluyor. Bakıyoruz Güney Amerika ülkelerine, orada da başkanlık sistemi var ama başarılı değil. Bu toplumdan topluma farklılık gösteren, homojen olmayan bir yapı, heterojen bir yapı olabilir. Yani sizin arzu ettiğiniz netice olmayabilir." şeklinde konuştu.

Son 13 yılda başkanlık sistemi olsaydı yapılanların 2-3 katı gelişim ve büyümeye şahit olunacağına inandığını vurgulayan Saral, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yürütme biliyorsunuz çok güçlü bir şekilde olacak. Yasama tamamen denetim ve yasa yapmak suretiyle yürütmeye yardımcı olacak. Yürütme de, yürütmenin başı olan başkan da bildiğiniz gibi kendi bakanlarını seçmek suretiyle birtakım bürokratik engellerden de arınarak hem dış siyasette, hem iç siyasette, hem ekonomide hem birçok alanda baktığınızda birtakım engellemelere takılıp kalmadan, acilen, ivedilikle, çok hızlı bir şekilde kalkınma hamlesini başlatacak bir süreç olacak. Yani artık parlamenterizm, parlamenter sistem miadını doldurdu, son kullanma tarihi geçti. Ve dolayısıyla artık başkanlık sistemi ülkemizin gündemine girmiştir, birtakım siyasi partiler çırpınıyorlar, çünkü kendi sonlarını görüyorlar başkanlık sistemiyle birlikte. Ama inşallah Türkiye başkanlık sistemine çok yakın bir zaman içerisinde, ki biliyorsunuz inşallah bir referandum süreci olur, öncelikle Anayasa sonra başkanlık sistemi veya mevcut yeni Anayasa içerisine başkanlık sisteminin de girmesiyle birlikte Türkiye yeni bir istikamete, yeni bir rotaya, yeni bir yola doğru güvenli bir şekilde, milletiyle birlikte inşallah gidecektir ve bunu hiç bir güç de Allah'ın izniyle durduramayacaktır."