CHP/Koç: Birikmiş sorunları çözebilecek bir koalisyon kurulmalı

H&uuml;k&uuml;met kurma s&uuml;reci kapsamında, AK Parti ile CHP heyetleri arasında ger&ccedil;ekleştirilen g&ouml;r&uuml;şmelerin d&ouml;rd&uuml;nc&uuml;s&uuml; tamamlandı. TBMM Mermerli Salon da saat 14.15 te başlayan g&ouml;r&uuml;şme 3 saat s&uuml;rd&uuml;. G&ouml;r&uuml;şmeye, AK Parti yi temsilen K&uuml;lt&uuml;r ve Turizm Bakanı &Ouml;mer &Ccedil;elik, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Antalya Milletvekili L&uuml;tfi Elvan, Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan ve Malatya Milletvekili Taha &Ouml;zhan, CHP yi temsilen ise Genel Başkan Yardımcısı Haluk Ko&ccedil;, Faik &Ouml;ztrak ve Selin Sayek B&ouml;ke, İstanbul Milletvekili Akif Hamza&ccedil;ebi ve Genel Başkan Başdanışmanı Rasim B&ouml;l&uuml;cek katıldı. Heyetler, K&uuml;lt&uuml;r ve Turizm Bakanı &Ccedil;elik ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Ko&ccedil; un koordinesinde daha &ouml;nce 24, 28 ve 30 Temmuz da bir araya gelmişti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ko&ccedil;: Bug&uuml;n itibarıyla toplumsal uzlaşı başlığı altında K&uuml;rt sorunu, din ve inan&ccedil; &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; bakımından &ccedil;eşitli inan&ccedil; gruplarının talepleri, kamu b&uuml;rokrasisi, kamu y&ouml;netimi, medya &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; konuları başlık olarak ele alındı CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Ko&ccedil;, koalisyon g&ouml;r&uuml;şmelerine ilişkin, Bug&uuml;n itibarıyla toplumsal uzlaşı başlığı altında K&uuml;rt sorunu, din ve inan&ccedil; &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; bakımından &ccedil;eşitli inan&ccedil; gruplarının talepleri, kamu b&uuml;rokrasisi, kamu y&ouml;netimi, medya &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; konuları başlık olarak ele alındı dedi. Ko&ccedil;, TBMM de, AK Parti heyeti ile ger&ccedil;ekleştirdikleri koalisyon g&ouml;r&uuml;şmesinin ardından, basın mensuplarına a&ccedil;ıklamada bulundu. Her g&uuml;n &uuml;lkeyi yasa boğan haberler alındığını, d&uuml;n Pozantı da iki polis memurunun, bug&uuml;n de Kağızman da bir uzman &ccedil;avuşun şehit olduğunu hatırlatan Ko&ccedil;, şehitlere Allah tan rahmet, yakınlarına ve T&uuml;rk milletine sabır diledi. Pozantı da şehit olan polis memurlarının birinin 32, diğerinin ise 29 yaşında olduğunu, eşleri ve &ccedil;ocukları bulunduğunu vurgulayan Ko&ccedil;, cenaze t&ouml;renlerinde ortaya &ccedil;ıkan can yakan g&ouml;r&uuml;nt&uuml;lerin g&ouml;zlerinin &ouml;n&uuml;nden gitmediğini anlattı. Bu g&ouml;r&uuml;nt&uuml;ler karşısında hi&ccedil; kimsenin sessiz kalamayacağının altını &ccedil;izen Ko&ccedil;, Y&uuml;reğinde biraz insanlık bulunanlar b&ouml;yle bir manzara karşısında isyan etmeden durabilirler mi? Bizler de isyan ediyoruz. &Ccedil;ok &uuml;zg&uuml;n, &ccedil;ok da &ouml;fkeliyiz dedi. T&uuml;rkiye nin ter&ouml;re &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k bedeller &ouml;dediğini, artık daha fazla bedel &ouml;demeye de tahamm&uuml;l&uuml; olmadığını belirten Ko&ccedil;, &uuml;lkede hi&ccedil; kimsenin bu acıları yaşamayı hak etmediğini s&ouml;yledi. En b&uuml;y&uuml;k sorumluluk siyaset kurumuna d&uuml;ş&uuml;yor Ter&ouml;r y&uuml;z&uuml;nden 30 yılda 50 bine yakın vatandaşın hayatını kaybettiğini, milyonlarca kişinin g&ouml;&ccedil; etmek zorunda kaldığını, b&uuml;y&uuml;me ve kalkınmada kullanılabilecek 60 milyar dolara yakın kaynağın heba olduğunu kaydeden Haluk Ko&ccedil;, ş&ouml;yle devam etti: Bu bedelleri bir daha &ouml;dememek ve daha k&ouml;t&uuml;lerini yaşamamak i&ccedil;in en b&uuml;y&uuml;k sorumluluk siyaset kurumuna d&uuml;ş&uuml;yor. A&ccedil;ık&ccedil;a s&ouml;yl&uuml;yoruz; Ben bedel &ouml;demeyeyim, gerekirse T&uuml;rkiye &ouml;desin diyen insandan siyaset&ccedil;i olmaz. Siyaset&ccedil;i, T&uuml;rkiye bedel &ouml;demesin diye her bedeli &ouml;demeye razı olan insandan olur. Hepimiz &uuml;lkemizin ge&ccedil;tiği bu kritik ve tarihi s&uuml;re&ccedil;te bu bilin&ccedil; ile hareket etmek zorundayız. Yurttaşlarımız biz siyaset&ccedil;ilerden iş, aş, refah bekliyor T&uuml;rkiye nin ter&ouml;r sorununun yanı sıra &ccedil;ok boyutlu g&uuml;venlik sorunlarıyla da karşı karşıya olduğunu belirten Ko&ccedil;, Suriye de devam eden i&ccedil; savaş nedeniyle en b&uuml;y&uuml;k bedeli &ouml;deyen &uuml;lkelerden birisiyiz. &Ouml;zellikle sınır kentlerimizde b&uuml;y&uuml;k bir huzursuzluk ve kaygı var. 900 kilometrelik kara sınırımızın g&uuml;venliği en nazik ifade ile s&ouml;yl&uuml;yorum, tartışmalı diye konuştu. Ko&ccedil;, T&uuml;rkiye nin &ccedil;evresinde de farklı gelişmeler olduğunu, Kafkaslar da yeni bir tablo oluştuğunu, AB ve ABD nin d&uuml;nyanın en b&uuml;y&uuml;k ticaret anlaşmasını imzalamaya hazırlandığını, kısaca T&uuml;rkiye nin &ccedil;evresindeki t&uuml;m siyasi ve ekonomik dengelerin değiştiğini bildirdi. Ne yazık ki biz bu gelişmeleri bug&uuml;n, uzaktan izleyebiliyoruz diyen Ko&ccedil;, yarın T&uuml;rkiye nin karşısına &ccedil;ıkabilecek &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k bir faturanın adeta g&ouml;rmezden gelindiğini savundu. Ko&ccedil;, ekonomide yaşanan gelişmelerin en hafif deyimle alarm zillerini &ccedil;aldırdığını, iş d&uuml;nyasının 2015 yılının kaybedildiğini a&ccedil;ık bir dille ilan ettiğini, herkesin 2016 yı da kaybetmekten korktuğunu dile getirerek, 6 milyonu aşkın yurttaşımız işsiz. 17 milyona yakın yoksul vatandaşımız da bizlerden, yani siyaset&ccedil;ilerden iş, aş, refah bekliyor. Diğer yandan devlet kurumlarımızda b&uuml;y&uuml;k sorunlar var. Yargı, emniyet ve b&uuml;rokrasinin her alanında reform ihtiyacı olduğu a&ccedil;ık değerlendirmesinde bulundu. Fırtınalı bir denizin ortasındayız ve gemi maalesef su alıyor T&uuml;rkiye nin demokrasi, g&uuml;venlik, dış politika ve ekonomide &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k tehdit ve sorunlarla karşı karşıya olduğunu savunan Haluk Ko&ccedil;, A&ccedil;ık&ccedil;a s&ouml;yl&uuml;yoruz; fırtınalı bir denizin ortasındayız, dalgalar kabarıyor ve gemi maalesef su alıyor. Ancak biz, hepimiz bu geminin i&ccedil;indeyiz. Bu gemiye bir şey olursa bunun bedelini hep beraber &ouml;deyeceğimizi de biliyoruz dedi. Ko&ccedil;, s&ouml;zlerini ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: B&ouml;yle bir zamanda bizler asla k&uuml;&ccedil;&uuml;k hesapların peşinden koşmayız, koşamayız. Kısa vadeli ve dar kalıplı d&uuml;ş&uuml;ncelerle T&uuml;rkiye ye bedel &ouml;detmeyi g&ouml;ze alamayız. Kendi k&uuml;&ccedil;&uuml;k &ccedil;ıkarlarımızı, T&uuml;rkiye nin b&uuml;y&uuml;k menfaatlerinin &ouml;n&uuml;ne asla koyamayız. Kimileri &Ouml;nce ben, sonra partim, sonra T&uuml;rkiye diyebilir. CHP b&ouml;yle bir anlayışı asla kabul etmemektedir. Biz siyasete bir şey kazanmak i&ccedil;in girmedik. Biz siyasete bu g&uuml;zel &uuml;lkeye bir şeyler kazandırabilmek i&ccedil;in girdik. O y&uuml;zden biz &ouml;nce T&uuml;rkiye diyoruz, başka da sonrasında hi&ccedil;bir şey s&ouml;ylemiyoruz. CHP olarak koalisyon g&ouml;r&uuml;şmelerine b&ouml;ylesi bir tarihi sorumluluk i&ccedil;inde başladık. Bug&uuml;n halkımızın y&uuml;zde 65 ini temsil eden, 389 milletvekiliyle Mecliste temsil edilen iki b&uuml;y&uuml;k parti olarak y&uuml;ksek profilli, b&uuml;y&uuml;k bir koalisyon arayışı i&ccedil;inde bir araya geldik. Bug&uuml;n g&ouml;r&uuml;şt&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z herhangi bir koalisyon değildir, bug&uuml;n g&ouml;r&uuml;ş&uuml;len T&uuml;rkiye nin karşısındaki b&uuml;y&uuml;k tehditleri bertaraf edebilecek ve tarih i&ccedil;inde birikmiş sorunları &ccedil;&ouml;zebilecek potansiyele sahip bir koalisyon kurma &ccedil;abasıdır. Milli iradenin milletvekili genel se&ccedil;imi sonrasında hi&ccedil;bir partiye tek başına iktidar &ccedil;oğunluğu vermediğini hatırlatan Ko&ccedil;, Milletimiz bize Birbirinizle g&ouml;r&uuml;ş&uuml;n, uzlaşın sorumluluğu y&uuml;kledi. Biz CHP olarak bu anlayış ve tarihsel sorumluluk duygusuyla g&ouml;r&uuml;şmelerimizi s&uuml;rd&uuml;r&uuml;yoruz dedi. Sonu&ccedil; istediğimiz gibi &ccedil;ıkmayınca, haydi bir daha diyemeyiz Ko&ccedil;, halkın siyasetten sorun &ccedil;ıkarmasını değil, &ccedil;&ouml;z&uuml;m &uuml;retmesini, birbiriyle kavga eden değil, T&uuml;rkiye i&ccedil;in ortak m&uuml;cadele veren bir anlayış sergilemesini istediğini belirterek, Siyaset en sıkıntılı d&ouml;nemlerde kişisel &ccedil;ıkar arama aracı değildir. Kişisel beklentilerini ger&ccedil;ekleştirme alanı hi&ccedil; değildir. Sonu&ccedil; istediğimiz gibi &ccedil;ıkmayınca, Haydi bir daha diyemeyiz. Bizler asil değiliz, halkın vekiliyiz. Halkımız ne emrederse, milletimiz ne işaret ederse onu yerine getirmekle m&uuml;kellefiz. Biz de bu bilin&ccedil;le hareket ediyoruz diye konuştu. CHP nin kimseye kapılarını kapatmadığını, kimseyi &ouml;tekileştirmediğini, yok saymadığını, parlamentoda bulunan b&uuml;t&uuml;n siyasi partilere hak ettikleri saygı i&ccedil;inde yaklaştığını dile getiren Ko&ccedil;, 14 ilkemizi paylaşarak, b&uuml;t&uuml;n siyasi partilerimize &ccedil;ağrıda bulunduk. Adalet ve Kalkınma Partisi ile koalisyon g&ouml;r&uuml;şmelerine de bu esaslar &ccedil;er&ccedil;evesinde başladık ifadelerini kullandı. Tespit ettiğimiz &ccedil;&ouml;z&uuml;m &ouml;nerilerini a&ccedil;ık y&uuml;reklilikle muhataplarına anlattık G&ouml;r&uuml;şmelerin başladığı g&uuml;nden bug&uuml;ne b&uuml;y&uuml;k bir samimiyet ile T&uuml;rkiye nin sorunlarını &ccedil;&ouml;zmek, karşı karşıya olduğu tehditleri aşmak i&ccedil;in g&ouml;r&uuml;şlerini paylaştıklarını belirten Ko&ccedil;, demokrasi, hukuk, ekonomi, &ouml;zg&uuml;rl&uuml;kler, milli g&uuml;venlik, &ccedil;evre ve her alanda tespit ettikleri &ccedil;&ouml;z&uuml;m &ouml;nerilerini a&ccedil;ık y&uuml;reklilikle muhataplarına anlattıklarını aktardı. Haluk Ko&ccedil;, Makam, mevki, koltuk pazarlığı asla yapmadık, yapmıyoruz. Bizim i&ccedil;in &ouml;nemli olan kimlerin hangi koltukta oturacağı değil, milletimizin bu s&uuml;re&ccedil;te neler kazanacağıdır. G&ouml;r&uuml;şmelerimiz bu &ccedil;er&ccedil;eve i&ccedil;inde s&uuml;r&uuml;yor. Programladığımız gibi g&ouml;r&uuml;şmeleri aynı samimiyet, aynı tarihi sorumluluk duygusuyla g&ouml;t&uuml;receğimizden hi&ccedil; kimsenin kuşkusu olmasın. Bug&uuml;n itibarıyla toplumsal uzlaşı başlığı altında K&uuml;rt sorunu, dini ve inan&ccedil; &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; bakımından &ccedil;eşitli inan&ccedil; gruplarının talepleri, kamu b&uuml;rokrasisi, kamu y&ouml;netimi, medya &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; konuları başlık olarak ele alındı diye konuştu. K&uuml;lt&uuml;r ve Turizm Bakanı &Ccedil;elik: Bu işlerde barometre olmaz. Son nokta konuluncaya, son noktada anlaşılıncaya kadar hi&ccedil;bir şey de anlaşılmamış olur K&uuml;lt&uuml;r ve Turizm Bakanı &Ouml;mer &Ccedil;elik, 13 yıllık iktidarlarının, ge&ccedil;miş d&ouml;nemlerle karşılaştırılmayacak kadar ter&ouml;rle m&uuml;cadelede uluslararası ve ulusal zeminlerde son derece y&uuml;ksek kapasite ile &ouml;nlemler aldığını belirtti. &Ccedil;elik, CHP heyetiyle ger&ccedil;ekleştirilen koalisyon g&ouml;r&uuml;şmelerinin ardından basına a&ccedil;ıklamada bulundu. CHP ile İstikşafi g&ouml;r&uuml;şme dedikleri &ouml;ng&ouml;r&uuml;şme bağlamında toplumsal uzlaşma, şeffaflık, kamu y&ouml;netimi, medya, b&uuml;rokrasi ve benzeri meseleleri tartıştıklarını aktaran &Ccedil;elik, CHP heyetinin başka toplantısının olması nedeniyle g&ouml;r&uuml;şmenin daha kısa s&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; s&ouml;yledi. &Ccedil;elik, Pazartesi g&uuml;n&uuml; Ankara Palas ta yapılacak son toplantıyla İstikşafi g&ouml;r&uuml;şmelerin biteceğini ve genel başkanlara karşılıklı sunum yapabilecek aşamaya gelineceğini kaydetti. Kendilerinin de Genel Başkan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu na sunum yapacaklarına işaret eden &Ccedil;elik, daha sonra genel başkanların, partilerinin yetkili kurullarıyla İstikşafi g&ouml;r&uuml;şme heyetinin raporlarını değerlendireceklerini s&ouml;yledi. &Ccedil;elik, şu değerlendirmede bulundu: Eğer genel başkanlar ve partilerin yetkili kurulları, Bir koalisyon g&ouml;r&uuml;şmesi aşamasına ge&ccedil;ilebilir derlerse, bu &ouml;ng&ouml;r&uuml;şmeden &ccedil;ıkan sonucu b&ouml;yle değerlendirirlerse, b&ouml;ylece o aşamaya ge&ccedil;ilmiş olacak. Karar ne şekilde &ccedil;ıkacak, ondan sonraki s&uuml;re&ccedil; g&ouml;r&uuml;lecek. Ama denilirse ki İstikşafi g&ouml;r&uuml;şmelerin sonucunda g&ouml;r&uuml;şme aşamasına ge&ccedil;ilebilecek bir kanaat oluşmamıştır. Her iki partinin yetkili kurulları veya genel başkanlarında, b&ouml;yle bir şey oluşursa o s&uuml;re&ccedil; de orada sona ermiş olacak dedi. &Ccedil;elik, kendi aralarında belirledikleri ve iki partinin de birbirlerinin karşılıklı pozisyonlarını net şekilde g&ouml;rebilmesi i&ccedil;in makro meseleler d&uuml;zeyinde b&uuml;t&uuml;n konu başlıklarını ve alt başlıkları da g&ouml;r&uuml;şt&uuml;klerini de anlattı. &Ccedil;elik, bazen detaya inildiğini, bazen daha makro d&uuml;zeyde kalındığını ifade ederek, Ama a&ccedil;ık, son derece rahat g&ouml;r&uuml;şme oluyor. Zaman zaman beyin fırtınasına d&ouml;n&uuml;şen bir g&ouml;r&uuml;şme. B&ouml;ylece herkes bir diğerine kanaatini a&ccedil;ık şekilde s&ouml;yl&uuml;yor, değerlendirmesini yapıyor, bu not ediliyor. Bu notların neticesi biz Genel Başkanımıza bir ara sunum yaptık. Heyetimiz, toplantılar g&uuml;n aşırı yapıldığı i&ccedil;in de boş g&ouml;z&uuml;ken g&uuml;nlerde kendi aramızda değerlendirmemizi yapıyoruz. CHP ile karşılıklı g&ouml;r&uuml;şmeler 20-25 saate, bizim kendi aramızdakiler 40 saate yaklaştı. Şu ana kadar heyetimiz 50 saate yakın bir mesai verdi. Yorucu ama &ccedil;ok emek vererek yaptığımız bir s&uuml;re&ccedil; diye konuştu. Hi&ccedil;bir partiye kapımızı kapatmadan g&ouml;r&uuml;şmeleri s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;k AK Parti olarak 13 yıldır T&uuml;rkiye nin siyasi sorumluluğunu taşıdıklarını belirten &Ccedil;elik, bu s&uuml;rede siyasi misyonlarıyla T&uuml;rkiye nin sorumluluğunu taşıma arasında neredeyse bir kader ilişkisi oluştuğunu dile getiren &Ccedil;elik, şunları belirtti: Bunu dirayetle y&ouml;nettik, T&uuml;rkiye nin &ccedil;ok b&uuml;y&uuml;k kazanımlar elde etmesi i&ccedil;in gecemizi g&uuml;nd&uuml;z&uuml;m&uuml;ze kattık. Kurucu Genel Başkanımız, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, şimdiki Genel Başkanımız, Başbakanımızın liderliğinde bu kazanımların s&uuml;rmesi, T&uuml;rkiye nin eskiden olduğu gibi stat&uuml;konun o karanlık dehlizlerine d&ouml;nmemesi, yeniden hasta adam muamelesi g&ouml;rmemesi, eksik demokrasi, yaralı ekonomi gibi tablolarla karşı karşıya kalmaması i&ccedil;in b&uuml;y&uuml;k sorumluluk i&ccedil;inde hareket ediyoruz. Bug&uuml;n de bu ge&ccedil;iş d&ouml;neminde T&uuml;rkiye i&ccedil;in alınması gereken kararlar, kimileri tarafından riskli diye ifade edilse de biz h&uuml;k&uuml;mette olduğumuz son g&uuml;ne kadar her t&uuml;rl&uuml; sorumluluğumuzu, Genel Başkanımızın, Başbakanımızın &ouml;nderliğinde yerine getiriyoruz. Kuşkusuz memleketimiz i&ccedil;in 7 Haziran sonrası yeni bir tablodur. Bu tablo &ccedil;er&ccedil;evesinde değerlendirmelerimizi de yapıyoruz. Ama mesele nitelik ve nicelik olarak y&uuml;ksek, T&uuml;rkiye yi geleceğe taşıyacak arayışlar i&ccedil;inde olmaktır. Bu sebeple hi&ccedil;bir partiye kapımızı kapatmadan g&ouml;r&uuml;şmeleri s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;k. Ama bu İstikşafi g&ouml;r&uuml;şme mekanizmasının kurulması sadece CHP ile karar verilen durum oldu, diğer partilerle m&uuml;mk&uuml;n olmadı ya da &ouml;nerilmedi. Sonu&ccedil; olarak sadece sayısal olarak toplamdan değil, siyasal vizyon, demokratik vizyon, reform ve dış politika vizyonu a&ccedil;ısından yeterli, y&uuml;ksek kapasiteli bir tablo. T&uuml;rkiye i&ccedil;in her zaman aranması gereken, 2023 hedeflerine ulaşılması i&ccedil;in muhakkak g&ouml;zetilmesi gereken bir tablo. Biz b&uuml;t&uuml;n meselelere bu sorumluluk &ccedil;er&ccedil;evesinde bakıyoruz. Sonu&ccedil;ta her iki genel başkan, partilerin yetkili kurulları nasıl değerlendirecek, bir sonuca varırlarsa g&ouml;r&uuml;şmelerin devam etmesi şeklinde; o zaman &ouml;ng&ouml;r&uuml;şme aşamasından g&ouml;r&uuml;şme aşamasına ge&ccedil;ilecek. Yok, yeterli mutabakat, uzlaşma oluşmamış sonucuna varırlarsa, da s&uuml;re&ccedil; o noktada kesilmiş olacak. Pazartesi yapılacak son toplantıdan sonra Genel Başkanımıza sunum i&ccedil;in hazır hale gelmeye &ccedil;alışacağız. Bu masa aslında g&uuml;venle, g&uuml;veni aramakla ilgili &Ccedil;elik, Azınlık h&uuml;k&uuml;meti s&ouml;ylentilerinin ardından karşılıklı bir g&uuml;vensizlik mi s&ouml;z konusu? Bug&uuml;n &ouml;yle bir hava var mıydı? CHP de her zamankinden farklı, deklarasyon şeklinde bir a&ccedil;ıklama g&ouml;rd&uuml;k sorusuna da şu yanıtı verdi: Bu masa aslında g&uuml;venle, g&uuml;veni aramakla ilgili masadır. Şunu unutmamak gerekir, herhangi bir meselede son noktaya konuluncaya kadar o meselenin barometresi olmaz siyasette. Her g&ouml;r&uuml;şmeden sonra bana Koalisyon ihtimali ne kadar, erken se&ccedil;im ihtimali ne kadar? diye. Her zamanda onu s&ouml;yl&uuml;yoruz ve doğrusu da odur. Bu işlerde barometre olmaz. Son nokta konuluncaya, son noktada anlaşılıncaya kadar hi&ccedil;bir şeyde anlaşılmamış olur. Zaten &ouml;yle bir g&ouml;r&uuml;şme aşamasına da hen&uuml;z ge&ccedil;ilmemiştir. CHP den farklı bir a&ccedil;ıklama geldiğini, genelde g&ouml;r&uuml;şmelerden sonra toplantıyla ilgili konuştuklarını hatırlatan &Ccedil;elik, ş&ouml;yle dedi: T&uuml;rkiye nin i&ccedil;inde bulunduğu i&ccedil; ve dış durumla ilgili olarak. Tabii onlar partisinin siyasi g&ouml;r&uuml;şleridir. Kendisinin iki şapkası vardır, parti s&ouml;zc&uuml;s&uuml; ve heyet adına yapılan a&ccedil;ıklama. Siyasi değerlendirmelerin bir kısmına siyasi değerlendirme olarak en azından bahsettiği şekliyle katılmamız m&uuml;mk&uuml;n değil. Ama heyet olarak g&ouml;revimiz istikşafi g&ouml;r&uuml;şmeleri ger&ccedil;ekleştirmek ve bu &ccedil;er&ccedil;evede konu başlıkları tek tek ele almak, ortaya &ccedil;ıkacak tabloyu genel başkanlara ve parti yetkili kurullarına sunmaktır. O aşama s&uuml;rerken partilerin, partimizin kendi pozisyonuyla, CHP nin kendi pozisyonuyla ilgili a&ccedil;ıklamaları, onlar zaten karşılıklı olarak g&uuml;ndeme getiriliyor. Son olarak Meclis te bir &ouml;nerge getirdiler, biz de onu reddettik. Siyaset de kendi doğası i&ccedil;inde hayatiyetini s&uuml;rd&uuml;r&uuml;yor. Riski almış, bedelleri &ouml;demiş h&uuml;k&uuml;metiz CHP nin ter&ouml;r konusunda mesajı olup olmadığı sorusuna karşılık &Ccedil;elik, şu değerlendirmede bulundu: Tabii ki birbirimizin mesajlarını dinliyoruz. Biz T&uuml;rkiye de ter&ouml;rle m&uuml;cadele konusunda T&uuml;rkiye Cumhuriyeti tarihinde en y&uuml;ksek kapasiteyle tedbirler almış h&uuml;k&uuml;metiz. Bizim 13 yıllık iktidarımıza bakın, ge&ccedil;miş d&ouml;nemlerle mukayese edilmeyecek kadar ter&ouml;rle m&uuml;cadele konusunda hem uluslararası hem de ulusal zeminlerde son derece y&uuml;ksek kapasiteyle tedbirler almış, d&uuml;nyanın b&uuml;t&uuml;n platformlarında ve T&uuml;rkiye nin i&ccedil;indeki her noktada m&uuml;kellefiyetini yerine getirmiş h&uuml;k&uuml;metiz. Bizim d&ouml;nemimizde ter&ouml;rle, ter&ouml;ristle m&uuml;cadele konularında T&uuml;rkiye etkinlik ve etkililik a&ccedil;ısından da bir paradigma devrimi yaşamıştır. Biz bu riski almış, bedelleri &ouml;demiş h&uuml;k&uuml;metiz. Tedbirleri alırken ayrıca T&uuml;rkiye nin ihtiya&ccedil; duyduğu başka konularda, yumuşak diplomasi, yumuşak g&uuml;&ccedil; unsurlarını devreye sokmak konusunda da demokratik a&ccedil;ılımı başlatmışız, milli birlik ve kardeşlik projesini başlatmışız. B&uuml;t&uuml;n bu s&uuml;re&ccedil;lerde imzası olan bir kadroyuz biz. &Uuml;stelik de b&uuml;t&uuml;n bu s&uuml;re&ccedil;lerde imzamız olurken yalnız da bırakılmış, gerek siyasi partilerden gerek diğer alanlardan yeterince de destek g&ouml;rmemiş ama buna rağmen yolunda y&uuml;r&uuml;m&uuml;ş bir kadroyuz. Dolayısıyla bizim hem ter&ouml;rle m&uuml;cadelede T&uuml;rkiye yi y&uuml;ksek kapasiteye kavuşturma konusunda hem de gerek demokratik a&ccedil;ılım, milli birlik ve kardeşlik aşamasında, ret, inkar ve asimilasyon politikalarının bitmesi noktasında tarihi işlere imza atmış bir kadroyuz. B&uuml;t&uuml;n bu meselelerde de son derece başarılı ve dirayetle y&ouml;netmişiz. &Ccedil;elik, T&uuml;rkiye nin toplumsal huzurun sağlanması ve &uuml;lkede &ccedil;atışma ortamının bulunmamasının en b&uuml;y&uuml;k hassasiyetleri olduğunu dile getirdi. &Ccedil;elik, ancak demokrasi tehdit altındaysa ve bu s&uuml;re&ccedil;ler istismar ediliyorsa, vatandaşın g&uuml;venliği, hukuk devleti tehdit altındaysa, birileri bu s&uuml;re&ccedil;leri istismar ederek Anayasal d&uuml;zeni tehdit ediyorsa burada da teredd&uuml;t etmeden, g&ouml;z&uuml;n&uuml; kırpmadan adım atan, eylemlilik koyan bir h&uuml;k&uuml;met bulunduğunun altını &ccedil;izdi. Bakan &Ccedil;elik, başka partiler a&ccedil;ısından temenni ya da g&ouml;r&uuml;ş olarak ifade edilen konuları 13 yıldır kendilerinin icraat ve eylem olarak ortaya konduğunu, aradaki farkın bu olduğunu dile getirdi. &Ccedil;elik, ter&ouml;r konusunda Parlamento zemininde &ccedil;&ouml;z&uuml;m bulunması &ouml;nerilerini nasıl değerlendirdiği sorusuna, ge&ccedil;mişte de TBMM nin devre dışı kalmadığını, her defasında Meclise bilgi verildiğini belirtti. &Ccedil;elik, s&uuml;re&ccedil; başladığında TBMM zemininde grubu adına ilk konuşanlardan biri olduğunu anımsattı. Kayıtların Meclis arşivinde yer aldığını s&ouml;yleyen &Ccedil;elik, Biz o konuda da m&uuml;kellefiyetimizi yerine getirmiş durumdayız. Şimdiye kadar hep de bunu yaptık. Olumlu karşılık bulduğumuz her noktada yaptık. &Ouml;nerilen mekanizmalarla ilgili, hangi mekanizmaya, hangi politikayla ilgili nasıl karar verilecek onlar genel başkanlar olmadan sonuca bağlanacak konular değildir dedi. &Ccedil;elik, MHP ile nasıl bir temasın olduğu ve konunun bug&uuml;n konuşulup konuşulmadığına ilişkin de ş&ouml;yle dedi: Hayır konuşulmadı. Ama zaten burada gizli kapaklı durum yok. Genel Başkanımız CHP ye ziyaretinden sonra İstikşafi g&ouml;r&uuml;şme mekanizmasını CHP ve MHP ye &ouml;nereceğini s&ouml;ylemişti. CHP, bu istikşafi mekanizmayı olumlu buldu. MHP, olumlu bulmadı. Ama Sayın Faruk &Ccedil;elik ile kendilerinin tespit ettiği Sayın Semih Yal&ccedil;ın ın s&uuml;rmesine olumlu baktılar. İstikşafi g&ouml;r&uuml;şme mekanizması onlarla yok. Ama &Ccedil;elik ile Yal&ccedil;ın arasında g&ouml;r&uuml;şme ilişkisi s&uuml;r&uuml;yor. Eğer MHP, en başta Genel Başkanımızın bu teklifini kabul etmiş olsaydı, biz şu anda CHP ile istikşafi g&ouml;r&uuml;şmeleri s&uuml;rd&uuml;r&uuml;rken aynı şekilde onlarla da bu heyetler g&ouml;r&uuml;şmeleri s&uuml;rd&uuml;recekti. Onlar bu mekanizmayı kabul etmediği i&ccedil;in bu şekilde g&ouml;r&uuml;şme trafiği s&uuml;r&uuml;yor. AA

CHP/Koç: Birikmiş sorunları çözebilecek bir koalisyon kurulmalı

AK Parti ile CHP heyetleri arasında gerçekleştirilen dördüncü görüşme tamamlandı

Öne Çıkanlar