Delice zeytin ağaçları ekonomiye kazandırılıyor
Doğada kendiliğinden yetişen yabani zeytin (delice) ağaçları aşılanıp ıslah edilerek ekonomiye kazandırılıyor.
Son dönemde zeytin denildiğinde akla zeytinyağı fiyatları geliyor.
Başta kuraklık olmak üzere iklim değişikliğinin yarattığı olumsuz hava koşulları tıpkı diğer tarımsal ürünlerde olduğu gibi zeytincilik alanında arz ve fiyt kaynaklı etkilere sahip.
Türkiye ise son yıllarda hem artan zeytin ağacı varlığı hem de ıslah çalışmalarıyla iklim değişikliğine uyum ve mücade noktasında kendine bir strateji geliştirmeye çalışıyor.
Bu kapsamda, Yudum Egemden ve Tohum Derneği’nin, delice olarak bilinen yabani zeytin ağaçlarını, ekonomiye ve çiftçilerin kullanımına kazandırmak için başlattığı "Delice Zeytin Ağaçlarının Aşılanarak Ekonomiye Kazandırılması ve Çiftçilerin Desteklenmesi Projesi" ikinci yılına girdi.
Geçen sene Manisa’da başlatılan Delice Zeytin Ağaçlarının Aşılanarak Ekonomiye Kazandırılması ve Çiftçilerin Desteklenmesi Projesi, İzmir, Muğla ve Balıkesir Orman Bölge Müdürlüklerinin desteği ve İzmir Zeytincilik Araştırma Enstitüsü’nün teknik konulardaki katkısı ile yürütülüyor. İlk olarak Manisa’da başlanan projeye bu yıl Aydın Kuşadası Kirazlı Köyü’nde yapılan aşılamalar ile devam edildi. Proje kapsamında binlerce delice zeytin ağacı aşılanarak çiftçilerin kullanımına sunuldu. Yudum Egemden ve Tohum Derneği, projeyi önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin zeytin yetiştirilen farklı bölgelerinde de sürdürecek.
Doğada kendiliğinden yetişen zeytin ağacına, yabani zeytin veya delice (oleaster) deniliyor. Delice, aşılanıp ıslah edilerek kültür bitkisine dönüştürülüp verimli hale getiriliyor. Türkiye’deki halihazırda mevcut delice türü ağaçların aşılanarak ekonomiye kazandırılmasının, çiftçimize ve ülkemize en az 60 milyon dolar katkı sağlayacağı tahmin ediliyor.
Yudum Egemden ve Tohum Derneği’nin başlattığı projenin ilk yılında Manisa; Davutlar, Kaleköy, Sarma ve Sarıalan köylerinde ikinci yılında da Kuşadası Kirazlı Köyü’nde aşılama çalışmaları yapıldı. Aşılanan ağaçlar, projeden faydalanan köylerde kurulan Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri aracılığıyla çiftçilerin kullanımına verildi. Proje ile ekonomiye kazandırılan zeytin ağaçları sayesinde çiftçilerin de desteklenmesi sağlanıyor.
Çiftçi ağı kuruldu, eğitimler veriliyor
Tohum Derneği tarafından proje kapsamında köylerde “çiftçi ağı” kuruldu; bu ağ sayesinde, çiftçiler tüm faaliyetler hakkında bilgilendirilirken, dönemlik tarımsal bilgiler de bu ağ üzerinden çiftçilerle paylaşılıyor.
Çiftçi ağı ve kooperatifler aracılığıyla yöre çiftçilerine teslim edilen delice ağaçlarının yetiştiriciliği, hastalıkları ve hasadı konularında eğitimler verildi. Eğitimler, uzmanlar tarafından köylerde yüz yüze gerçekleştirildi.
Tohum Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Musa Kaya, her zaman doğayı, tarımı ve çiftçileri destekleyen projeler yaptıklarını hatırlatarak şunları söyledi: “Savola Gıda Türkiye ile başlattığımız Yerli Ayçiçeği Tohumu Destekleyici Sosyal Sorumluluk Projesi sektörde bir ilk olmuştu. Bu projemiz üçüncü yılına ulaştı ve yakında yerli tohum ile ilgili çalışmalarımız meyvelerini verecek. Bunun yanı sıra, geçen yıl Savola Gıda Türkiye’nin desteği ile Delice Zeytin Ağaçlarının Aşılanarak Ekonomiye Kazandırılması ve Çiftçilerin Desteklenmesi Projesi’ni başlattık. Binlerce zeytin ağacını ekonomiye kazandıracağımız projede bu sene Aydın Kuşadası’nda yüzlerce çiftçimize destek sağlıyoruz. İzmir, Muğla ve Balıkesir Orman Bölge Müdürlükleri ve İzmir Zeytincilik Araştırma Enstitüsü aracılığıyla bu projenin sürdürülebilirliğini sağlamaktan dolayı mutluyuz. Proje kapsamında çiftçilerimize eğitimler de veriyoruz. Ülkemizin ekonomisine ve çiftçilere katkı sağlayacak projelerimizde sektör lideri Savola Gıda Türkiye’nin yanımızda olması bizim için çok değerli.”
Savola Gıda Türkiye Genel Müdürü Houmer Balazadeh ise çiftçilerle buluşmada yaptığı konuşmada “Savola Gıda Türkiye olarak zeytinyağı üretiminde yarım asırlık bilgi ve tecrübeye sahibiz. Yudum markamız sektöre her konuda öncülük ediyor. Bu vizyonla yerli üretimimizin artırılmasına ve çiftçilerimizin desteklenmesine yönelik başlattığımız projeleri hız kesmeden sürdürüyoruz. Bu proje de üretici, çiftçi, kamu, sivil toplum kuruluşları olarak iş birliği içinde çalıştığımızda somut faydalar ve sonuçlara imza atabileceğimizin net bir göstergesi. Sektörün en sevilen markası olarak yerli üretimimize ve çiftçilerimize katkı sağlayacak, Türk zeytinyağı kalitesini dünyaya tanıtacak projelere imza atmaya devam edeceğiz” dedi.