Demir: MİLGEM'de S. Arabistan'dan olumsuz dönüş olmadı

Savunma Sanayii M&uuml;steşarı İsmail Demir, Suudi Arabistan ın, MİLGEM Projesi kapsamında &uuml;retilecek gemilerin alımını iptal ettiğine dair iddialara ilişkin, ABD-Suudi Arabistan arasındaki ilişkinin ve son anlaşmanın bize yansıması şu ana kadar olumsuz olmadı. Bizim projemiz ile ilgili karşı taraftan herhangi bir olumsuz d&ouml;n&uuml;ş olmadı. Tam aksine projenin devam ettiği ve devam edeceği y&ouml;n&uuml;nde bir duyum var hatta d&uuml;n de doğrudan bir mesaj var. dedi. Demir, AA Finans Masası na konuk oldu ve g&uuml;ndeme ilişkin soruları yanıtladı. IDEF ve savunma sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n geldiği noktaya ilişkin soru &uuml;zerine Demir, IDEF in d&uuml;nyada &ouml;nde gelen savunma sanayi fuarlarından birisi olarak &ouml;ne &ccedil;ıktığını belirterek, bu nedenle s&ouml;z konusu fuarda bir g&ouml;vde g&ouml;sterisi yapmanın &ouml;nemli olduğunu s&ouml;yledi. IDEF te yeni &uuml;r&uuml;nlerin de sergilediğini, firmaların ve &uuml;r&uuml;nlerin bir gelişim i&ccedil;inde olduğunun ortaya konulduğunu anlatan Demir, Bu anlamda T&uuml;rkiye savunma sanayisi alanında varız demenin bir aşamasını daha ger&ccedil;ekleştirmiş olduk. Bir anlamda hem kendi derinliğimizi g&ouml;stermek hem de bu anlamda bir algı oluşturmak a&ccedil;ısından &ouml;nemli bir adım oldu. değerlendirmesinde bulundu. Teknoloji anlamında &uuml;r&uuml;nlerde dışa bağımlılık derecesinin &ouml;nemli bir unsur olduğuna işaret eden Demir, &ouml;zellikle teknolojik, kritik kalemlerde dışa bağımlılığın m&uuml;mk&uuml;n olduğunca azaltılmasını istediklerini vurguladı. T&uuml;rkiye nin savunma sanayisi alanında zaman zaman engellemeler ve ambargolarla karşı karşıya kaldığı belirtilerek, bu duruma karşı ne t&uuml;r tedbirler alındığının sorulması &uuml;zerine Demir, kamuoyu a&ccedil;ısından hassas olması nedeniyle ambargonun fazla ses getiren bir konu olduğunu s&ouml;yledi. Şirketlerin, &uuml;lkelerin birbirleriyle savunma alanında da son derece ilişkili olduğuna işaret eden Demir, şunları kaydetti: G&uuml;ndeme getirilen ambargo veya kısıtlamaların sayısı diğerleriyle kıyaslandığında &ccedil;ok fazla değil. Bu program g&uuml;ndeme geldiğinde de bizim i&ccedil;in de &ccedil;ok fazla dert değil. Bu biraz zaman alır ama yaparız diyerek herhangi bir kısıtı olan kavramda, &ccedil;ok sorun etmiyoruz. Hatta bazıları bizim i&ccedil;in teşvik ya da uyarı anlamına da gelebiliyor. Bu konu aslında bizim g&uuml;ndemimizde ciddiyet taşıyan, B&ouml;yle olursa ne olur? olmasın dediğimiz bir konu değil. Tabii ki olmasın, &uuml;lkeler ve firmalar arasındaki ilişkiler d&uuml;zg&uuml;n gitsin. &Ccedil;oğu belli bir algı oluşturmaktan kaynaklanan unsurlar olmasın ama olduğu zaman da &ccedil;ok da dert değil. Suudi Arabistan ın MİLGEM Projesi kapsamında &uuml;retilecek gemilerin alımından vazge&ccedil;tiği y&ouml;n&uuml;ndeki iddiaların sorulması &uuml;zerine Demir, ihracatın &ccedil;ok &ouml;nemli bir konu olduğunu, bunun savunma sanayi sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilirliği a&ccedil;ısından da &ouml;nemli olduğunu s&ouml;yledi. Bu konuda sonu&ccedil; almanın kolay ve hızlı olamadığına işaret eden Demir, &ccedil;ok sabırlı olmak gerektiğini s&ouml;yledi. Demir, Sadece ATAK ve MİLGEM &ouml;zelinde değil, aslında bir dizi &uuml;r&uuml;n&uuml;m&uuml;z&uuml;n ihra&ccedil; potansiyeli var. &Ccedil;eşitli f&uuml;zelerimizin, insansız hava ara&ccedil;larımızın, &ccedil;eşitli elektronik sistemlerimizin vs. Bunun yanı sıra bazı &uuml;lkelerle ortak şirket kurmak ve ortaklık oluşturmak gibi bir &ccedil;abamız da var. Yani ihracat konusuna geniş kapsamlı yaklaşıyoruz. Biz teknoloji transferi ve ortak teknoloji geliştirme konularında konuştuğumuz &uuml;lkeye &ccedil;eşitli kısıtlar getirmeden, kazan-kazan ilkesini &ouml;ne &ccedil;ıkararak, bir &ouml;neri sunuyoruz. ifadelerini kullandı. - MİLGEM in devam edeceği y&ouml;n&uuml;nde bir duyum var ATAK ve MİLGEM &ouml;zelinde gerek Pakistan gerek Suudi Arabistan la yakın temasların devam ettiğini bildiren Demir, ABD-Suudi Arabistan arasındaki ilişkinin ve son anlaşmanın bize yansıması şu ana kadar olumsuz olmadı. Bizim projemiz ile ilgili karşı taraftan herhangi bir olumsuz d&ouml;n&uuml;ş olmadı. Tam aksine projenin devam ettiği ve devam edeceği y&ouml;n&uuml;nde bir duyum var, hatta d&uuml;n de doğrudan bir mesaj var. dedi. Demir, Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ilişkiye y&ouml;nelik de şu değerlendirmelerde bulundu: Suudi Arabistan da bir teknoloji transferi oluşturmak ve yatırım yapmak.. Onlarla 2-3 seneden beri &ccedil;ok yakın g&ouml;r&uuml;ş&uuml;yoruz. Orada şu anda ASELSAN ın iki tane ortak şirketi var. Başka şirketlerimiz oluşmak &uuml;zere. Bu ilişki devam ediyor. Hatta savunma sanayi yapılanması ile ilgili olarak da &ouml;nemli şekilde fikir alışverişinde bulunduk. Onlar da &ouml;nemli yeni yapılanma i&ccedil;erisinden ge&ccedil;iyorlar. Bu sırada oluşacak teknoloji transferi, tesis kurulumu ve insanların eğitilmesi gibi kavramlarda bizim &ccedil;ok &ouml;nemli bir rol oynayabileceğimizi, buradan &ouml;nemli bir pay alabileceğimizi d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum. O a&ccedil;ıdan olumlu y&ouml;nden bakıp, bu anlamda bunu beklerken, ABD ile ilişki kurup da şunu aldınız, bu negatif bir şeydir diye asla yaklaşmıyoruz. Bunun aksine pozitif getirileri olacağını ve bu anlamda iki &uuml;lkenin yine iş birliğini artırarak, oluşan iki, belki &uuml;&ccedil; taraflı sinerjinin herkese kazan&ccedil; sağlayacağını d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. Demir, İki &uuml;r&uuml;nle ilgilenen başka &uuml;lkeler var mı? şeklindeki soruya karşılık da farklı &uuml;lkeler olduğunu, ayrıca &ouml;nemli &uuml;r&uuml;nlerle ilgilenen &uuml;lkelerin de bulunduğunu s&ouml;yledi. T&uuml;rkiye, bir savunma sanayi ihracat&ccedil;ısı olarak d&uuml;nyada yer tutmuş bir &uuml;lke değil. diyen Demir, ş&ouml;yle devam etti: Sizin herhangi bir &uuml;lkede pazarlama faaliyetlerinde bulunduğunuzda, karşınızda on yıllardır o &uuml;lkelerde &uuml;r&uuml;n satan, pazarlama yapan, falanca &uuml;r&uuml;n denilince marka olarak o firmanın akla geldiği kavramlarla karşı karşıyasınız. Bazı &uuml;lkelerde olduğu gibi sizin &uuml;r&uuml;n&uuml;n&uuml;z g&uuml;ndeme geldiğinde, adı hi&ccedil; duyulmamış &uuml;r&uuml;ne gidiyor bu &uuml;lke deyip, hatta o &uuml;lkenin karar vericileriyle ilgili şaibe oluşturmaya &ccedil;alışacak kadar bir bel altı &ccedil;alışma durumu olabiliyor ama bunlar olacak. Bunlar beklemediğimiz şeyler değil ama hepsine karşı yorulmadan, yılmadan devam edeceğiz. İlişkileri s&uuml;rekli canlı tutacak, alınganlık g&ouml;stermeden meselenin &uuml;zerine her boyutta gidilmesi gerektiğine işaret eden Demir, devletin b&uuml;t&uuml;n kademelerinin de savunma sanayisi i&ccedil;erisinde aktif bulunmasının &ouml;nemine değindi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak &uuml;zere devletin b&uuml;t&uuml;n kademesinden b&uuml;y&uuml;k destek g&ouml;rd&uuml;klerini dile getiren Demir, Erdoğan ın b&uuml;t&uuml;n gezilerinde savunma sanayisinin, temasta bulunulan &uuml;lke devlet başkanlarıyla g&uuml;ndeme getirdiği konuların başında geldiğini ifade etti. Savunma Sanayii M&uuml;steşarı İsmail Demir, Rusya ile &ccedil;eşitli sistemlerle ilgili g&ouml;r&uuml;şmeler ve &ccedil;alışmaların devam ettiğini belirterek, S-400 de bunun bir par&ccedil;ası. Aslolan, bence kamuoyunun takip etmesi gereken milli sistemimizin akıbeti ve s&uuml;resi. dedi. Rusya dan S-400 hava savunma sisteminin temini konusunda son durumun ne olduğunun sorulması &uuml;zerine Demir, projenin devam ettiğini s&ouml;yledi. Bu konuda milli girişime devam ettiklerini ancak bunun belli bir s&uuml;re alacağını ifade eden Demir, bu sırada da &ccedil;eşitli iş birliklerine a&ccedil;ık olduklarını belirtti. Demir, İş birliğine a&ccedil;ığız dediğimiz konularla ilgili olarak g&ouml;r&uuml;şmelerimiz &ccedil;eşitli şirketlerle devam ediyor, bu kesilmedi. Bu aşamada S-400 meselesi g&uuml;ndeme geldi. Kamuoyu S-400 meselesine aşırı kilitlendi diye d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorum ama hava savunma bizim milli projemiz. &Ccedil;eşitli sistemlerle ilgili g&ouml;r&uuml;şmelerimiz, ortak &ccedil;alışma taleplerimiz ve &ccedil;alışmalarımız devam ediyor. S-400 de bunun bir par&ccedil;ası. Burada da somut neticeler &ccedil;ıktığı zaman biz konuşmak isteriz. Şu anda somut neticeleri bekleyin derim. Aslolan, bence kamuoyunun takip etmesi gereken milli sistemimizin akıbeti ve s&uuml;resi. Biz buna konsantre olduk ama diğer tercihleri de s&uuml;rekli değerlendiriyoruz. diye konuştu. Demir, hava savunma sistemlerinin milli imkanlarla yapılabileceğini dile getirerek, ş&ouml;yle devam etti: Bunun s&uuml;resi &ouml;nemli. İş birliği ni&ccedil;in dikkat &ccedil;eken bir konu? S&uuml;reyi kısaltma a&ccedil;ısından. Hava savunma katmanlı bir olay. İki tane projemiz devam ediyor. Burada oluşturulan bilgi ve birikim, uzun menzilli hava f&uuml;ze savunma sistemlerinin anahtarını teşkil edecek. Aslında bu katmanlı sistemle &ccedil;alışma devam ediyor. HİSAR sistemleri bunun bir alt yapısını teşkil ediyor. &Uuml;r&uuml;n de katman katman, kademe kademe gelişerek gidecek. D&uuml;nyada da hava savunma sistemi dediğinizde tek bir &uuml;r&uuml;nden bahsetmiyorsunuz. Bizimkini bir yolculuk olarak g&ouml;r&uuml;n. Bu yolculukta birinci, ikinci ve &uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; aşamaları bitirmeye yakınız. D&ouml;rd&uuml;nc&uuml; aşamadan konuşuyoruz. D&ouml;rd&uuml;nc&uuml; aşama iş birliğiyle daha hızlı olur. İşin maddi boyutunda da masraf paylaşımı olacağı i&ccedil;in daha hızlı olur. - Denizcilik sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n kabiliyeti u&ccedil;ak gemisi yapmaya yeterli Envanterdeki &uuml;r&uuml;nlerle ilgili bilgi veren Demir, yeni projelere ilişkin de a&ccedil;ıklamalarda bulundu. Demir, ATAK helikopterlerinin 21 incisinin hizmete girdiğini, ilkiyle sonuncusu arasında &ouml;nemli farklar bulunduğunu belirterek, gelişim s&uuml;recinin devam ettiğini s&ouml;yledi. Geliştirilmekte olan &uuml;r&uuml;nlerin kendi i&ccedil;inde bir olgunlaşma safhası bulunduğuna işaret eden Demir, &ouml;ncelikle &uuml;r&uuml;nlerin niteliklerinin artırılmasının &ouml;nemli olduğunu ifade etti. ATAK Helikopteri, MİLGEM, H&Uuml;RKUŞ, insansız hava ara&ccedil;larının kabiliyetlerinin artırılması, silah sistemlerinin &ccedil;eşitlendirilmesi ve alandaki etkinliklerinin artırılmasının birinci &ouml;ncelikleri olduğunu anlatan Demir, Milli Muharip U&ccedil;ak Projesi nin de devam ettiğini s&ouml;yledi. Demir, &ccedil;eşitli akıllı ve robotik sistemlerin sahada olmasını &ouml;ng&ouml;rd&uuml;klerini dile getirerek, bu kapsamda radar ve elektronik harp cihazlarının &ccedil;ok &ouml;nemli olduğunu belirtti. Deniz sistemlerinde yeni projelerinin olacağını bildiren Demir, kendilerine u&ccedil;ak gemisine ilişkin bir talep olmadığını ifade etti. Demir, denizcilik sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n mevcut kabiliyetinin bir u&ccedil;ak gemisi yapmaya yeterli olduğuna işaret ederek, Yeni tip denizaltı projemiz devam ediyor. Milli denizaltı tasarımı planlarımız var. U&ccedil;ak sistemlerinin daha da değiştirilerek bir jet eğitim u&ccedil;ağı, H&Uuml;RKUŞ un daha ileri versiyonları g&uuml;ndemimizde devam edecek şeyler. Bu anlamda proje &ccedil;ok. Projelerin &ouml;nemli bir kısmında yine hava ve f&uuml;ze sistemleri, inşallah gelecekte kendi uydumuzu da kendi sistemlerimizle uzaya g&ouml;ndermeyi d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. şeklinde konuştu. - Anahtar kelime, minimum bağımlılık veya tamamen bağımsızlık İsmail Demir, s&ouml;z konusu projelerde &uuml;retimde yerlilik oranıyla ilgili soru &uuml;zerine de şunları kaydetti: Yerlilik oranında hedef y&uuml;zde 100 diyeceğiz ama d&uuml;nyanın ger&ccedil;eklerini de unutmamak gerekiyor. Y&uuml;zde 100 &uuml; zorlayarak maliyetleri de artırmanın bir anlamı yok. Burada teknolojik kritiklik bizim i&ccedil;in &ouml;nemli. Teknolojik a&ccedil;ıdan bizi dışarıya bağlayacak, sıkıştığımızda almamızın zor olacağı &ccedil;ok &ouml;nemli malzemeler, &uuml;r&uuml;nler ve teknolojilerin mutlaka yerli olması gerekiyor. Mesela T&uuml;rkiye de şu anda &ccedil;ok geniş &ouml;l&ccedil;&uuml;de &ccedil;ip &uuml;reten bir tesisimiz yok. &Ccedil;ipte yabancı bağımlılığınız var. Şimdi bu bağımlılık sizi nereye kadar g&ouml;t&uuml;r&uuml;r, bunun analizini yaparak en azından kritik &ccedil;iplerin &uuml;retileceği bir tesisin olması konusunu g&uuml;ndeme alabilirsiniz. Yerliliğin alt kırılımlarına baktığınızda bu oran d&uuml;şebilir ama oranın sayı olarak d&uuml;şmesi ve y&uuml;kselmesinden &ccedil;ok biz teknolojik kritiklik a&ccedil;ısından konuyu değerlendiriyoruz. Hedefimiz y&uuml;zde 100 olsa da y&uuml;zde 100 &uuml;n ger&ccedil;ekleşmesi durumunda da maliyet etkin olmayacağını biliyoruz ama anahtar kelime burada minimum bağımlılık veya tamamen bağımsızlık. Savunma Sanayii M&uuml;steşarı İsmail Demir, siber g&uuml;venlik alanındaki yabancı &uuml;r&uuml;n bağımlılığının korkutucu derecede olduğunu belirterek, Bunu azaltmak &uuml;zere şirketlerimize &ouml;nemli g&ouml;revler verdik. B&uuml;nyemizde y&uuml;r&uuml;t&uuml;len, T&uuml;rk Silahlı Kuvvetlerini ilgilendiren birka&ccedil; siber g&uuml;venlik projesi var. dedi. Siber g&uuml;venlik alanındaki tehditler ve alınan tedbirlere ilişkin sorular &uuml;zerine Demir, bu alandaki ihtiya&ccedil;lara cevap vermek amacıyla Savunma Sanayii M&uuml;steşarlığı (SSM) b&uuml;nyesinde bir Siber G&uuml;venlik Dairesi kurduklarını s&ouml;yledi. Siber g&uuml;venlik alanında &ccedil;eşitli kurumların koordinasyon i&ccedil;inde hareket etmesinin &ouml;nemine işaret eden Demir, bunun yanında M&uuml;steşarlığın ilişkili bulunduğu ya da ortak olduğu şirketlerin bu alanda faaliyette bulunmak, takip ve saldırı konularında &uuml;r&uuml;nlerle ortaya &ccedil;ıkmak i&ccedil;in adımlar attığını s&ouml;yledi. Demir, Mutfak &ccedil;alışması ya da alana &uuml;r&uuml;n verecek &ccedil;alışmaların olmasını destekliyoruz, bu &ccedil;alışmaların i&ccedil;erisinde bulunuyoruz. diye konuştu. Demir, siber g&uuml;venlik alanındaki bağımlılığın boyutuna dikkati &ccedil;ekerek, şunları kaydetti: Bu alanda yabancı &uuml;r&uuml;n bağımlılığı korkutucu derecede. Bunu azaltmak &uuml;zere şirketlerimize &ouml;nemli g&ouml;revler verdik. B&uuml;nyemizde y&uuml;r&uuml;t&uuml;len, T&uuml;rk Silahlı Kuvvetlerini ilgilendiren birka&ccedil; siber g&uuml;venlik projesi var. Yabancı &uuml;r&uuml;n bağımlılığının en zararlı olacağı yerlerden birisinin siber alan olduğunu d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. Bir taraftan da konunun insan kaynağı merkezli gitmesi gerektiğini d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. Neticede mesele insanın yetkinliğine, insan yetiştirmenize bağlı. &Ccedil;eşitli siber akademi kavramlarını şirketlerden başlatarak g&uuml;ndeme alıp, yetkin eleman yetiştirip, piyasaya eleman vermek hem de yetkin yazılımlar ortaya &ccedil;ıkartmak gerekiyor. Bir taraftan T&uuml;rkiye de &ccedil;ip dizayn eden, &uuml;reten bir yapının da kurulması amacıyla &ccedil;alışmalarımız devam ediyor. &Ccedil;ip seviyesinde m&uuml;dahale edemiyorsanız, diğer alacağınız tedbirler bir anlamda etkisiz kalabilir. - &Ccedil;alıştığımız konular her yerde konuşulmamalı Savunma sanayisine y&ouml;nelik casusluk faaliyetlerine ilişkin soru &uuml;zerine Demir, şu değerlendirmelerde bulundu: Projelerin gizlilik dereceleri var. Bu gizlilik derecelerine g&ouml;re, gizliliğin gerektirdiği mahremiyet kurallarına uyulması gerekiyor. Bu bir k&uuml;lt&uuml;r. Bu k&uuml;lt&uuml;r&uuml;n bizim kurumumuzda ve diğer kurumlarda yerleşmesi &ouml;nemli. Bu konularda en &ouml;nemli zayıf halka insan. İnsan unsurunuzun &ouml;ncelikle iyi niyetli ve milli olması gerekiyor. Bu da yetmiyor, bu nitelikteki insanlar dahi bazen ihmal, bazen bilgisizlikle a&ccedil;ıklar verebiliyorlar. Bunu &ouml;nlemek &ouml;nemli. İlk adım farkındalığın artırılması. &Ccedil;alışılan konunun &ouml;neminin farkında olunması. &Ccedil;alıştığımız konularla ilgili rastgele, her yerde konuşulmayacağını, konuşulmaması gerektiğini &ouml;ğretmemiz gerekiyor. Arkadaşlarımız bunun farkındalar. Doğrudan bir casusluk faaliyetiyle karşılaştınız mı? diye sorarsanız, doğrudan &ccedil;ok olmuyor. Tedbirler alarak muhtemel olayları &ouml;nlemeniz gerekiyor. Bu t&uuml;r şeyler oluyor mudur? Oluyordur ama olmaması i&ccedil;in elimizden gelen tedbirleri alıyoruz. Şu an i&ccedil;in bize doğrudan zarar verecek veya bizim i&ccedil;in &ccedil;ok kritik olduğunu d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z bir kaybımız, bir olayımız olmadı. Bu olmayacağı anlamına gelmiyor. Bunun i&ccedil;in fiziki, elektronik ve kişisel farkındalık tedbirleri s&uuml;rekli olarak g&uuml;ndemde olmalı. Demir, bu konularda T&uuml;rkiye nin hen&uuml;z emekleme d&ouml;neminde olduğunu kaydetti. Savunma Sanayii M&uuml;steşarı İsmail Demir, G&uuml;&ccedil; Grubu Geliştirilmesi Projesi ihalesine en kısa s&uuml;rede &ccedil;ıkacaklarını belirterek, Şartname benzer unsurlar i&ccedil;erecek ama i&ccedil;erisine, motorun bir dizi destek unsur ve aksamları var, bu aksamın da beraberinde geliştirilmesi gibi bir kavram ekleyeceğiz. Yeni ihale alt bileşenlerinde geliştirilmesini i&ccedil;erecek. dedi. G&uuml;&ccedil; Grubu Geliştirilmesi Projesi nde garant&ouml;r konusunun projeyi daha hızlı g&ouml;t&uuml;rmek, tecr&uuml;besi olan kişi veya şirketlerle &ccedil;alışarak riski azaltmak anlamında bir şart olduğuna dikkati &ccedil;eken Demir, ilk projede de g&ouml;r&uuml;ld&uuml;ğ&uuml; gibi bu desteğin bulunamadığı durumda maliyet ve s&uuml;renin arttığını anlattı. Demir, garant&ouml;r kullanmak şart olmasa bile projenin belli s&uuml;rede yerine getirilmesi i&ccedil;in ka&ccedil;ınılmaz bir unsur olabileceğini s&ouml;yledi. Demir, ihaleye en kısa s&uuml;rede &ccedil;ıkacaklarını vurgulayarak, Şartname benzer unsurlar i&ccedil;erecek ama i&ccedil;erisine, motorun bir dizi destek unsur ve aksamları var, bu aksamın da beraberinde geliştirilmesi gibi bir kavram ekleyeceğiz &ccedil;&uuml;nk&uuml; motorun ve transmisyonun tek başına yapılması, diğer aksam olmadan pek bir anlam ifade etmiyor. Yeni ihale alt bileşenlerin de geliştirilmesini i&ccedil;erecek. Burada kolaylaştırıcı olmak istiyoruz, zorlaştıran şartlar varsa bunu firmalarla konuşup, sonu&ccedil; odaklı olarak gitmelerini sağlamak istiyoruz. diye konuştu. Yerli motor &uuml;retimi stratejisine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Demir, Motor konusunda T&uuml;rkiye maalesef uzun yıllardır adım atmadı. Tabii bu da manidar. Daha 60 ların sonunda, 70 lerin başından beri otomobil &uuml;reten bir &uuml;lkede motorun olmaması ilgin&ccedil; bir olay ki motor y&uuml;zyıllar &ouml;ncesinin teknolojisi. ifadesini kullandı. Bu bağlamda tank motoru hedefleyen bir motor projesi başlattıklarını hatırlatan Demir, firmaların bu konuda epey &ccedil;aba g&ouml;sterdiğini anlattı. Demir, fiyat ve s&uuml;re a&ccedil;ısından ilk başlarda oluşan şartların değişmesi nedeniyle g&uuml;&ccedil; grubu geliştirme ihalesini mecburen iptal etmek zorunda kaldıklarını ama yeni bir ihaleye gideceklerini belirterek, ş&ouml;yle konuştu: Burada şunu unutmamak gerekiyor. Bu t&uuml;r geliştirme projelerinin tek bir kaynaktan y&uuml;r&uuml;t&uuml;lmesi riskli. O a&ccedil;ıdan motor projesi g&uuml;ndeme geldiğinde birden fazla kaynakla y&uuml;r&uuml;tmek, birden fazla sorumluyla y&uuml;r&uuml;tmek daha akılcı bir olaydı. Bunu biz sayın Cumhurbaşkanı mız başbakan iken icra komitesine katıldığında konuştuk ve kendisi bunu son derece destekledi. Ancak yine devletin kendi kuralları i&ccedil;inde bir projenin iki ele yaptırılması gibi tartışmalar bunu biraz baltadıysa da biz yine de ikinci bir motor projesini aslında biraz ge&ccedil; olsa da başlattık. Motor projesi iki kanaldan y&uuml;r&uuml;yecek, başarı şansını riske atmamak &uuml;zere bu s&uuml;re&ccedil;te de biz gereken desteği vereceğiz. - Jet motoru geliştirme s&uuml;reci devam ediyor Herhangi bir &uuml;r&uuml;n geliştirme s&uuml;recinde sanayicinin kendi yetkinliklerine bakıp, teknik destek sağlayıcı arayışına girdiğini ifade eden Demir, sanayicinin işin teorisinden başlayarak bir araştırma yapıp, mevcut kaynakları kullanıp, oradaki tecr&uuml;beyi aktararak yola &ccedil;ıkma konusunda bir iştahsızlığı olduğunu dile getirdi. Demir, bu durumun hız endişeleri nden kaynaklandığını aktararak, şunları s&ouml;yledi: Daha &ouml;nce bu tecr&uuml;belerden ge&ccedil;miş, belli bir seviyeye gelmiş kişiler veya şirketlerle &ccedil;alışmak daha pratik ve hızlandırıcı bir olay. Onun i&ccedil;in o tercih ediliyor. Burada projeyi y&uuml;r&uuml;t&uuml;rken bir yabancı teknik destek sağlayıcılarla &ccedil;alışmaları m&uuml;mk&uuml;n, bu hızlandırma a&ccedil;ısından iyi olur ama bir taraftan da meseleyi araştırma boyutunda i&ccedil;selleştirerek ve neyin, nasıl olduğunu tam kavrayarak bir tasarım s&uuml;recinin ge&ccedil;irilmesi şart. Bunda da bizim desteğimiz s&uuml;rekli var, hem Ar-Ge birimimiz hem sanayileşme birimimiz bu konuda şirketlerimize, ulaştırma kurumlarımıza destek veriyor. Teknoloji transferiyle ger&ccedil;ekleştirilen &uuml;r&uuml;nlerin &ccedil;ok fazla i&ccedil;selleştirilemediğine ve kaynağına bağlı kaldığına dikkati &ccedil;eken Demir, yeni bir teknoloji geliştirme girişiminin daha uzun soluklu ve daha inovatif olduğunu, uzun vadede teşvik edilmesi gerektiğini ifade etti. Demir, havacılık sekt&ouml;r&uuml;nde de jet motoru geliştirme s&uuml;recinin devam ettiğini bildirerek, Bir taraftan da pistonlu motor ve transmisyon ve aktarma sistemleri geliştirme projelerimiz devam ediyor. Bunların hepsi aslında teknolojinin peşinden, arkasından koşmak gibi bir olay. Arzumuz biraz daha &ouml;nden gidecek konuların daha hızla g&uuml;ndeme gelmesi. Bug&uuml;n klasik i&ccedil;ten yanmalı bir motorla y&uuml;r&uuml;yen tankın yanında daha başka tahrik sistem &ouml;nerilerini &ccedil;alışmak, bunu desteklemek bizim &ouml;ncelik verdiğimiz konulardan biri. dedi. - Her muharebe ortamı &ouml;nemli tecr&uuml;beler oluşturuyor Fırat Kalkanı Harekatı ve meskun mahalde verilen ter&ouml;rle m&uuml;cadele sonrası oluşan tecr&uuml;belerin projelere yansımasının nasıl olacağının sorulması &uuml;zerine de Demir, her muharebe ortamının &ouml;nemli tecr&uuml;beler oluşturduğuna dikkati &ccedil;ekti. Demir, m&uuml;cadelelerde, meskun mahalde atış noktalarının tespiti, insan hayatını tehlikeye sokmayacak insansız hava ara&ccedil;ları gibi sistemler oluşturulması, o mahalde m&uuml;cadele eden askerler ve polislerin kendilerini koruma sistemlerinin etkinliği, ara&ccedil;ların durum farkındalığını artıracak tedbirlerin alınması, &ccedil;eşitli kamera ve g&ouml;r&uuml;nt&uuml; sistemlerinin yeni teknolojiler kullanılarak daha etkin hale getirilmesi gibi bir dizi kavram bulunduğunu ifade etti. G&uuml;n&uuml;m&uuml;zde d&uuml;şman ile m&uuml;cadelede yeni metotların &ccedil;ok &ouml;nemli olduğunu belirten Demir, ş&ouml;yle devam etti: Asimetrik bir durum ile karşı karşıyasınız. Genel ordu ve silahlı kuvvetler yapılandırmanız klasik bir savaşa g&ouml;re olur genel strateji olarak ama T&uuml;rkiye nin i&ccedil;inden ge&ccedil;tiği d&ouml;nemlerde yeni metotların bulunması, bu asimetrik ortamlarda, tuzaklı ortamlarda d&uuml;şmanınızın &ccedil;ok sinsice, gereğinde sivil alanları kullanarak saldırabileceğini ve bu arada sivillere zarar vermeden m&uuml;cadele y&uuml;r&uuml;tmeyi &ouml;ğrenmeniz gerekiyor. Bu konuda silahlı kuvvetlerimizin ve polisimizin m&uuml;cadelesinin &ccedil;ok takdir edilecek tarafları var. M&uuml;cadele sırasında her zaman sivillerin zarar g&ouml;rmemesi i&ccedil;in azami dikkat g&ouml;sterilmesi s&ouml;z konusu. Kuvvetlerimiz kendilerini riske attılar, şehit verdiler ama &ouml;zellikle siviller zarar g&ouml;rmemesi i&ccedil;in &ccedil;ok &ccedil;aba g&ouml;sterdiler. Onun i&ccedil;in bu m&uuml;cadele sırasında dost d&uuml;şmanı iyi ayırt edecek, farkındalığı artıracak, korunmayı maksimumda tutacak ve insanı minimum riske atacak sistemler &ouml;ne &ccedil;ıktı. AA

Demir: MİLGEM'de S. Arabistan'dan olumsuz dönüş olmadı

Savunma Sanayii Müsteşarı Demir, "Bizim projemizle (MİLGEM) ilgili karşı taraftan (Suudi Arabistan) herhangi bir olumsuz dönüş olmadı" dedi

Öne Çıkanlar