Advertisement
HABERLER ABONE OL

Deutsche Bank AG, Türkiye'de bir banka ile gerçekleştirdiği finansmanın ardından çevre, sosyal ve yönetişim (environmental, social and governance-ESG) hedefleri ile bağlantılı finansman sağlanması için daha fazla Türk şirketiyle görüşüyor.

Deutsche Bank Küresel SGMK, Kur ESG birimi Başkanı Claire Coustar bir Türk bankası ile imzalanan 300 milyon dolarlık repo anlaşmasının, Türk bankaları ve şirketleri benzer yapıda daha fazla anlaşmanın önünü açacağını söyledi.

Telefonda Bloomberg’in sorularını yanıtlayan Coustar “Finansal ve türev ürünler evreninde ESG bağlantılı işlemlerimizi Türkiye’deki ve Türkiye dışındaki diğer finansal kurumlara da genişletmek istiyoruz.” dedi.

Söz konusu anlaşma finans dünyasında yükselen ESG trendini de gözler önüne serdi. Ancak yatırımcısına ihraç gelirlerinin kullanımını takip etme imkanı veren yeşil tahvillerin aksine ESG repo işlemlerinin sürdürülebilir kriterlere göre uygunluğunu ölçmek taraflar için zor olabilir.

Deutsche Bank'ın hedefi 10 milyar liralık ESG finansmanı

Deutsche Bank CEO’su Christian Sewing yükselen yeşil finansman trendine öncülük etmek istediklerini dile getirmişti. Banka geçtiğimiz günlerde tamamen sürdürülebilirlik üzerine bir yatırımcı günü düzenlerken 2023 sonuna kadar sürdürülebilir finans ve yatırımlar için 200 milyar euroluk kaynak sağlamayı hedefliyor. Deutsche ayrıca üst düzey yöneticilerinin maaşlarını da bu hedeflere bağladı.

Deutshce Bank AŞ Türkiye CEO’su Orhan Özalp aynı röportajda bu yılın sonunda söz konusu banka işlemi dahil olmak üzere ESG bağlantılı finansmanlarını 10 milyar liraya (1,2 milyar dolar) çıkarmayı hedeflediklerini belirtti. Ağustos ayı itibarıyla bu yıl 5,2 milyar lira ESG işlemine imza attıklarını belirten Özalp söz konusu işleme benzer işlemler üzerinde çalıştıklarını bildirdi.

"Türkiye'ye talep yüksek"

En büyük Türk şirketlerinin tüm makro zorluklara karşın büyüdüğüne dikkat çeken Özalp “Türkiye’ye talep yüksek. ESG bağlantılı yatırımlar anlamında Latin Amerika, Asya Pasifik gibi bölgeler dahil gelişen pazar bağlantılarını kullanarak Türkiye’deki yatırımcı tabanını genişletmeye çalışıyoruz” dedi.

Finans sektörü, gün geçtikçe toplumsal hedeflerin de gözetilmesi gerektiği baskılarıyla karşılaşırken Deutsche Bank ana akım iş koluna sürdürülebilirlik kriterlerini kattığı için bazı analistler tarafından övgüyle anılmıştı.

İlk olarak İstanbul-Bağdat demiryolu projesinin finansmanıyla Türkiye’ye 112 yıl önce giren Deutsche Bank son dönemde İstanbul-İzmir otobanı, Çanakkale Boğazı köprüsü, Ankara Esenboğa Havalimanı gibi projelerin finansmanında rol almıştı.

ESG konusunda Türkiye’den pozitif hikayeler çıkacağını belirten Coustar ise “Özel sektöre ESG hedeflerine ulaşmada yardımcı olmak heyecan verici. Türkiye’ye uluslararası yatırımcı getirmek için gelecekte bu çok önemli olacak” ifadelerini kullandı.