Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Ekonomistler OVP toplantısını nasıl karşıladı?

Ekonomistler OVP toplantısını nasıl karşıladı?

Bloomberg HT'ye konuk olan TSKB Başekonomisti ve Direktörü Burcu Ünüvar, Gedik Yatırım Başekonomisti Serkan Gönençler, İş Portföy Yönetimi Araştırma Müdürü ve Ekonomist Hande Şekerci ve TÜSİAD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, 2025-2027 dönemini içeren Orta Vadeli Programı'nı (OVP) değerlendirdi.

Giriş: 05 Eylül 2024, Perşembe 13:15
Güncelleme: 05 Eylül 2024, Perşembe 17:32

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz 2025-2027 dönemine ilişkin enflasyon, istihdam, büyüme gibi temel makro ekonomik hedeflerin yer aldığı Orta Vadeli Program kamuoyuna açıkladı. Buna göre, 2024 yılı büyüme beklentisi yüzde 4'ten yüzde 3,5'a çekilirken enflasyon beklentisi yine bu yıl için yüzde 33'ten yüzde 41,5'e çıkarıldı. Cari açık ise bu yıl için yüzde 3,1'den yüzde 1,7'e düşürüldü.

Bloomberg HT’ye konuk olan ekonomistler 2025-2027 dönemini içeren Orta Vadeli Programı’nı (OVP) değerlendirdi.

Ünüvar: OVP bizim tahmin setimizde çok büyük bir değişiklik yaratmadı

TSKB Başekonomisti ve Direktörü Burcu Ünüvar, büyüme tahminin aşağı gelmesinin “enflasyonla mücadeleden ödün verilmeyeceği” şeklinde yorumlanabileceğini söyledi. Ünüvar, “Büyümenin aşağı gelmesi para politikasında enflasyonla mücadeleden vazgeçilmeyeceği yönündeki bizim tahminimizle uyumlu. Eğer bu OVP’den politika çerçevesiyle alakalı olarak bir beklenti çıksaydı, bu son derece negatif olurdu. Hala enflasyonla mücadelenin en önemli nokta olduğunu söylüyoruz.” dedi.

2025 enflasyon tahminlerinin biraz daha yukarıda olduğunu ve bunu düşürmek için OVP kaynaklı bir gerekçelerinin olmadığını söyleyen Ünüvar, önümüzdeki dönemde maliye politikasını izlemeye devam edeceklerini ve OVP’nin tahmin setlerinde bakış açısı olarak çok büyük bir değişiklik yaratmadığını kaydetti. Ünüvar şöyle devam etti:

“Tablolar incelendiğinde işgücüne katılım oranının artması bekleniyor. Bu istediğimiz bir şey de. Hem işgücüne katılma oranınız artacak hem de toplam talebi baskılayacaksınız. Bu aslında son derece doğal bir sonuç. Bizim arzu ettiğimiz geçici değil, nitelikli istihdam.”

Gönençler: Revizyonlara baktığımda beklentimin altında kaldı

Gedik Yatırım Başekonomisti Serkan Gönençler, “2025 yılının büyüme ve enflasyon tahminlerine yapılacak revizyon daha önemli çünkü ekonomi yönetiminin hedeflerine ilişkin bize bir sinyal veriyor olacak demiştik. Revizyonlara baktığımda beklentimin altında kaldı.” ifadelerini kullandı.

Öte yandan, büyüme hedeflerinden vazgeçilmediğini gördüklerini söyleyen Gönençler “Vergilemede adalet ve etkinliğin nasıl sağlanacağını, yani uygulamada nasıl davranılacağını bilmiyoruz.” dedi.

Şekerci: Merkezi yönetim bütçesinde yapışkan olduğunu düşündüğümüz bazı harcamalar var

İş Portföy Yönetimi Araştırma Müdürü ve Ekonomist Hande Şekerci, büyüme hedefinin aşağı çekilmesini beklediklerini kaydederek, “Bizim kendi beklentilerimiz ve Merkez Bankası’nın bir süredir ortaya koyduğu öngörülerle birlikte düşündüğümüz zaman, 2025 yılında yüzde 4’lük görece yüksek diyebileceğim bir büyüme oranının yakalanması ve eş zamanlı olarak enflasyonun çok hızlı bir şekilde yüzde 17,5’a kadar düşmesini biraz zor buluyorum. Çok mümkün değil gibi gözüküyor.” dedi.

Daha somut adımların açıklanmasının piyasaya yol göstermesi açısından önemli olacağını düşündüklerini söyleyen Şekerci, buna örnek olarak merkezi yönetim bütçesinde uzunca bir süredir katılaşmış yapışkan olduğunu düşündükleri bazı harcamalar olduğunu kaydetti.

Altınsaç: Yıl sonunda yüzde 2,7 büyüme öngörüyoruz

TÜSİAD Başekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, kurum olarak hesaplarına göre yıl sonunda yüzde 3,5 değil 2,7 büyüme öngördüklerini ve gelecek yıl yüzde 17,5'lik enflasyon oranını iyimser bulduklarını söyledi. Altınsaç şöyle devam etti:

“Cari dengeye katılıyorum iyi bir düzeltme hareketi var orada. Bütçede de disiplin devam ederse yüzde 3’ün yakalanmasını bekliyorum ama bazı tahminlerde iyimser kalındığını görüyorum, bu makro çerçeve. Bir de reform ve kayıt dışılıkla mücadele kısmı var. İlerlemenin kalıcı olabilmesi için eğitim ve hukukta Türkiye’nin net reforma ihtiyacı var. Programda da vurgulanan sanayide dönüşüm ve beşeri sistemin güncellenmesi gibi yerlerde de hızla aksiyon alınması gerektiğini düşünüyorum.”