Erdoğan: Cumhurbaşkanımızın görev süresi 7 yıl olmalı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, S&ouml;zde Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını &ouml;ng&ouml;ren, 22 Aralık ta da Fransa Ulusal Meclisi Genel Kurulunda g&ouml;r&uuml;ş&uuml;lecek olan teklifin, T&uuml;rkiye-Fransa ilişkilerinde tamiri zor hasarlar a&ccedil;acağını sayın Sarkozy e &ccedil;ok a&ccedil;ık ve net şekilde ifade ettim. B&ouml;yle bir girişim hi&ccedil; kimseye yarar sağlamaz dedi.Erdoğan ile Libya Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil, Dolmabah&ccedil;e deki Başbakanlık &Ccedil;alışma Ofisi nde yaptıkları g&ouml;r&uuml;şmenin ardından ortak basın toplantısı d&uuml;zenlendi.Toplantıda konuşan Başbakan Erdoğan, 21 inci y&uuml;zyılda, bir Avrupa &uuml;lkesinin, tarihteki yalanları cesaretle inkar edenleri cezalandırmaya girişmesinin, bilim adına, ifade &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; adına, insan hak ve h&uuml;rriyetleri adına son derece vahim, kaygı verici ve hatta utan&ccedil; verici olduğunu belirtti.Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy e bir mektup g&ouml;ndererek, bu y&ouml;ndeki kaygılarını ilettiğini vurgulayan Erdoğan, S&ouml;zde Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını &ouml;ng&ouml;ren, 22 Aralık ta da Fransa Ulusal Meclisi Genel Kurulunda g&ouml;r&uuml;ş&uuml;lecek olan teklifin, T&uuml;rkiye-Fransa ilişkilerinde tamiri zor hasarlar a&ccedil;acağını sayın Sarkozy e &ccedil;ok a&ccedil;ık ve net şekilde ifade ettim. B&ouml;yle bir girişim hi&ccedil; kimseye yarar sağlamaz dedi. Başbakan Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: Şunu da a&ccedil;ık&ccedil;a ifade ediyorum; eğer Fransız Ulusal Meclisi tarihle ilgilenmek istiyorsa, gitsin, bir zahmet Afrika da yaşananları aydınlığa kavuştursun. Ruanda yı, Cezayir i aydınlığa kavuştursun. Gitsin, Cezayir de Fransız askerlerinin ka&ccedil; kişiyi katlettiğini, nasıl katlettiğini, hangi insanlık dışı y&ouml;ntemleri kullandığını araştırsın. Fransa Parlamentosu gitsin, Ruanda da 800 bin kişinin katledilmesindeki rol&uuml;n&uuml; araştırsın. Eğer ellerinde belge yoksa o belgeleri T&uuml;rkiye nin onların ellerine rahatlıkla verebileceğine dikkati &ccedil;eken Erdoğan, Daha da ileri gidiyorum; eğer Fransa Parlamentosu, tarihi olayların peşine d&uuml;şt&uuml;yse, l&uuml;tfen gitsin, 1915 olaylarında Fransa nın nasıl bir rol &uuml;stlendiğini, nasıl bir tavır, tutum ve politika izlediğini aydınlığa kavuştursun diye konuştu.Bu meselelerin parlamentolarda ele alınmasının son derece yanlış olduğunu, bu meselelerin zemininin, &uuml;niversiteler, arşivler ve bu konularda yapılmış bilimsel araştırmalar olduğunu belirten Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: Umuyorum ki Fransa Ulusal Meclisi, tarihi &ccedil;arpıtma, tarihi yalanları inkar edenleri cezalandırma yanlışından bir an &ouml;nce d&ouml;ner. T&uuml;rkiye olarak, bu kasıtlı, art niyetli, pop&uuml;list, haksız ve hukuksuz girişimlere karşı, her t&uuml;rl&uuml; diplomatik y&ouml;ntemle karşı duracağımızı burada bir kez daha vurgulamak isterim. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Libya da Başbakan Abd&uuml;rrahim El Kib başkanlığında şu anda bir ge&ccedil;iş h&uuml;k&uuml;meti kurulduğunu belirterek, Yeni h&uuml;k&uuml;metin, i&ccedil; barış, huzur, istikrar ve parlamenter sistemin tesis edilmesi i&ccedil;in samimi gayret i&ccedil;inde olacağına y&uuml;rekten inanıyorum. Libya daki bu ge&ccedil;iş s&uuml;recini T&uuml;rkiye olarak t&uuml;m imkanlarımızla destekleyeceğiz. Kardeş Libya halkı ile tarih boyunca olduğu gibi gelecekte de dayanışma i&ccedil;inde olacağız dedi. Erdoğan, Libya Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil ile Dolmabah&ccedil;e deki Başbakanlık &Ccedil;alışma Ofisi ndeki g&ouml;r&uuml;şmesinin ardından d&uuml;zenlenen ortak basın toplantısında, Abdulcelil ile bug&uuml;n Libya daki son gelişmelere ilişkin ayrıntılı bir g&ouml;r&uuml;şmeyi heyetler arası ger&ccedil;ekleştirdiklerini s&ouml;yledi.Erdoğan, &Ouml;ncelikle sayın Abdulcelil e T&uuml;rkiye ye hoş geldiniz diyorum ve şahsıma Ge&ccedil;miş olsun dileklerini ilettikleri i&ccedil;in hem kendisine, hem t&uuml;m Libyalı kardeşlerime en kalbi ş&uuml;kranlarımı sunuyorum. Bu basın toplantısı vesilesiyle T&uuml;rkiye den ve d&uuml;nyadan Ge&ccedil;miş olsun mesajlarını ileten t&uuml;m dostlarımıza ve kardeşlerimize, &ouml;zellikle de bizlerden hayır dualarını esirgemeyen aziz milletimize teşekk&uuml;r ediyorum dedi.16 Eyl&uuml;l de Libya ziyareti sırasında kardeş Libya halkını &ouml;zg&uuml;rl&uuml;k, adalet ve demokrasi uğruna verdikleri m&uuml;cadeleden dolayı kutladığını hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti: Bug&uuml;n burada bir kez daha, değerli kardeşim Mustafa Abdulcelil in şahsında Libya halkını tebrik ediyor, milletimizin kardeş Libya halkına selam ve sevgilerini iletiyorum. 42 yıllık bir diktat&ouml;rl&uuml;k rejiminin yıkılması s&uuml;recinde hayatını kaybeden Libyalı, &ouml;zellikle devrimin şehitlerini bir kez daha rahmetle anıyorum. Libya da değerli kardeşim, mevkidaşım Başbakan El-Kib başkanlığında şu anda bir ge&ccedil;iş h&uuml;k&uuml;meti kuruldu. Yeni h&uuml;k&uuml;metin i&ccedil; barış, huzur, istikrar ve parlamenter sistemin tesis edilmesi i&ccedil;in samimi gayret i&ccedil;erisinde olduğuna, olacağına y&uuml;rekten inanıyorum. Libya daki bu ge&ccedil;iş s&uuml;recini T&uuml;rkiye olarak t&uuml;m imkanlarımızla destekleyeceğiz. Kardeş Libya halkı ile tarih boyunca olduğu gibi gelecekte de dayanışma i&ccedil;inde olacağız. Libya da ge&ccedil;iş s&uuml;recinin başarıyla tamamlanabilmesi i&ccedil;in g&uuml;venlik birimlerinin yeniden yapılanması, milis g&uuml;&ccedil;lerinin de dağıtılması &ouml;zellikle &ouml;nem arz ediyor. -Libya da i&ccedil; g&uuml;venliğin tesisi i&ccedil;in T&uuml;rkiye nin desteği-Erdoğan, Libya da i&ccedil; g&uuml;venliğin tesis edilmesi i&ccedil;in T&uuml;rkiye olarak gerek eğitim, gerek malzeme noktasında bir dizi adım attıklarını ifade ederek, &Ouml;rneğin, Emniyet Genel M&uuml;d&uuml;rl&uuml;ğ&uuml;m&uuml;zden bir heyet, Ocak ayında Libya ya giderek temaslarda bulunacak. Libya g&uuml;venlik g&uuml;&ccedil;lerinin ihtiya&ccedil; duyduğu polis te&ccedil;hizatını da T&uuml;rkiye olarak temin ettik ve yarın Libya ya sevkıyatını başlatıyoruz. Trablus B&uuml;y&uuml;kel&ccedil;iliğimiz nezdinde askeri ataşeliğimizi de en kısa s&uuml;re i&ccedil;inde faaliyete ge&ccedil;iriyoruz. Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyine y&ouml;nelik hibe ve kredi taahh&uuml;tlerimiz şu ana kadar 300 milyon dolara ulaştı diye konuştu.Libya nın ihtiya&ccedil; duyduğu ila&ccedil;, gıda ve motorin gibi acil ihtiya&ccedil;ların tedarikini aynı şekilde s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;klerini kaydeden Erdoğan, Bug&uuml;ne kadar binin &uuml;zerinde Libyalı kardeşimizin tedavisini T&uuml;rkiye deki hastanelerde ger&ccedil;ekleştirdik. Libya yı ziyaretim esnasında Misurata da bir hastane kurulması, Libya nın &ccedil;eşitli şehirlerinde hasar g&ouml;ren okul, karakol, mahkeme binalarının tamiri noktasında bir s&ouml;z&uuml;m olmuştu. Şu anda 21 T&uuml;rk şirketinin &uuml;stlendiği bu tamir, bakım ve planlama &ccedil;alışmalarımız Libya genelinde hızla devam ediyor dedi. Libya nın dış d&uuml;nya ile bağlantısını yeniden kurmak amacıyla T&uuml;rk Hava Yollarının, Trablus a haftada 9, Bingazi ye haftada 10 sefer d&uuml;zenlediğini dile getiren Erdoğan, &ouml;nceki g&uuml;n itibariyle Misurata ya da THY seferleri başlatıldığını s&ouml;yledi.Erdoğan, bu 3 şehre olan u&ccedil;ak seferlerinin arttırılması y&ouml;n&uuml;ndeki m&uuml;zakerelerin de şu anda devam ettiğini dile getirerek, Libya da faaliyet g&ouml;steren iş adamlarımızın Libya ya geri d&ouml;nmeleri ve zararlarının tespiti &ccedil;alışmalarımız da aynı şekilde işbirliği i&ccedil;inde s&uuml;rd&uuml;r&uuml;l&uuml;yor. Libya Başbakanı değerli kardeşim El Kib i de T&uuml;rkiye ye davet ettik. İnşallah kendisiyle de t&uuml;m bu meseleleri ayrıntılı şekilde ele alacak; hem desteğimizi, hem işbirliğimizi daha ileri boyutlara hep birlikte taşıyacağız dedi. Libya nın fiziken ne kadar uzak olsa da T&uuml;rkiye nin tarihinde, aziz milletin g&ouml;nl&uuml;nde m&uuml;stesna konuma sahip bir &uuml;lke olduğunu kaydeden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bingazi, Tobruk, Sirte, Misurata, Trablus gibi şehirlerin adeta kendi şehirlerimiz kadar, İstanbul, İzmir, Ankara kadar tanıdığımız, bildiğimiz, derin bir muhabbet duyduğumuz şehirlerdir. Libya nın kimi şehirleri, &ouml;rneğin Fizan, T&uuml;rk&ccedil;e deyimlere dahi girmiş, halk arasında g&uuml;nl&uuml;k konuşmalarda sık sık tekrarlanmıştır diye konuştu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Batılı kaynakların 8 Mayıs 1945 te &ouml;ld&uuml;r&uuml;len 100 Fransız askerini &ouml;ne &ccedil;ıkarırken, sayısı 45 bin olduğu s&ouml;ylenen Cezayirli şehitlerden bug&uuml;n hi&ccedil; kimsenin bahsetmediğini ifade ederek, Aynı şekilde 1994 de Ruanda da 800 bin insanın katledilmesinde Fransa nın rol&uuml; hi&ccedil; tartışılmıyor. Hi&ccedil;bir tarih&ccedil;i, hi&ccedil;bir siyaset&ccedil;i bizim tarihimizde soykırım g&ouml;remez. Soykırım g&ouml;rmek isteyenler d&ouml;ns&uuml;nler ve kendi kirli kanlı tarihlerine baksınlar dedi.Erdoğan, Libya Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil ile g&ouml;r&uuml;şmesinin ardından d&uuml;zenlenen ortak basın toplantısında, T&uuml;rkiye ile Libya nın ortak tarihlerinin, asla ve asla &ccedil;ıkar ilişkisi &uuml;zerine kurulmadığını, tam tersine kardeşlik, dayanışma, paylaşma temelleri &uuml;zerine bina edildiğini, b&ouml;ylece ortak bir tarih inşa edildiğini s&ouml;yledi.1911 yılında Libya nın işgaline karşı başta gazi Mustafa Kemal olmak &uuml;zere Osmanlı Ordusunun Libyalılarla omuz omuza m&uuml;cadele verdiğini, Libya yı birlikte savunduklarını vurgulayan Erdoğan, ş&ouml;yle devam etti: T&uuml;rkiye nin tarihinde s&ouml;m&uuml;r&uuml; yoktur, emperyalist yaklaşım yoktur. T&uuml;rkiye nin tarihinde, bir &uuml;lkeyi işgal etmek, ardından da o &uuml;lkenin t&uuml;m kaynaklarını &ccedil;almak yoktur. Bizim tarihimizde dost ve kardeş halklara zul&uuml;m, baskı, sindirme yoktur. Altını &ccedil;izerek ifade ediyorum; bizim tarihimizde soykırım asla ve asla yoktur. Bunun en g&uuml;zel şahidi de ortak tarihe sahip olduğumuz kardeş Libya halkıdır. Aynı Libya halkı, son 100 yıl i&ccedil;inde, bazı Batılı &uuml;lkelerin, t&uuml;m Afrika kıtasında, &ouml;zellikle de Kuzey Afrika da nasıl soykırım işlediklerinin, ne t&uuml;r katliamlar yaptıklarının, Afrika nın kaynaklarını nasıl s&ouml;m&uuml;rd&uuml;klerinin şahididir, en m&uuml;şahhas &ouml;rneğidir. Cezayir de 8 Mayıs 1945 ten itibaren katledilen, fırınlarda yakılarak &ouml;ld&uuml;r&uuml;len masum sivillerin tam sayısı bug&uuml;n dahi bilinmiyor. Maalesef, Batılı kaynaklar, 8 Mayıs 1945 te &ouml;ld&uuml;r&uuml;len 100 Fransız askerini &ouml;ne &ccedil;ıkarırken, sayısı 45 bin olduğu s&ouml;ylenen Cezayirli şehitlerden bug&uuml;n hi&ccedil; kimse bahsetmiyor. Aynı şekilde, 1994 yılında Ruanda da 800 bin insanın katledilmesinde Fransa nın rol&uuml; de hi&ccedil; tartışılmıyor. Hi&ccedil;bir tarih&ccedil;i, hi&ccedil;bir siyaset&ccedil;i, bizim tarihimizde soykırım g&ouml;remez. Soykırım g&ouml;rmek isteyenler, d&ouml;ns&uuml;nler ve kendi kirli, kanlı tarihlerine baksınlar. Kendi tarihleriyle y&uuml;zleşemeyenlerin, asılsız iddialar &uuml;zerinden T&uuml;rkiye tarihine saldırmaları &ccedil;ok ciddi bir samimiyetsizlik g&ouml;stergesidir. Tarih, parlamentolarda yapılan oylamalarla yazılmaz. Tarih, pop&uuml;lizm uğruna, oy toplamak uğruna &ccedil;arpıtılamaz. Hele hele parlamentolar, tarihin araştırılmasını, incelenmesini, konuşulmasını, tarihi yalanların eleştirilmesini engelleyemez. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah G&uuml;l &uuml;n g&ouml;rev s&uuml;resine ilişkin, Bizim bu konudaki d&uuml;ş&uuml;ncemiz, Cumhurbaşkanımızın bu s&uuml;resinin 7 yıl olması istikametindedir dedi.Erdoğan, Libya Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil ile Dolmabah&ccedil;e deki Başbakanlık &Ccedil;alışma Ofisi ndeki g&ouml;r&uuml;şmesinin ardından d&uuml;zenlenen ortak basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı.Bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Abdullah G&uuml;l &uuml;n g&ouml;rev s&uuml;resiye ilgili tartışmalar var. Sizin d&uuml;ş&uuml;nceniz nedir? şeklinde y&ouml;nelttiği soruya Erdoğan, bu konuyla ilgili olarak d&uuml;n h&uuml;k&uuml;met s&ouml;zc&uuml;s&uuml; B&uuml;lent Arın&ccedil; ın gerekli a&ccedil;ıklamayı yaptığını hatırlatarak, şunları s&ouml;yledi: Bizim bu konudaki d&uuml;ş&uuml;ncemiz, Cumhurbaşkanımızın bu s&uuml;resinin 7 yıl olması istikametindedir. Bunu d&uuml;n de zaten B&uuml;lent Bey s&ouml;ylediler. Parlamentoda olması gereken bir s&uuml;re&ccedil; varsa ki, bu konuda gelişen d&uuml;ş&uuml;nceler var, yani b&ouml;yle bir yetkinin parlamentoda olduğuna y&ouml;nelik, bu konuyla ilgili de hemen Anayasa Komisyonunda yeni yılla birlikte g&uuml;ndeme gelecektir. Bunu da bu şekilde d&uuml;n zaten h&uuml;k&uuml;met s&ouml;zc&uuml;m&uuml;z ifade etti. Ben de ifade etmiş olayım. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Sporda Şiddet ve D&uuml;zensizliğin &Ouml;nlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun un AK Parti i&ccedil;inde bazı tartışmalara neden olduğunun s&ouml;ylenmesi &uuml;zerine Bazı arkadaşlarımızın farklı a&ccedil;ıklamaları olmuş olabilir ama nihai a&ccedil;ıklama, &ccedil;ıkan son karardır. Dolayısıyla partimizin i&ccedil;erisinde herhangi bir ayrılık-gayrılık b&ouml;yle bir şey s&ouml;z konusu olamaz dedi.Erdoğan, Libya Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil ile Dolmabah&ccedil;e deki Başbakanlık &Ccedil;alışma Ofisi ndeki g&ouml;r&uuml;şmesinin ardından d&uuml;zenlenen ortak basın toplantısında basın mensuplarının sorularını cevapladı.Bir gazetecinin Sporda Şiddet Yasası ile ilgili parti i&ccedil;erisinde bazı tartışmalar yaşandı. Bununla ilgili g&ouml;r&uuml;şlerinizi alabilir miyiz? demesi &uuml;zerine Erdoğan, şunları s&ouml;yledi: Bazı arkadaşlarımızın farklı a&ccedil;ıklamaları olmuş olabilir ama nihai a&ccedil;ıklama, &ccedil;ıkan son karardır. Dolayısıyla partimizin i&ccedil;erisinde herhangi bir ayrılık-gayrılık b&ouml;yle bir şey s&ouml;z konusu olamaz. Tabii ki farklı farklı d&uuml;ş&uuml;nceler ortaya koyanlar olabilir ama unutmayın ki, m&uuml;sademe-i efkardan barika-i hakikat doğar. Bizim anlayışımız budur. Bu anlayışla da &ccedil;alışmalarımızı bug&uuml;ne kadar s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;k. Nitekim, sporda şiddetin yasaklanmasına y&ouml;nelik yasa da meclisten ge&ccedil;tiği gibi Cumhurbaşkanımızın onayıyla da artık uygulamaya girmiş oldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Suriye deki uygulamayı şu anda bir diktat&ouml;rl&uuml;k uygulaması olarak g&ouml;r&uuml;yoruz. Tarih diktat&ouml;rleri affetmemiştir. Suriye deki gelişmeler bu şekilde devam ettiği takdirde, bunu Suriye nin mevcut y&ouml;netimi de g&ouml;rmek durumundadır dedi. Başbakan Erdoğan, Libya Ulusal Ge&ccedil;iş Konseyi Başkanı Mustafa Abdulcelil ile Dolmabah&ccedil;e deki Başbakanlık &Ccedil;alışma Ofisi ndeki g&ouml;r&uuml;şmesinin ardından d&uuml;zenlenen ortak basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.Toplantıda sağlık durumu ve kilo kaybı sorulan Erdoğan, T&uuml;rkiye ve d&uuml;nyadan ge&ccedil;miş olsun mesajları ileten t&uuml;m dostlarımıza ve kardeşlerimize, &ouml;zellikle de bizlerden hayır dualarını esirgemeyen aziz milletimize teşekk&uuml;r ediyorum dedi. Şu anda sağlıklı olduğum i&ccedil;in karşınızdayım. Perşembe g&uuml;n&uuml; YAŞ toplantısına katıldım. YAŞ toplantısından sonra arkadaşlarımızla s&uuml;reci değerlendirdik diyen Erdoğan, d&uuml;n de Bakanlar Kurulu toplantısı yaptıklarını anlattı.Erdoğan, s&ouml;zlerine ş&ouml;yle devam etti: Bu vesileyle başbakanlıkta şahsımla ilgili birikmiş dosyaları g&ouml;zden ge&ccedil;irme imkanım oldu ki İstanbul da da bunları yapmaya devam ediyorum. Bu arada tabii gelen misafirlerimiz ile g&ouml;r&uuml;şmelerimizi s&uuml;rd&uuml;r&uuml;yoruz. Tabii bir nekahet d&ouml;nemidir. Bu nekahet d&ouml;nemi sebebiyle biraz daha bu s&uuml;reci dikkatli g&ouml;t&uuml;rmem lazım. Ondan sonra inşallah &ccedil;ok daha yoğun bir şekilde yurt dışı seyahatler başta olmak &uuml;zere &ccedil;alışmalarımızı yoğunlaştıracağız. Şimdilik &ccedil;alışmalarımız bu istikamette, İstanbul, Ankara devam edecek. Herhangi bir sıkıntı s&ouml;z konusu değildir. Her ge&ccedil;en g&uuml;n daha iyiye doğru gidiyor. Bu ameliyatımda emeği ge&ccedil;en t&uuml;m doktorlarımızı, başta Prof. Dr. Dursun Buğra hocamız olmak &uuml;zere Mehmet F&uuml;z&uuml;n hocamız, H&uuml;seyin hocamız olmak &uuml;zere b&uuml;t&uuml;n doktorlarımızı, hemşirelerimizi şahsım, &ouml;zellikle ailem ve milletim adına ş&uuml;kranla yad ediyorum. Ger&ccedil;ekten o s&uuml;reci hassasiyetle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;ler ve bizi yalnız bırakmadılar. Kendilerine bu ş&uuml;kran borcumu s&ouml;zl&uuml; ifadelerle olsun ortaya koymam m&uuml;mk&uuml;n değil, kalbidir ve geleceğe y&ouml;neliktir. Bundan dolayı &ccedil;ok teşekk&uuml;r ediyorum. Hocalarımız ameliyatla ilgili a&ccedil;ıklamayı yaptı ama kilo itibariyle 4 kilo diyebilirim. -Suriye de yaşanan olaylar-Erdoğan, Suriye de yaşanan olaylar ve Esad y&ouml;netiminin T&uuml;rkiye sınırına f&uuml;ze konuşlandırması haberleriyle ilgili sorulan soruya da ş&ouml;yle cevap verdi: Suriye deki gelişmeleri, uygulamayı şu anda bir diktat&ouml;rl&uuml;k uygulaması olarak g&ouml;r&uuml;yoruz. Tarih diktat&ouml;rleri affetmemiştir. Suriye de de bu s&uuml;re&ccedil;, bu şekilde devam ettiği takdirde, bunu Suriye nin mevcut y&ouml;netimi de g&ouml;rmek durumundadır. Şu anda acımasızca Suriye de insanlar &ouml;ld&uuml;r&uuml;lmektedir. Burada &ouml;ld&uuml;r&uuml;len insanlar farklı inan&ccedil;larda olan veya Suriye ye d&uuml;şman olan insanlar değildir. Suriye nin kendi &ouml;z evlatlarıdır. Bu insanlar acımasızca &ouml;ld&uuml;r&uuml;lmektedir. Eğer bu insanlar T&uuml;rkiye ye ka&ccedil;ıp geliyorsa, bazıları acaba ka&ccedil;arken &ouml;ld&uuml;r&uuml;l&uuml;r m&uuml;y&uuml;z korkusuyla duruyorsa, bunun bir sebebi var. Erdoğan, şu anda Suriye de y&ouml;netimde bir g&uuml;ven bunalımı olduğunu, bu mevcut y&ouml;netimin artık Suriye yi idare edemez hale geldiğini vurgulayarak, s&ouml;zlerini ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: Şu anda elindeki silahlarının g&uuml;c&uuml;yle, silahsız insanlara karşı ayakta durmaya &ccedil;alışan bir rejim s&ouml;z konusudur. Bu rejimi destekleyenler de bu zulme ortak olmaktadır. Kim olursa olsun hangi &uuml;lke olursa olsun eğer bu rejimi destekliyorsa buna ortaktır. Biz mazlumların yanındayız, zalimlerin de karşısındayız. D&uuml;n b&ouml;yleydik, bug&uuml;n de b&ouml;yleyiz. Bizim &ouml;zel hukukumuzun olduğunu ka&ccedil; kez anlattım. Ancak bu &ouml;zel hukuk zul&uuml;m ederken de devam eder mi, hayır. O zaman biz de o insanlara zulmetmiş oluruz. Onun i&ccedil;in bir anda biz o &ouml;zel hukukumuzu da kesip attık. Şu anda Arap Birliği de karşı tavır almıştır, onlar da taleplerini &ccedil;ok a&ccedil;ık ortaya koymalarına rağmen netice alınamadığı i&ccedil;in onlar da ilişkilerini kesmişlerdir. Biz de şu anda yaptırımlarımızı uygulamaya başladık. Bu artarak devam edecektir. Sınırda şunu, bunu yerleştirmiş, bunlar bizi &ccedil;ok fazla ilgilendirmiyor. Bizim bir Adana mutabakatımız vardır. Şu anda bu mutabakat tabii ki masadadır. Bunu &ouml;zellikle hatırlatmak istiyorum. Karşı tarafta kim ne t&uuml;r tavır alıyorsa bilinmelidir ki bizler de tabii bunun karşı tavrını alırız. Başbakan Erdoğan, 1915 olaylarıyla ilgili Fransa Parlamentosu ndaki tasarıya değinirken, Ermeni iddialarının reddinin su&ccedil; sayılmasını &ouml;ng&ouml;ren yasa tasarısının yaklaşan se&ccedil;imler nedeniyle g&uuml;ndeme getirildiğini ifade ederek, Yaklaşan Fransa başkanlık se&ccedil;imleri nedeniyle b&ouml;yle bir adımın atılması bizim &uuml;z&uuml;nt&uuml;m&uuml;z&uuml; muciptir dedi.

Erdoğan: Cumhurbaşkanımızın görev süresi 7 yıl olmalı

Erdoğan, 'Düşüncemiz, Cumhurbaşkanımızın görev süresinin 7 yıl olması istikametindedir" dedi

Öne Çıkanlar