JP Morgan politika faizinin % 15 olmasını bekliyor
-
JP Morgan dünkü Merkez Bankası kararı sonrası yıl sonu politika faizi tahminini değiştirmeyerek % 15'te tuttuğunu açıkladı, ancak daha fazla indirim riski olduğuna dikkat çekti
JP Morgan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın 325 baz puanlık indirimle politika faizini % 16.50'ye çekmesinin ardından yayımladığı raporda yıl sonu için beklentilerini değiştirmediğini açıkladı.
JP Morgan Başekonomisti Yarkın Cebeci, Merkez Bankası'nın gevşeme döngüsünü başlatarak toplam 750 baz puanlık indirim yaptığını hatırlattı, dünkü indirimin kendi beklentileri olan 275 baz puanın üzerinde olsa da daha sert indirim olacağı konusunda endişelenen bazı piyasa katılımcıları için kararın rahatlatıcı olduğunu söyledi.
Raporda "Metinde önden yüklemeli para politikası gevşemesininin bittiğine işaret eden söylem eklendi ve sonraki politika kararlarının enflasyonun gittiği yöne göre belirleneceği ifade edildi. Yine de 325 baz puanlık tahminlerin üzerinde indirim şahin bir karar gibi görülebilir.." dendi.
2020 BEKLENTİSİ % 12.5
Yıl sonuna kadar 150 baz puan daha indirim olabileceğini belirten Cebeci "Yıl sonu politika faizi tahminimizi değiştirmeyerek % 15 olarak koruyoruz, 2020 yıl sonu için beklentimiz ise % 12.50" ifadelerine yer verdi.
Para politikası metninde yer alan "mevcut para politikası duruşunun hedeflenen dezenflasyon patikasıyla büyük ölçüde uyumlu olduğu değerlendirilmektedir." ifadesine dair Cebeci, "Bizim görüşümüze göre bu cümle Merkez Bankası'nın politika faizinde aşağı yönlü düzenlemenin tamamlandığını ve daha fazla adımın enflasyona bağlı olacağını gösteriyor. Enflasyon aşağı yönlü sürpriz yaparsa faiz indirimlerinin masada olacağına işaret ediyor" yorumunu yaptı. JP Morgan'ın yıl sonu enflasyon beklentisi % 12.6...
RİSK VURGUSU
Tahminlerine yönelik önemli riskler olduğunu da belirten Cebeci, küresel Merkez Bankalarının artan biçimde genişlemeci politika duruşlarının ve fiyat baskılarındaki zayıflamalarının daha fazla faiz indirim riskini gündeme getirdiğini dile getirdi. Yapısal reformlarda ilerlemenin de bu riski artıracağını, ancak Türk Lirası baskı altında kalırsa tam tersine Merkez Bankası'nın daha fazla indirim için isteksiz olacağı da ifade edildi.