Kıdem tazminatı fonu geliyor

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, yeni T&uuml;rk Ticaret Kanunu nun mevcut haliyle 1 Temmuz da y&uuml;r&uuml;rl&uuml;ğe girmemesi gerektiğine dikkati &ccedil;ekerek, &Ccedil;&uuml;nk&uuml; &ouml;yle maddeler var ki uygulaması ticaret hayatında &ccedil;ok &ouml;nemli sıkıntıları beraberinde getirebilir dedi.Babacan, T&uuml;rkiye Bankalar Birliği nin 55. Olağan Genel Kurul Toplantısı nda yaptığı konuşmada, bireysel emeklilikle ilgili d&uuml;zenlemenin ge&ccedil;en salı g&uuml;n&uuml; Plan ve B&uuml;t&ccedil;e Komisyonu nda kabul edildiğini, bunun Genel Kurul g&uuml;ndeminde olduğunu, sigortacılıkla ilgili yeni uygulamalar başlatacaklarını hatırlattı.Mevduatta uzun vadeyi teşvikle ilgili yasal d&uuml;zenlemenin muhtemelen bug&uuml;n TBMM Genel Kurulu nda g&ouml;r&uuml;ş&uuml;leceğini ifade eden Babacan, b&ouml;ylelikle h&uuml;k&uuml;metin, kısa vadeli mevduat ile uzun vadeli mevduat arasında stopajı farklılaştırabilecek yasal zemini oluşturacağını s&ouml;yledi.İşg&uuml;c&uuml; piyasası reformlarının da &ouml;nemli olacağını vurgulayan Babacan, bu reformların i&ccedil;inde &ouml;zellikle kıdem tazminatının artık toplu &ouml;denen bir rakam olmaktan &ccedil;ıkacağını anımsatarak, ş&ouml;yle konuştu: Bir kıdem tazminatı fonu oluşturulacak. Fon i&ccedil;inde herkesin kendi hesabı ayrı ayrı tutulacak. T&uuml;m &ccedil;alışanların kendi şahsı adına a&ccedil;ılmış bir hesapta kıdem tazminatı birikecek. Bunun tasarruf oranlarına faydası olacaktır. Şu anda işverenin bilan&ccedil;osunda işverenin bir y&uuml;k&uuml;ml&uuml;l&uuml;ğ&uuml; olarak birikiyor. Hatta bilan&ccedil;osunda kimi g&ouml;steriyor, kimi g&ouml;stermiyor. Orada kalıyor. Ama bu &ccedil;alışanın bir hakkı olarak hesabına yatırıldığında, b&uuml;y&uuml;k ihtimalle bireysel emeklilik sistemi &uuml;zerinden &ccedil;alışacak, tasarruf oranlarının artmasında faydalı olacak diye d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. -Tahkim Merkezi ve ihtisas mahkemeleriYargı reformunun da son derece &ouml;nemli olduğunun altını &ccedil;izen Babacan, İstanbul Tahkim Merkezi ile ilgili d&uuml;zenlemeyi TBMM ye g&ouml;nderdiklerini, bu sayede t&uuml;m ticari uyuşmazlıkların &ouml;nlenmesiyle ilgili bir sistem getirileceğini, ayrıca finans alanında ihtisas mahkemeleri kuracaklarını hatırlattı.Başbakan Yardımcısı Babacan, İstanbul un uluslararası bir finans merkezi olmasında ihtisas mahkemelerinin &ccedil;ok &ouml;nemli fonksiyon &uuml;steleneceğini belirterek, Kendi kolluk g&uuml;c&uuml; olan, kendi yaptırım mekanizmaları olan, finans sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n t&uuml;m hassasiyetlerini bilen, konuyu derinlemesine anlayan, b&ouml;ylece hızlı, g&uuml;venilir ve tutarlı kararlar &uuml;reten mahkemeler... Varmak istediğimiz nokta bu diye konuştu.-Yeni T&uuml;rk Ticaret KanunuYeni T&uuml;rk Ticaret Kanunu na da değinen Babacan, maddelerdeki değişikliklerin tamamlanması halinde 1 Temmuz da y&uuml;r&uuml;rl&uuml;ğe gireceğini anımsattı.Kanunda en az 40-50 maddede değişiklik olacak gibi g&ouml;r&uuml;nd&uuml;ğ&uuml;ne dikkati &ccedil;eken Babacan, ş&ouml;yle devam etti: Burada uygulama, T&uuml;rk ticaret hayatının &ouml;n&uuml;n&uuml; a&ccedil;mak &ouml;nemli. Bir anlamda uluslararası standartlarda g&uuml;venilen bir şirketler hukukunun oluşması gerekiyor. Eğer kurumlar arasındaki mutabakatı sağlayabilirsek, bu &ccedil;alışmayı tamamlayabilirsek değişiklik paketini, Meclis e g&ouml;nderip, d&uuml;zenlemeleri yapıp 1 Temmuz dan itibaren değişikliklerle beraber y&uuml;r&uuml;rl&uuml;ğe girmesini istiyoruz. Ama Kanun, mevcut haliyle 1 Temmuz da y&uuml;r&uuml;rl&uuml;ğe girmemeli diye d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. &Ccedil;ok ciddi sakıncaları beraberinde getiriyor. &Ccedil;&uuml;nk&uuml; &ouml;yle maddeler var ki uygulaması ticaret hayatında &ccedil;ok &ouml;nemli sıkıntıları beraberinde getirebilir. - Artık milli gelire yaklaşan bir sekt&ouml;r s&ouml;z konusu &Ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki birka&ccedil; yılın reform, yasal d&uuml;zenlemeler ve uygulamalar a&ccedil;ısından &ccedil;ok yoğun olacağının altını &ccedil;izen Babacan, &Ouml;yle bir d&ouml;nemden ge&ccedil;iyoruz ki T&uuml;rkiye hem dışarda olup biteni yakından izlemek, dışarda olabilecek farklı senaryolara hazır olmak zorunda. Bir yandan da bir&ccedil;ok &uuml;lkeye g&ouml;re iyi durumda olan finans sekt&ouml;r&uuml;n&uuml; daha da iyi konuma taşımak i&ccedil;in &ccedil;alışmak zorunda. Hi&ccedil;bir zaman Biz zaten iyiyiz, zaten iyi sınav verdik dememeliyiz. S&uuml;rekli sorgulayıcı olmalıyız, s&uuml;rekli yeni d&uuml;zenlemeler konusunda da Avrupa ve ABD nin daha &ouml;n&uuml;nde olmak zorundayız şeklinde konuştu.Mart 2012 itibariyle T&uuml;rk bankacılık sekt&ouml;r&uuml;nde aktif b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml;n 1,2 trilyon lirayı aştığını, neredeyse artık milli gelire yaklaşan bir sekt&ouml;r&uuml;n s&ouml;z konusu olduğunu vurguladı.Diğer taraftan bilan&ccedil;olardaki menkul kıymetlerin yatay bir seyir izlediğini ifade eden Babacan, b&uuml;t&uuml;n rakamlar b&uuml;y&uuml;mesine rağmen menkul değerlerin yerinde durduğunu, bankaların artık daha fazla ger&ccedil;ek bankacılık faaliyeti yaptığını ve asli fonksiyonları olan kredi veren kuruluşlar haline geldiğini s&ouml;yledi.&Ouml;zellikle AB &uuml;lkelerinde bankacılık sekt&ouml;r&uuml;ne ilişkin alınan kararlara değinen Babacan, hi&ccedil; pop&uuml;lizme gerek olmadığını, ger&ccedil;ek&ccedil;i bir yaklaşım sergilemenin faydalı olacağını kaydetti.- İşini iyi yapan bununla &ouml;rt&uuml;şen &uuml;cret alabilmeli Ali Babacan, bu &uuml;lkelerde banka y&ouml;neticilerinin aldıkları ikramiyeler, bonuslara sınırlama getirilmesi konusunun da g&uuml;ndeme geldiğini hatırlatarak, Bu iş biraz da y&ouml;netim becerisi işi. Bu iş, ger&ccedil;ekten kabiliyetin, becerinin, rekabetin olduğu bir alan... İşini iyi yapan, farklılık yapan y&ouml;neticilerin de bununla &ouml;rt&uuml;şen şekilde &uuml;cret alabilmesi lazım. Bankalar krize sebep oldu, dolayısıyla bu adamların maaşlarını keselim. Bu, başka bir pop&uuml;lizm &ouml;rneği diye konuştu.Bu konulara T&uuml;rkiye de ger&ccedil;ek&ccedil;i baktıklarını dile getiren Babacan, bu alanı asla pop&uuml;lizm alanı haline getirmediklerini vurguladı.- AB, d&uuml;zenlemelerde biraz aşırıya ka&ccedil;tı Basel uygulamalarına da değinen Babacan, konuşmasını ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: AB, bankacılık konusunda son yaptığı d&uuml;zenlemelerde biraz aşırıya ka&ccedil;tı. Bu aşırıya ka&ccedil;makta biraz otoritelerin sorumluluktan ka&ccedil;ması var. Biraz işin i&ccedil;inde pop&uuml;lizm var. Ama d&uuml;zenlemelerin de zamanlaması &ccedil;ok &ouml;nemli. Bankacılıkta sıkılaştırma işler iyiyken yapılır. İşler k&ouml;t&uuml;yken, zaten bankalar sıkıntıdayken, siz daha sıkılaştırarak ne elde edeceksiniz? Sıktığınız zaman bankaların ilk yapacağı şey, kredi kanallarını kapatmak, k&uuml;&ccedil;&uuml;lmek... Başka &ccedil;areleri yok. AB de daha uzun vadeli hedefler g&ouml;sterip, bu hedeflere g&ouml;re basamak basamak bankaların g&ouml;t&uuml;r&uuml;lmesiyle alakalı bir d&uuml;zenleme stratejisi uygulanması gerekir.

Kıdem tazminatı fonu geliyor

Başbakan Yardımcısı Babacan, "Kıdem tazminatı fonu oluşturulacak, fon içinde herkesin kendi hesabı ayrı ayrı tutulacak; bu, çalışanın hakkı olarak hesaba yatırıldığında, büyük ihtimalle bes üzerinden çalışacak" açıklamasında bulundu

Öne Çıkanlar