Küresel iflaslarda sert artış
Allianz Trade tarafından yayımlanan Küresel İflas Raporu'nda 2024 yılında küresel ticari iflaslarda yüzde 11 seviyesinde keskin bir artış olacağı belirtildi. Türkiye'de iflasların geçen seneye göre yüzde 20 artacağı da raporda yer alan bilgiler arasında.
Küresel iflasların yüzde 11’lik keskin bir artışa ulaşacağı tahmin edildi.
Allianz Trade’in, dünyanın dört bir yanındaki uzman ekonomistleri tarafından hazırlanan Küresel İflas Raporu 2024 yılı verileri ve araştırmaları ile yenilendi. Yayınlanan raporda, GSYH’leri toplamı, küresel toplamın yarısından fazlasını oluşturan birçok ülkede 2024 yılında iflasların çift haneli oranlarda artacağı vurgulandı.
2024 yılına yönelik şubat ayında yayınladığı ilk küresel iflas raporunda, küresel iflasların 2024 yılında yüzde 9 artmasını ve ardından 2025 yılında istikrara kavuşmasını öngörüyordu. Ancak, küresel iflas görünümünü daha da karamsar hale getiren son gelişmeler ışığında küresel iflasların, önceki tahmine kıyasla 2 puan yükselerek 2024 yılında yüzde 11 oranında artması ve 2025 yılında da yüzde 2'lik bir artışla zirve bir seviyeye tırmanması bekleniyor. Dolayısıyla ticari iflaslar, 2026 yılına kadar durmadan artacak ve 2026 yılında iflas seviyesi istikrara kavuşsa bile yüksek seviyelerde kalmaya devam edecek.
ABD'de 2025 yılında yüzde 12, Almanya’da iflasların yüzde 4 artması ve 2026'da ise her iki ülkede yüzde 4 düşmesi bekleniyor. Fransa ve Birleşik Krallık'ta çok yüksek olan iflas seviyelerinin 2026 yılına kadar daha ılımlı rakamlara gerileyeceği tahmin ediliyor. 2025'te her iki ülkede de iflaslarda yüzde 6 düşüş, 2026’da ise Fransa’da yüzde 3, Birleşik Krallık’ta yüzde 4 düşüş öngörülüyor. İtalya'da iflaslar yükselmeye devam ederek 2025’te yüzde 4 ve 2026’da yüzde 3 olacağı öngörülüyor. Çin'de ise ticari iflaslar düşük seviyelerden tırmanmaya başlayacak ve Allianz Trade tahminlerine göre 2025 ve 2026 yıllarında sırasıyla yüzde 5 ve yüzde 6 artacak.
Çift haneli iflas artışlarının vuracağı ülkeler küresel GSYH'nin yarısından fazlasını oluşturuyor. Yılbaşından bu yana, küresel ticari iflaslar halihazırda yüzde 9 oranında arttı ve iflaslardaki bu artışın coğrafi ve sektörler arası dağılımı geniş tabanlı. Allianz Trade'in 2024 iflas endeksinin küresel olarak 2016-2019 ortalamasının yüzde 13 üzerinde ancak Küresel Finansal Kriz seviyesinin[1] yüzde 11 altında kalması muhtemel tahmini de rapordaki bilgiler arasında göze çarpıyor.
Türkiye iflas oranıyla dikkat çekti
Allianz Trade Küresel İflas Raporu’nda Türkiye’deki iflasların tahminine de yer verildi. Raporda Türkiye, firmaların yüksek finansman maliyetleri ve ekonomik yavaşlamayla yüzleşmek zorunda olduğu iki büyük pazardan biri olarak tanımlandı. Türkiye’de iflasların geçen seneye göre
yüzde 20 artacağı da raporda yer alan bilgiler arasında.
Allianz Trade CEO'su Aylin Somersan Coqui, ticari iflaslardaki bu küresel inişli çıkışlı seyrin, kısmen hala durgun olan küresel talep, süregelen jeopolitik belirsizlik ve dengesiz finansman koşullarından kaynaklandığına dikkat çekti. “Pandemi ve enerji krizi sırasında şirketleri iflaslardan koruyan destek perdesinin kalkmış olmasıyla 'birikmiş' iflasların ortaya çıkması da bunun bir açıklaması. Bu nedenle, GSYH’leri toplamı küresel toplamın yarısından fazlasını oluşturan birçok ülke 2024 yılında çift haneli iflas artışlarından etkilenecek ve küresel GSYH’nin üçte ikisini oluşturan birçok ülkede bu yıl iflas seviyesi pandemi öncesi seviyelerin üzerine tırmanacak. Sektör bazında bakıldığında ise; inşaat, perakende ve hizmet sektörleri hem sayı hem de ölçek olarak en çok etkilenen sektörler oldu."
Allianz Trade ekonomistlerinin hazırladığı raporda, küresel ekonominin; durgun talep, devam eden jeopolitik gerilimler ve dengesiz finansman koşullarıyla boğuştuğu ortamda, dünya çapındaki işletmelerin karşı karşıya olduğu riskler ve eğilimlere de ışık tutuldu. Büyük iflas seviyesinin yeni bir rekor kırmış olması özellikle dikkat çekici ve bu durum istihdam için de büyük bir tehdit oluşturuyor. Rapora göre işsizlik riskiyle karşı karşıya olan başlıca sektörler arasında ise inşaat, perakende ve hizmet sektörleri yer alıyor.
Düşük faiz oranları şirketler için oyun değiştirici olabilir mi?
Para politikalarının kademeli olarak gevşetilmesi bir miktar rahatlama sağlayabilecek olsa da zor durumdaki işletmeler için sihirli bir değnek yerine geçmeyeceği raporda vurgulanıyor. Düşük faiz oranlarının borçlanma maliyetlerini azaltacağı, nakit akışını iyileştireceği ve karlılığı artıracağı ancak şirketlerin başındaki mali zorlukları tam olarak çözemeyeceği de raporda yer alıyor.
Allianz Trade iflas araştırmaları Baş Analisti Maxime Lemerle, şirketlerin çoktan borçlarını azaltmaya ve yüksek faiz oranlarına uyum sağlamaya başladıklarını belirtti. “Araştırmalarımız, mevcut gevşeme döngüsünün (Eylül 2025'e kadar -2 puan) kar marjlarını arttırarak (Almanya'da +2 puana, Fransa'da +4 puana, Birleşik Krallık'ta +3 puana ve ABD'de +2,8 puana kadar) iflaslarda -4 puanlık bir düşüşe yol açacağını gösteriyor. Ancak bunun, örneğin ABD'de iflaslarda yaşanacak genel artışı azaltmaya ya da Fransa'da iflaslardaki düşüşü hızlandırmaya etkisi çok az olacaktır."