Kurtulmuş: MB 2023 hedeflerine uyumlu hareket edebilir

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, tek başına enflasyonla m&uuml;cadelenin bir anlam ifade etmediğini belirterek, &Ouml;zellikle Merkez Bankasının sadece enflasyon hedefinin &uuml;zerinde, diğer hedeflere de odaklanmasının, T&uuml;rkiye ekonomisi bakımından doğru olduğunu, b&ouml;ylece Merkez Bankasının da iş d&uuml;nyamız ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarımızla birlikte T&uuml;rkiye nin 2023 hedeflerine daha uyumlu hareket edebileceğini d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz dedi. Kurtulmuş, T&uuml;rk Girişim ve İş D&uuml;nyası Konfederasyonu Y&ouml;netim Kurulu Başkanı S&uuml;leyman Onat&ccedil;a ve y&ouml;netim kurulu &uuml;yelerini, Yurtdışı T&uuml;rkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığında kabul etti. Konfederasyonun, T&uuml;rk iş d&uuml;nyasının &ouml;nemli kuruluşlarından olduğunu belirten Kurtulmuş, T&uuml;rkiye ekonomisinin 2023 hedeflerine doğru hızlı şekilde yol aldığı ortamda kendileriyle her a&ccedil;ıdan ciddi işbirliği i&ccedil;inde olmayı arzuladıkları kuruluşlardan olduğunu s&ouml;yledi. T&uuml;rkiye nin son 12 yılda &ouml;nemli ekonomik başarılar yakaladığını, d&uuml;nyanın 17. b&uuml;y&uuml;k ekonomisinden biri haline geldiğini anlatan Kurtulmuş, bunun yeterli olmadığını ifade etti. Kurtulmuş, T&uuml;rkiye nin bundan sonra faz değişikliğine gitme mecburiyeti vardır. Bundan sonra daha &ccedil;ok &uuml;reten, markalarıyla uluslararası alanda rekabet edebilen, T&uuml;rkiye nin 2023 hedeflerine doğru hızlı şekilde y&uuml;r&uuml;d&uuml;ğ&uuml; reel ekonominin g&uuml;&ccedil;lendirildiği bir s&uuml;rece ihtiyacımız var diye konuştu. T&uuml;rkiye de yatırımın &ouml;n&uuml;n&uuml;n a&ccedil;ılması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, yerli ve yabancı b&uuml;t&uuml;n yatırımcılara T&uuml;rkiye nin kapısının a&ccedil;ık olduğunu, her t&uuml;rl&uuml; desteği vermeye hazır olduklarını dile getirdi. - Kabul edilebilir değil Yatırımın &ouml;n&uuml;n&uuml;n a&ccedil;ılabilmesi i&ccedil;in yatırımın finansmanı konusunun &ouml;nemli &ouml;nceliklerinden olduğunu dile getiren Kurtulmuş, s&ouml;zlerini ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: T&uuml;rkiye de hala ekonominin, istihdamın y&uuml;zde 80 ini KOBİ ler oluşturuyor. Ekonomik b&uuml;y&uuml;kl&uuml;k olarak da y&uuml;zde 65 ini KOBİ ler oluşturuyor. Maalesef T&uuml;rkiye deki y&uuml;ksek faiz politikaları dolayısıyla KOBİ lerin finansmanı son derece y&uuml;ksek maliyetlerle ger&ccedil;ekleşmiş oluyor. Bug&uuml;n asgari y&uuml;zde 15, 16, 17 seviyelerinde bir KOBİ finansmanıyla karşı karşıyayız ki bu kabul edilebilir bir durum değildir. T&uuml;rkiye nin mutlaka bu &ccedil;er&ccedil;evede finansman maliyetlerini d&uuml;ş&uuml;recek adımların atılması, bunun başında da faiz politikalarında m&uuml;mk&uuml;n olan en d&uuml;ş&uuml;k faiz politikalarını, sadece politika faizi olarak s&ouml;ylemiyorum, sadece politika faizinin alt sınırı ve &uuml;st sınırı anlamında s&ouml;ylemiyorum, bunun piyasaya yansıyan kısmıyla da T&uuml;rkiye nin ciddi şekilde d&uuml;ş&uuml;k faiz politikasına ge&ccedil;me mecburiyeti vardır. T&uuml;rkiye nin y&uuml;ksek enflasyon g&uuml;nlerini geride bıraktığını ancak mevcut enflasyonun daha da d&uuml;ş&uuml;r&uuml;lmesi gerektiğini ifade edebileceklerini belirten Kurtulmuş, şunları s&ouml;yledi: Tek başına enflasyonla m&uuml;cadelenin de bir anlam ifade etmediğini, enflasyon, faiz politikasının, para, kur, istihdam politikalarının ve b&uuml;t&uuml;n bunların arkasındaki b&uuml;y&uuml;me politikalarının eş zamanlı ele alınarak optimum bir denge i&ccedil;inde tutulmasının da zaruri olduğuna inanıyoruz. Onun i&ccedil;in &ouml;zellikle Merkez Bankasının sadece enflasyon hedefinin &uuml;zerinde bu diğer hedeflere de odaklanmasının T&uuml;rkiye ekonomisi bakımından doğru olduğunu, b&ouml;ylece Merkez Bankasının da iş d&uuml;nyamız ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarımızla birlikte T&uuml;rkiye nin 2023 hedeflerine daha uyumlu hareket edebileceğini d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yoruz. Kurtulmuş, d&uuml;nyada yeni finansman y&ouml;ntemlerinin tartışıldığını dile getirerek, &uuml;lkelerin parası olanlarla girişimcilik kabiliyeti olanları bir araya getiren ve belli projeler etrafında ortaklıkları sağlayan yeni modeller &uuml;zerinde &ccedil;alıştığını s&ouml;yledi. T&uuml;rkiye nin artık bunun da &uuml;zerinde &ccedil;alışması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, d&uuml;nyada bankaların mevduat toplayıp, y&uuml;ksek faizlerle nemalanarak, projeleri finanse etme d&ouml;neminin geride kaldığını, artık yeni bir takım finans y&ouml;ntemlerinin de bankacılık sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n yanında konuşulması gerektiğini kaydetti. - Ekonomik reformlar tek başına yeterli değil T&uuml;rkiye i&ccedil;in sadece ekonomik reformların tek başına yeterli olmadığını, aynı zamanda siyasi reformlarını da eş zamanlı s&uuml;rd&uuml;rmesi gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, T&uuml;rkiye nin yarım kalmış bir siyasi demokratikleşme s&uuml;recini tamamlaması gerektiğini, bunun da yeni bir anayasa ihtiyacı olduğunu bildirdi. Numan Kurtulmuş, s&ouml;zlerini ş&ouml;yle s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;: Bir &ccedil;ok anayasa değişiklikleri yaptık ama maalesef o askeri mantıkla yazılmış anayasanın ruhu metinlerin i&ccedil;erisine sinmiş o şekilde duruyor. Bu ruhu değiştirmek, T&uuml;rkiye de bir sistem değişikliğine gitmek mecburiyetindeyiz. Bunun i&ccedil;in de &ouml;zellikle 2014 se&ccedil;imlerinden sonra T&uuml;rkiye nin istikameti &ccedil;ok daha net bir şekilde halk tarafından &ccedil;izilmiştir. Merkezinde başkanlık sistemi olan ama sadece başkanlık sistemi değil, bununla birlikte T&uuml;rkiye nin b&uuml;t&uuml;n yarım kalmış demokratik reformlarını, yeni, &ccedil;ağdaş, demokratik, sivil bir anayasa ruhuyla b&uuml;t&uuml;nleştirmeyi başarmış olan bir reform s&uuml;recine ihtiyacımız var. Toplumsal b&uuml;t&uuml;nl&uuml;ğ&uuml;n sağlanmasının taşıdığı &ouml;neme de işaret eden Kurtulmuş, T&uuml;rkiye nin kendi i&ccedil;erisindeki tartışmaları, kamplaşma, kutuplaşma olmadan s&uuml;rd&uuml;rmeyi başarmak zorunda olduğunu s&ouml;yledi. Kurtulmuş, etnik, mezhebi yapıların, farklı toplumsal yapıların, farklı inan&ccedil; ve siyaset mensuplarının kendilerini birinci sınıf vatandaş olarak g&ouml;recekleri yeni bir toplumsal restorasyon s&uuml;recine de ihtiya&ccedil; olduğunu kaydetti. -Maarif Vakfı Yurtdışındaki okulların, Maarif Vakfı adı altında bir araya getirilmesi g&uuml;ndemde. Bu konudaki değerlendirmenizi alabilir miyiz? sorusu &uuml;zerine Kurtulmuş, bu konudaki &ccedil;alışmaların epeydir s&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml; s&ouml;yledi. Konunun doğru değerlendirilmesi gerektiğini belirten Kurtulmuş, Buradaki ama&ccedil; sadece bir &ccedil;evrenin, paralel yapının yurtdışındaki okullarının devredilmesi, devralınması meselesi değildir dedi. Devletin, k&uuml;lt&uuml;rel diplomasi anlamında zaten d&uuml;nyanın d&ouml;rt bir yanında faaliyetlerini s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;n&uuml;, eğitimin de k&uuml;lt&uuml;rel diplomasinin par&ccedil;ası olduğunu ifade eden Kurtulmuş, Yurtdışı T&uuml;rkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, TİKA, Yunus Emre Enstit&uuml;s&uuml;, Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı bazı kuruluşların bu anlamda &ouml;nemli faaliyetler y&uuml;r&uuml;tt&uuml;klerini anlattı. T&uuml;rkiye nin yurtdışında y&uuml;r&uuml;tt&uuml;ğ&uuml; eğitim faaliyetleri bulunduğunu dile getiren Kurtulmuş, Bu &ccedil;er&ccedil;evede, paralel yapının okullarını devretmek isteyen &uuml;lkeler, bu okullarını kurulacak bu yeni vakıf &uuml;zerinden devredecekler ve bu vakıf her &uuml;lkedeki o &uuml;lkenin siyasi ve yerel şartlarına uygun yeri gelir vakıf olur, yeri gelir şirket olur, bir takım &ouml;rg&uuml;tlenmeler yapılarak, bir takım kuruluşlar kurarak, bunlar &uuml;zerinden bu &uuml;lkelerdeki okulların y&ouml;netimini devralacak. Bunun dışında, zaten b&ouml;yle bir mesele olmasaydı bile devam eden eğitim faaliyetlerimizin daha d&uuml;zenli hale getirilmesi ve bir şemsiye altında toplanması, yeni bir k&uuml;lt&uuml;rel diplomasi kurumu olarak bir kuruma ihtiyacımız vardı. Kurulacak Maarif Vakfı bu ihtiyacı karşılayacak bir vakıftır değerlendirmesinde bulundu. Milli Eğitim Bakanlığının, sivil toplum kuruluşlarının bir &ccedil;ok yerde okulları olduğunu aktaran Kurtulmuş, Paralel yapının devredilecek okulları olabilir. B&uuml;t&uuml;n bunların hepsini &uuml;lke şartları i&ccedil;inde oluşturulacak organizasyonlarla devralacak bir şemsiye kuruluşu olarak d&uuml;ş&uuml;n&uuml;n. Maarif Vakfı nı, TİKA, Yunus Emre Enstit&uuml;s&uuml;, Yurtdışı T&uuml;rkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ya da Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bir şemsiye kuruluş olarak g&ouml;rmemiz gerekir. &Uuml;mit ediyorum ki T&uuml;rkiye nin yurtdışındaki eğitim faaliyetleri bundan sonra daha ciddi şekilde devam edecektir diye konuştu. Vakfın, sadece kamu kuruluşu olarak g&ouml;r&uuml;lmemesi gerektiğini, STK ların i&ccedil;inde olacağı, kamu otoritesinin desteklediği bir vakıf olarak kurulacağını anlatan Kurtulmuş, Bunlarla ilgili &ccedil;alışmalar son noktaya geldi. İnşallah &ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki g&uuml;nlerde kuruluş &ccedil;alışmalarına başlanacaktır dedi. Edirne deki nehir taşkınlarına ilişkin soru &uuml;zerine de Kurtulmuş, &ccedil;alışmaları yakından takip ettiğini, şehrin şimdiye kadar g&ouml;r&uuml;lmemiş bir felaketle karşı karşıya kaldığını s&ouml;yledi. Felaket karşısında hi&ccedil; can kaybı yaşanmadığını, kısa s&uuml;rede insanların kurtarıldığını, evlerini kaybeden ya da evleri sel altında kalanların her t&uuml;rl&uuml; ihtiyacının karşılandığını belirten Kurtulmuş, bu sınavın başarıyla verildiğini bildirdi. Afetin maddi boyutunun sular &ccedil;ekildikten sonra ortaya &ccedil;ıkacağını ifade eden Kurtulmuş, &ccedil;alışmalarda emeği ge&ccedil;enlere teşekk&uuml;r etti. AA

Kurtulmuş: MB 2023 hedeflerine uyumlu hareket edebilir

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Merkez Bankası'nın sadece enflasyon hedefi üzerine değil, diğer hedeflere odaklanarak 2023 hedeflerine uyumlu hareket edebileceğini belirtti

Öne Çıkanlar