Yıldız Holding/Ülker: Kurun aşırı değerlenmesini fırsata çevirdik
Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ülker kurun aşırı değerlenmesini, biz bir ihracat fırsatına dönüştürdüklerini söyledi
Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ülker, "Kur avantajını, kurun aşırı değerlenmesini, biz bir ihracat fırsatına dönüştürdük, Türkiye'yi ihracat üssü olarak belirledik." dedi.
Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda, Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde düzenlenen geleneksel CEO Club Buluşmaları kapsamında "CEO Ajanda 2019" Zirvesi gerçekleştirildi.
"CEO Panel"ine katılan Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ülker, şirket bünyesinde satın aldıkları markalar hakkında bilgi verdi.
Ülker, gündemlerinde Hindistan'daki yatırımlar, Nijerya ve Afrika'da nasıl bir gelişme izleyeceklerinin bulunduğunu bildirerek, şunları kaydetti:
"2018 yılı, hangi pazarlarda kalıcı olarak yer alacağımızın ve yatırım yapmaya devam edeceğimizin kararlarının verildiği bir yıl oldu. 2018 Türkiye'de de beklentilerimizin üzerinde bütçe aşımı ile tamamlanan bir yıl oluyor. Gıda, ekonomik dalgalanmalardan en az etkilenen sektörlerden biri, özellikle atıştırmalık tarafı... Kuruş ile satılan 1 lira gibi bir bariyerin olduğu bir sektörde, iyi bir ilk yarı geçirdik.
İkinci yarıda biraz da ekonomik fiyat baskısı ile beraber fiyatlarımızı 1 liranın üzerinde konumlandırmak zorunda kaldık. Arzu etmesek de o kıymetli 1 lira eşiğini atlamış olduk ama yine de piyasalar bu fiyatları kabul etmek durumunda kaldı. Gemi demirliyken kaptanlık yapmak kolay fakat fırtınalı denizde kaptanlık yapmak zor birşey. "
Türkiye'de artan enflasyona karşı alınacak tedbirlerin alındığını anımsatan Ülker, kurdaki basının hafiflemesi ve enflasyonun geriye gidecek olması yönündeki beklentilerin kendilerini yatırımlardan alıkoymadığını söyledi.
- "Kümaş'la ilgili bazı işlemler başladı, yine sırada başka bazı varlık satışlarımız var"
"Kur avantajını, kurun aşırı değerlenmesini, biz bir ihracat fırsatına dönüştürdük." diyen Ülker, geçen seneden Türkiye'yi ihracat üssü olarak belirlediklerini, bunu hızlı şekilde hayata geçirip, hedef pazarlara ihracatı artırdıklarını kaydetti. Ülker, İngiliz markalarına sahip olmalarının, birçok pazara girişlerini de kolaylaştırdığına işaret ederek, şöyle devam etti:
"Bu dönüşüm sayesinde 2018'de toplam büyümemizin yüzde 22'lere ulaşacağını, seneyi 50 milyar liranın üzerinde bir ciroyla kapatacağımızı düşünüyoruz. Türkiye'de de enterasan bazı yatırımlarımız vardı. Gözde Girişim Yatırım Ortaklığı Fonu altındaki şirketlerimizde olgunlaşan şirketlerimiz var. Kümaş'la ilgili bazı işlemler başladı, yine sırada başka bazı varlık satışlarımız var.
Gözde'nin iştiraklerinden biri Şok Marketler. Burada ŞOK'un kendi özel markaları ile çok ciddi bir büyüme yakalandı. Evvelki sene bin 200 yeni şube ilave edilirken, geçen sene de bin rakamını hedeflemiştik bu sene için, bu rakamı tutturacağız. Yavaşlama kararı almış olmamıza rağmen, piyasadaki talep doğrultusunda, Şok Marketlerde yavaşlayamadık, aynı büyüme ve istihdam devam ediyor. Bu sene 5 bin kişilik bir istihdam yarattı yeni açılan şubeleriyle."
- "2019 yılında Grup, gaz kesmeyi düşünmüyor"
Grup'ta 2018 yılında arzu edilen hedeflerin ve bütçelerin üzerinde bir performans gerçekleştiğinin altını çizen Ülker, 2019 yılında bütçe çalışmalarının kendilerini zorladığını söyledi.
Ülker, belirsizliğin kendilerini zorladığı değerlendirmesinde bulunarak, bütçelerin afaki, kurdaki, ekonomideki gelişmelerin tahmin edilmesinin zor olmasına karşın, bu dönemde hedeflerin rasyolarla belirlenmesinin daha doğru olacağını aktardı.
"2019 yılında Grup, gaz kesmeyi düşünmüyor, daha odaklı ve büyümeye odaklı gidiyoruz, karlı büyümeyi hedefliyoruz. Enflasyon karşısında şirketlerimiz karlı olmazsa sermayeden yiyorlar, şirketleri karlı tutmak ana amaçlardan biri olmalı." diyen Ülker 2019 yılında ajandalarında sürdürülebilirlik ve dijital dönüşümün de yer aldığını anlattı.
Dijital dönüşüm konusunda Grup'ta yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Ülker, "En önemli husus bir hayat tarzı olarak dijital dönüşümü benimsemek. Artık bunu yaşam tarzı olarak dünyamıza sokmamız gerekiyor. Günümüzde mekandan bağımsız dijital toplantılar yapabiliyoruz. Ar-Ge ve İnovasyon Birimi kurduk, proje, fikir üretiyorlar. Ürünlerimizi nasıl hızlı, ucuz ve tüketiciye ulaşır kılabiliriz bunun üzerinde çalışıyoruz. Dünyada yepyeni bir pazarlama, iletişim dünyası yeni çözümlerle hayatımıza giriyor." diye konuştu.
- "Genel olarak baktığınızda 2018 çok fena geçti sayılmaz"
Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet Dördüncü, 2018 yılının Temmuz sonuna kadar, bütün şirketler için, özellikle de kimya sektörü için çok iyi bir sene olduğunu hatırlatarak, Ağustos sonundan sonra volatil bir ortamın ortaya çıkmasıyla bir çok sektörde sıkıntı yaşanmaya başladığını söyledi. 2018'in son çeyreğinin birçok işte kendilerini zorladığını belirten Dördüncü, şu değerlendirmelerde bulundu:
"2018'in nasıl biteceğine genel olarak baktığımızda, ciroda geçen seneye göre dolar bazında yaklaşık yüzde 8-9 artış görüyoruz bu da rakamsal olarak 2,8-2,9 milyar dolara tekabül ediyor. Faaliyet karlılığı da yüzde 10-13 civarında daha iyi geçen seneye göre, 350 ile 400 milyon dolar arasında kapanacağını öngörüyoruz.
Genel olarak baktığınızda 2018 çok fena geçti sayılmaz. Bizi en çok üzen ve hala da üzerinde çalıştığımız enerji sektörü. Enerji sektöründe girdilerin fiyatları ile çıktıların fiyatları ile ilgili marjinal şeylerden ciddi şekilde rahatsızız."
Dördüncü, kimya sektörünün 2018 yılında çok iyi geliştiğinin altını çizerek, Eylül ayına kadar satışların çok iyi geçtiğini bildirdi. 2019 yılı öngörülerini de paylaşan Dördüncü, "2019 senesi için önceliğimiz sahayı ve alanı muhafaza etmek, mümkün olduğu kadar nakit akımını dikkat ediyor olmak. 2019 senesinde yatırımlarımız 300-400 milyon dolar civarında olacak. Çok dikkatli olacağımız bir sene olacak 2019." diye konuştu.
- "Bundan sonra bir stabilite sağlanacaktır"
Borusan Holding CEO'su Agah Uğur, 2017 yılını 4,6 milyar dolar ciro ile kapattıklarını anımsatarak şu bilgileri verdi:
"Bu seneki bütçemiz 5,2 milyar dolardı. İyi bir büyüme planlamıştık, bütçenin altında kalacağız, 4,8 milyar dolarla yılı kapatacağız yine de dolar bazında yüzde 3 büyüme sağlıyoruz. Geçen sene konsolide EBITDA'mız 520 milyon dolardı, bu sene biraz azalıyor 420 milyon dolar civarında olacak. Toplam 4,8 milyar doların 1,6 milyar doları zaten dış pazarlardan geliyor.Bu yıl daha iyi olabilirdi tabi ama bu yılı bu şekilde kapatarak, arkamızda bıraktığımıza seviyoruz. Tek uğraştığımız konu, otomotivdeki stoklarımız. Çok ucuza BMW'ler Audi'ler var, kaçırılacak fırsat değil. Stokları eritmemiz gerekiyor, onun dışında pek sorunumuz yok."
Korkulan Eylül-Ekim ayının geride bırakıldığına dikkati çeken Uğur, "Bundan sonra bir stabilite sağlanacaktır. 2019'da Türkiye'de bir iki çeyrek küçülme, üçüncü çeyrekten sonra büyümeye geçmesini bekliyoruz. İş adamı olarak Türk iş adamları büyümeyi de küçülmeyi de hızlı becerebiliyor. Dolayısıyla 2019'a hazırız, küçülmemiz gereken yerde küçüldük ama fırsatlarda var tabi. Bizim için en iyi pazar ABD oldu. ABD, 5-6 yıl yüksek koruma ve yüksek taleple gidecek gibi gözüküyor." ifadelerini kullandı.
AA