Bloomberg HT Haberler Nobelli ekonomist Acemoğlu'ndan yapay zeka uyarıları
HABERLER

Nobelli ekonomist Acemoğlu'ndan yapay zeka uyarıları

  • 2024 Nobel Ekonomi Ödülünü alan Daron Acemoğlu yapay zeka hakkında yeni uyarılarda bulundu.

  • Acemoğlu, yapay zekanın geleceği belirleyecek teknoloji olacağını belirterek, "Üretkenliğe çok dikkate değer faydalar sağlayacak. Ancak bu yapay zekayı nasıl geliştireceğimize bağlı ve tam etkilerinin ortaya çıkması zaman alacak" ifadelerini kullandı.

Giriş: 16 Ocak 2025, Perşembe 11:01
Güncelleme: 16 Ocak 2025, Perşembe 11:01

2024 Nobel Ekonomi Ödülünü Daron Acemoğlu son dönemlerde sıkça sorular aldığı refah paylaşımı (paylaşılan refah), yapay zeka (YZ) ve çalışma hakkındaki düşüncelerini on madde halinde özetledi.

"Umarım düşüncelerimi basit ve kısaca paylaşmak faydalı olur. Amerika Birleşik Devletleri’nde yeni yönetimin göreve başlamasına da kısa bir süre kaldı. Belki de şimdi bazı hedefler üzerinde düşünmenin tam sırası (her ne kadar yeni yönetimin bizi bu hedeflere doğru yönelteceğine inancım neredeyse hiç olmasa da)" ifadelerini kullanan Acemoğlu'nun özetlediği görüşler şöyle;

1. Refahın paylaşımı temel unsur

Paylaşılan refahtan kastım ekonomik büyümeden farklı grupların (örneğin erkekler ve kadınlar, değişik etnik gruplar, farklı eğitim grupları, farklı dinlere ait insanlar vb.) aşağı yukarı aynı şekilde faydalanması (gelirlerinin benzer oranlarda artması). Bir grubu büyük oranda zenginleştirirken birçok başka gruba sadece sınırlı oranda menfaat sağlayan ekonomik büyüme refah paylaşımına örnek olamaz. Bu aslında bir ekonomik ilkedir. Huzurlu ve uyumlu bir toplum refah paylaşımını gerektirir. Ayrıca gerçekçi bir ilkedir de. Tüm eşitsizliklerin yok olmasının tek bir hareketle olacağını öngörmez.

"Paylaşımın köklerinin işgücü piyasasına dayanmalı"

2. Refahın paylaşımına yeniden dağıtımla ulaşılamaz

Paylaşımın köklerinin işgücü piyasasına dayanması gerekir, (iyi) işlerle ve maaş artışları ile. Güvenceler ve bir miktar yeniden dağıtım da önemlidir ancak tek başına refah paylaşımını sağlamaya yeterli değildir. Yeniden dağıtım sosyal demokrat İskandinav ülkelerinde sağlam temellere dayalıdır ancak orada bile bu, refah paylaşımının ana kaynağı değildir. Yeniden dağıtıma dayanan refah paylaşımı politik ekonomi açısından da bir anlam ifade etmez: toplumun bir kesimi sürekli yoksul bırakılıyorsa bu kesimin sağlam bir dağıtımı zorlayacak gücü olamaz.

Ayrıca, vergi öncesi eşitsizlik çok artarken tüm demografik gruplar için harcanabilir gelirin yeterince artmasını sağlayacak güçlü bir yeniden dağıtım olsa bile, bu beraberinde başka ciddi problemler getirecektir. İşleri olmayan insanlar ve vergi gelirleri artmayanların topluma katkıları hissedilmez. Belki daha da kötüsü, bu gerçek bir iki katmanlı toplum yaratabilir. Toplumun bir kesimi ekonomik olarak gelişir ve gelirlerin ve vergilerin tek kaynağı kendileri olduklarından tüm sosyal statüye de sahip hale gelirler. Diğerlerinin payına düşen ise sadece vergi gelirlerinden yeniden dağıtım olur.