Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Petrol fiyatlarında yön yukarı

Petrol fiyatlarında yön yukarı

Arza yönelik endişeler, jeopolitik gelişmeler ve dolardaki güçlenmeyle yıla kötü başlayan Brent petrolün varil fiyatı, ocakta 13 yılın en düşük seviyesini görmesinin ardından tekrar yükselişe geçti

Giriş: 03 Temmuz 2016, Pazar 11:21
Güncelleme: 03 Temmuz 2016, Pazar 11:22

Dolardaki değerlenme, jeopolitik gelişmeler ve arz piyasasına yönelik endişeler nedeniyle 2014'ün ikinci yarısından itibaren düşüşe geçen petrol fiyatları, bu yıl yönünü yukarı çevirerek ilk yarıda yüzde 32 değer kazandı.

Küresel ekonomide istenilen toparlanmanın elde edilememesi sonrasında merkez bankaları politikalarındaki farklılaşma dikkati çekerken, emtia, döviz ve hisse senedi piyasalarında sert dalgalanmalar görüldü. Dolardaki değer artışıyla baskı altında kalan emtia piyasasında, azalan küresel talebin yanı sıra arz piyasasındaki gelişmeler özellikle petrol fiyatlarında son zamanların dip seviyelerinin görülmesine neden oldu.

Brent petrolün varil fiyatında özellikle 2014'ün ikinci yarısında belirginleşen düşüş trendi, bu yılın ilk ayında da devam etti. Ocakta 27,08 dolarla 2003'ten bu yana en düşük düzeyine gerileyen Brent petrolün varil fiyatı, petrol üreticisi ülkelerde arzı etkileyen beklenmedik gelişmelerle yükselişe geçerek mayıs ayında 50 doları aştı.

Haziran ayında 52 dolar seviyelerinin görülmesine karşın İngiltere'deki referandumda Avrupa Birliği'nden ayrılma kararı çıkması (Brexit) sonrasında artan satış baskısıyla yeniden 50 doların altına inen Brent petrolün varil fiyatı, böylece ilk yarıyı yüzde 32 değer kazancıyla kapattı.

"Piyasadaki üretim fazlalığı daha iyi bir dengeye doğru ilerliyor"

AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Nordea Markets Kıdemli Petrol Analisti Thina Margrethe Saltvedt, petrol fiyatlarının ocak ayında gördüğü 27 dolar dip seviyelerinden yaklaşık iki kat artışla 50 doların üzerine çıktığını anımsattı.

Saltvedt, ABD'nin kaya gazı üretimindeki sert düşüşün, bu yıl petrol fiyatlarındaki yükselişin arkasında yatan temel neden olduğuna işaret ederek, "Buna ilaveten Kanada'daki yangın ve petrol zengini Nijer deltasında artan politik türbülans petrol fiyatlarının yükselmesinde etkili oldu." dedi.

Buna karşın piyasada hala üretim fazlalığı bulunduğunu hatırlatan Saltvedt, ancak bu fazlalığın daha iyi bir dengeye doğru ilerlediğini söyledi.

Saltvedt, bu yıl ABD'de kaya gazı üretiminin düşmeye ve talebin sağlıklı bir oranda büyümeye devam edeceği beklentileri doğrultusunda petrol fiyatlarının yükseleceğini öngördü.

Petrol üretiminin, yılın bu zamanlarında hareketli olmasını beklemediklerini anlatan Saltvedt, "Bu yılın sonunda Brent petrolün varil fiyatının 48 dolar olacağını, gelecek yıl bu rakamın 63 dolara yükseleceğini tahmin ediyoruz. Brent petrolde bu yılın 3. çeyreğine ilişkin tahminimiz ise 53 dolar seviyelerinde bulunuyor." görüşünü paylaştı.

"Spekülatif yatırımcıların uzun vadeli pozisyonları en büyük zorluklardan biri"

Saxo Bank Global Emtia Strateji Müdürü Ole Hansen de küresel petrol tüketicilerinin, 2014'ten bu yana düşen petrol fiyatlarına tepki vermesiyle talepte toparlanma yaşandığını belirterek, şunları kaydetti:

"Gelişen ve gelişmiş ülke piyasalarının her ikisinde de mevcut küresel ekonominin sağlığına ilişkin endişelerin baskın olmasına rağmen petrol talebi hala güçlü. Yükselen talep, İran ve Irak gibi ülkelerde artan arzla karşılandı ama buna karşın ABD gibi yüksek maliyetli üreticilerin arzını dikkate değer bir şekilde azalttığını görüyoruz. Bu gelişmelerin hepsi, ilk çeyrekte 13 yılın en düşük seviyesine gerileyen petrolü toparlanma yoluna koydu. Bu doğrultuda petrol fiyatları beklenenden daha da erken bir şekilde ivme kazanarak mayıs ayında 50 doların üzerini gördü. Kanada ve Nijerya'daki gibi dikkate değer birden fazla zorunlu arz aksaklıkları da piyasaların dengelenmesine yardımcı oldu. Kanada'daki yangın, mayıs ayı boyunca günlük üretimi bir milyona yakın azaltırken Nijerya'daki petrol tesislerine saldırılar da üretimin son yılların en düşüğüne gerilemesine yol açtı."

Hansen, üretimdeki söz konusu aksaklıkların, petrol fiyatlarının 5 - 10 dolar artmasını sağladığını, fiyatların beklenenden daha hızlı şekilde 50 dolar seviyelerine ulaştığını vurguladı.

ABD petrol stoklarında gelecek 2-3 ay boyunca mevsimsel azalma görüleceği tahmininde bulunan Hansen, 50 doların üzerindeki istikrarlı petrol fiyatlarının, ABD üretiminin beklenenden daha kısa süre içinde dip yapacağına işaret olabileceğini söyledi.

Hansen, spekülatif yatırımcıların mevcutta WTI ve Brent petroldeki uzun vadeli pozisyonlarının, gelecek birkaç aydaki en büyük zorluklardan biri olduğunu ifade etti.

Şu anda yüksek fiyat görünümündeki herhangi bir değişikliğin, spekülatif yatırımcıları, pozisyonlarında önemli değişikliklere gitmeye zorlayabileceğine dikkati çeken Hansen, "Bu da petrol fiyatlarının yüzde 10 - 20 düşmesi riskini beraberinde getirebilir." dedi.

Hansen, gelecek aylarda petrol fiyatlarının 45-55 dolar bandında kalmasını, yılı da bu aralığın üzerinde tamamlamasını beklediklerini, buna karşın petrol fiyatları üzerindeki yukarı yönlü risklerin sınırlı olduğunu da sözlerine ekledi.

AA