Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Sinüzitten kurtulmak için denize girin

Sinüzitten kurtulmak için denize girin

Sinüzit hastalığına karşı deniz suyu ve tuzlu suyun tedaviye yardımcı olduğu açıklandı

Giriş: 10 Haziran 2013, Pazartesi 11:35
Güncelleme: 10 Haziran 2013, Pazartesi 15:29

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr. Mehmet Koyuncu, sinüzit hastalığının tedavisinde antibiyotik tedavisinin şart olduğu ancak yapılan araştırmalarda deniz suyunun ve tuzlu suyun tedaviye yardımcı olarak yaşam kalitesini arttırdığını bildirdi.

Koyuncu, sinüzitin toplumda her yedi kişiden birinde görülen, yaşam kalitesini düşüren yaygın bir hastalık olduğunu belirtti.

Halk arasında uygulanan tuzlu suyu buruna çekmek ve denize girmek gibi davranışların sinüzit hastalığında yardımcı tedavi olarak kabul gördüğünü ifade eden Koyuncu, şunları söyledi:

"Yapılan çalışmalarda deniz suyu ve tuzlu su gibi yardımcı tedavilerin burun akıntısını azalttığı, burun hava geçirgenliğini arttırdığı ve hastanın kendisini daha sağlıklı hissetmesini sağladığı görülmüştür. Ancak kesinlikle bunlar birebir sinüziti geçiren yöntemler değil. Asıl tedavi ise antibiyotiklerle yapılıyor. Evimizde tuzlu su yapıp burna çekebiliriz veya eczanelerde satılan deniz sularını alabiliriz. Bu uygulamaların hastanın kendisini daha sağlıklı hissetmesini sağladığı görülmüştür. Hasta daha rahat nefes alıp veriyor. Özellikle solunumun rahatladığı ispatlanmıştır. Tuzlu suyun hastaya hiçbir zararı yok. Hasta tuzlu su kullanarak kesinlikle konfor hissedecektir. Tuzlu su kullanarak burnu açılacak ve rahat nefes alacaktır. Sinüzitte hastanın en önemli sıkıntısı hastanın rahat nefes alamaması, burun tıkanıklığıdır."

Sinüzit mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğunu dile getiren Koyuncu, "Sinüzit hastanın bütün konforunu düşürür. İş gücü kaybı yapar, insanın etrafıyla ilgisi kesilir, huzursuzluk, iş yapmada ve işe gitmekte zorluk yaşanır. İnsanın hayat kalitesini düşüren mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır. Sinüzit cerrahisinde ise endoskopik sinüs cerrahisi uygulanıyor. Burun içerisinden girilerek sinüslerdeki iltihap düzeltiliyor. Hastaya daha az zarar veren ameliyatlar yapılıyor. Dışardan ameliyat izi belli olmuyor" dedi.

-"Damla ve spreylerin yan etkileri var"

Sinüzit tedavisinde antibiyotik kullanımının tedavinin temelini oluşturduğunu ifade eden Koyuncu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hastalığın kaynağı bakteri olduğu için sinüslü hastalarda mutlaka bir antibiyotik tedavisi başlamalı. Temelde tedavi antibiyotiktir. Bunun dışında kullanılan ilaçlar tedavi için olmazsa olmaz değil. Kortizonlu burun spreyleri mutlaka kullanılması gereken ilaçlardan biri değil. Hastanın burun tıkanıklığının giderilmesinde bu spreylerin büyük yardımı vardır. Hasta bu sprey ve damlalar sayesinde daha rahat nefes alabiliyor. Ancak bu damla ve spreylerin yan etkileri var. Özellikle rebound fenomeni dediğimiz, hastanın uzun süre bu ilaçları kullandıktan sonra tedavilere yanıt vermemesi durumu yaşanabiliyor, hatta tıkanıklık artabiliyor. Bu ilaçları uygun dozlarda kullanmak lazım."