Soylu:Kıdem tazminatında bir çok ülke uygulamasından yararlandık

Bakan Soylu, Ankara 1. Organize Sanayi Bölgesi Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Eğitim Şantiyesi'nde ahşap kalıpçı, duvarcı ve iskele kurulum elemanlarının mesleki yeterlilik belgesi alabilmek için başvurduğu performans sınavını denetledi.

Mesleki Yeterlilik Kurumu (MYK) Başkanı Adem Ceylan ve Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir ile ilk olarak ahşap kalıpçıların performans sınavının yapıldığı katta incelemelerde bulunan Soylu, burada işçilerle bir süre sohbet etti.

Daha sonra duvarcılar ve iskele kurulum elemanlarının performans sınavının yapıldığı yere geçen Soylu, işçilerle duvar ördü.

Denetlemelerin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Soylu, bilgi ve tecrübe kadar iş sağlığı ile güvenliğinin de önemli olduğunu belirtti.

Toplumda herkesin iş kazalarından şikayet ettiğini ve bunun acısını yaşadığını ifade eden Soylu, "Bu konuda tedbir almak temel sorumluluğumuzdur, sosyal hukuk devletinin temel sorumluluğudur. Bireyi esas alan hukuk devletinin temel sorumluluğudur." diye konuştu.

"Denetliyoruz ama otokontrole de ihtiyacımız var"

Hem ülke hem millet hem de hükümet için atılan en önemli adımlardan birinin, mesleki yeterlilik alanında olduğunu vurgulayan Soylu, şöyle devam etti:

"Tüm paydaşlarımızla çok önemli adımlar attığımızı, boş durmadığımızı ve önemli çaba sarf ettiğimizi ifade etmek istiyorum. İş kazalarını en az seviyeye indirene kadar bu çabayı göstermeye devam edeceğiz. Biz denetimlerimizi gerçekleştireceğiz, işveren ve çalışanlarımız da tedbirlerini alacaklar. Tedbir almak sadece işverene ait değil, aynı zamanda çalışana da ait. İşvereni biz denetliyoruz ama bir otokontrole de toplum olarak ihtiyacımız var. Ülkemizde 844 ulusal meslek standardı söz konusu, bugün bunun 781'ine ait esaslar belirlenmiş, bunun toplam 633 tanesi de Resmi Gazete'de yayımlanmıştır. Yani bizim 633 mesleğimizin standartlarının ne olduğu bugün bellidir. Bu bizim özellikle AB çerçevesinde, gelişmiş ülkeler çerçevesinde, çalışma hayatıyla ilgili attığımız en önemli adımdır. Bu, iş sağlığı ve güvenliğinin teminatıdır. İş kazalarını önlemek için alınabilecek en yüksek ve en önemli tedbirdir."

"Belgesiz çalışmada tekrar tarih uzatılması söz konusu değil"

Mesleki yeterlilik belgesinin AB standartlarında olduğunu ve Avrupa'da geçerliliğinin bulunduğunu dile getiren Soylu, icra ettiği meslekte yeterlilik belgesi almak isteyen işçilerin, yazılı ve uygulamalı sınavlara tabi tutulduğunu söyledi.

Şu anda 46 kuruluşun mesleki yeterlilik belgesi vermeye yetkili olduğuna ve sınav masraflarının İŞKUR tarafından karşılandığına dikkati çeken Soylu, bugüne kadar yaklaşık 50 bin çalışanın mesleki yeterlilik belgesini almaya hak kazandığını bildirdi.

Soylu, 46 kuruluşun bir yılda mesleki yeterlilik belgesi verme kapasitesinin 500 bin olduğunu kaydederek, ortalama 450 bin kişinin bu belgeyi almasını hedeflediklerini belirtti.

Çok tehlikeli 40 meslek için 31 Aralık 2016'nın belgesiz çalışabilme açısından son tarih olduğunu vurgulayan Soylu, bu tarihin bir daha uzatılmayacağını ifade etti.

İNTES'in eğitim şantiyesi gibi uygulamaların diğer illerde de açılması gerektiğini dile getiren Soylu, İNTES, ASO ve işçilere katkılarından dolayı teşekkür etti.

"Türkiye'nin hedefleri var, istikameti var"

Soylu, bir basın mensubunun "işsizlik oranının martta yüzde 10,1 seviyesinde gerçekleştiğini" anımsatarak, bu konudaki değerlendirmesini sorması üzerine, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin birinci çeyrek büyüme rakamı yüzde 4,8. OECD ortalaması ise 1,8. Türkiye, demokrasinin kendisine verdiği güçle birlikte istikrar denilen bir gemiyle yolculuğuna devam etmektedir. Bizim için istikrar gemisi önemlidir. Etrafımızda birçok olay olmasına rağmen, terörle ülkenin istikametini bozmak istemelerine rağmen bakın herkes işini yapıyor. Bu konuda Türkiye'nin hedefleri var, istikameti var. Siyasal ve demokratik yolculuğunun yanında ekonomik bir yolculuğu da var. Bu yolculuk da devam ediyor. SGK'nın aktif sigortalı sayısında ocak ile nisan arasında yaklaşık 400 bin kişilik bir artış söz konusuydu. İstihdam oranımız da yüzde 46,1'e yükseldi, burada da yüzde 1'lik artış oldu. Aynı zamanda iş gücü kapasitemiz de tekrar yüzde 51'in üzerine çıktı. Bu da bizim için çok iyi gösterge. Kısacası, işine bakan bir Türkiye var."

Başka bir basın mensubunun "kıdem tazminatında yapılmak istenen düzenlemenin içeriğini" sorması üzerine Soylu, kıdem tazminatının önemli bir uzlaşı alanı olduğunu, bu konunun sosyal tarafların uzlaşısıyla sonuçlanacağını söyledi.

Çalışmaları tamamladıklarını ancak daha hükümete sunmadıklarını ifade eden Soylu, "Hazırladığımız kıdem tazminatı düzenlemesini hükümetle ve kamuoyuyla paylaşmak için belirli bir takvim var. Hükümete bunu sunduğumuz andan itibaren ki bunun çok yakın zaman dilimi içerisinde olabileceğini düşünüyoruz, tüm paydaşlarımızla masaya oturacağız." dedi.

Türkiye'de her 100 kişinden 86'sının kıdem tazminatı alamadığını dile getiren Soylu, görevlerinin, tüm çalışanların kıdem tazminatını almasını sağlamak olduğunu belirtti.

Kıdem tazminatı düzenlemesi kapsamında farklı ülke uygulamalarının da incelendiğini anlatan Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye'nin taleplerini ve ihtiyaçlarını karşılayabilecek, tarafların söylediklerine bir şekilde cevap verebilecek, bugüne kadar ortaya çıkmış problemlerin çözümünü esas alan ve birçok ülke uygulamalarından aldığımız bilgi ve tecrübeden yararlandığımız bir modeli oluşturmaya çalıştık. Bunu toplumsal kesimlerin tamamıyla paylaşacağız. Çünkü bu konuda sessiz yığınlar var. Kıdem tazminatını alamayanlar var, 'Hakkım ne olacak' diyerek tedirgin olanlar var. Bunların hepsinin gönlüne su serpeceğiz."

Bakan Soylu, daha sonra MYK tarafından yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşu olan ASO Mesleki Test ve Sertifikalandırma Merkezi İktisadi İşletmesi çelik kaynakçısı performans sınavı denetiminde bulundu.