Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Tahvil piyasasında "getiri eğrisi resesyonu mu gösteriyor" çatışması

Tahvil piyasasında "getiri eğrisi resesyonu mu gösteriyor" çatışması

Tahvil traderları, "getiri eğrisindeki terse dönüşün bir resesyon işareti mi olduğu" konusunda farklı görüşlere sahip

Giriş: 15 Ağustos 2019, Perşembe 16:28
Güncelleme: 15 Ağustos 2019, Perşembe 16:28

Tahvil yatırımcıları, getiri eğrilerindeki terse dönüşün ekonominin resesyona yöneldiğinin bir işareti olup olmadığını tartışıyor.

Bazıları için, bu konuda daha önceki gelişmeler bu tahminin doğru olduğunu işaret ediyor. ABD'nin 10 yıl vadeli Hazine tahvillerinin faizinin iki yıllıkların faizinin altına düştüğü son beş durumda, bunu resesyon takip etti. Diğerleri için ise, tahvil piyasası artık öyle çarpık bir hale gelmiş halde ki, eğrinin tersine dönmesi artık eskiden olduğu gibi resesyonu işaret etmiyor, ancak bu durum halen kendi kendini doğrulayan bir kehanet olabilir.

Para yöneticisi Mediolanum SpA'nın sabit getirili menkul kıymetler başkanı Charles Diebel, "Gerçek şu ki tahvil piyasasından sıkıntı kokuları geliyor ve hisse senetleri bunu henüz yakalamaya başlıyor," dedi ve "Getiri eğrisi baz alındığında, yüzde 80 resesyon olasılığı var" değerlendirmesinde bulundu.

Resesyonun önümüzdeki bir yıllık dönemde gelip gelmeyeceği, parasını nereye koyacağını araştıran fon yöneticileri için önemli. Tahvil piyasası, yaklaşık 16 trilyon dolarlık yatırım yapılabilir nota sahip tahvilin negatif faize sahip olması ve vadesi dolana kadar tutulduğunda kayba uğramayı garanti etmesi ile birlikte, hiç bu kadar pahalı olmamıştı.

ABD ve İngiltere'de getiri eğrilerinin çarşamba günü tersine dönmesi Wall Street'te kargaşaya yol açtı ve bunun sonucu Standard & Poor's 500 (S&P 500) Endeksi yüzde 2.9 düşerken, Dow Jones Endeksi günü 800 puanlık düşüşle tamamladı. ABD Başkanı Donald Trump, getiri eğrisini "çılgın bir şekilde terse dönmüş" olaraktanımlayarak, Fed'i bir kez daha faizi yüksek tutmakla suçladı.

Terse dönmüş getiri eğrisi, Japonya ve diğer büyük Asya tahvil piyasalarının ABD Hazine tahvillerindeki hareketleri yansıtmaları ile birlikte küresel bir olay şeklini almış durumda. Avustralya Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Guy Debelle, "bu işaretin ne kadar faydalı olduğu" konusunda emin olmadığını söylemesi ile, ABD Hazine tahvil getiri eğrisinin tersine dönmesine fazla önem vermeyerek bu tartışmanın içine girdi.

BlackRock Inc. başkan yardımcısı Philipp Hildebrand, Bloomberg Television'a yaptığı değerlendirmede, "Eğer bir resesyon olsaydı, ne tür bir politika tepkisi olacağı açık değil," dedi ve "Cephanenin bitmesi sorunu piyasalar için ek endişe yaratıyor ve bu durum, getiri eğrisinde ve genel olarak faizlerde neden bu aşırı hareketleri gördüğümüzün ek açıklaması" değerlendirmesinde bulundu.

Fed tepkisi

UBS Global Wealth Management ve Morgan Stanley Investment Management, Fed'in faizleri düşürerek getiri eğrisinin dikleşmesine yardımcı olması ile birlikte, ABD'nin şimdilik resesyondan kaçınabileceğini düşüne kurumlar arasında yer alıyor. UBS Global Wealth Management için, bu durum hisse senetlerinde satış için daha erken olduğu anlamına gelirken, Endonezya rupisi ve Güney Afrika randı gibi gelişen piyasa paraları halen yatırımcılara pozitif getiri sağlıyor.

UBS Wealth Management baş yatırım yetkilisi Mark Haefele, "Tahvil getirileri resesyon riskini işaret ediyor, ancak bu denli çabuk değil," dedi ve "Eğer Fed'in faiz indirimleri başarılı bir şekilde getiri eğrisini pozitif bölgeye dikleştirirse, bu kısa süreli terse dönüş olgunlaşmamış bir resesyon işareti olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Diğer uzmanlar ise tahvil piyasasının yeni bir döneme girmiş olmasından teselli buluyor. Merkez bankaları trilyonlarca doları küresel ekonomiye pompaladı ve getiri eğrisinin uzun ucunu yapay bir şekilde aşağı yönde bastırdı. Aynı zamanda, enflasyonist baskılara ilişkin risk de azaldı ve bu durum, yatırımcılar için getiri eğrisinden daha da uzaklaşmayı güvenli hale getirdi. Avrupa'da, bölgenin şimdilerde "Japonyalaşma" olarak adlandırılan, faizlerin, enflasyonun ve büyümenin düşük kaldığı ancak bunun bir resesyon anlamına gelmediği durumdan sıkıntı çekmekte olduğuna ilişkin sesler daha da yükseliyor.

Aralarında Avrupa faiz strateji başkanı Christoph Rieger'in de olduğu Commerzbank AG analistleri, hazırladıkları raporda, "Piyasa 'bu kez farklı' görüşünü savunanlara doğru daha fazla yönelmiş durumda," dedi ve "Dönem primlerinin de rekor negatif seviyelerde olması ile birlikte, resesyon sinyali sorgulanabilir" şeklinde görüş bildirdi.

Mizuho International Plc Avrupa faiz strateji müdürü Peter Chatwell için, bu noktada kimin haklı olduğu önemli değil. Getiri eğrisinin terse dönmesi, tüketicilere ve işletmelere resesyonun gelmekte olduğu konusunda güçlü bir sinyal verebilir, bu durum onları harcama ve yatıorımlarını azaltmaya yöneltebilir ve bu da kaza ile bir resesyonu tetikleyebilir. RBA'dan Debelle de "kendi kendini besleyen resesyon" konusunda uyarıda bulundu.

Yatırımcılara uzun vadeli pozisyonlarda kalması tavsiyesinde bulunmaya devam eden Chatwell, "Getiri eğrisinin tersine dönmesi, haberlerde ön plana çıktıkça çok güçlü hale gelir," dedi ve "Eğer Fed geride kalırsa, ardından piyasa resesyon beklentilerini öne çekecektir ve bu da uzun vadeli faizlerin daha da artmasına yol açacaktır" değerlendirmesinde bulundu.