Yılmaz: Enerji verimliliğinden 2 milyon istihdam sağlanacak

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Sadece enerji verimliğinin, b&uuml;t&uuml;n s&uuml;re&ccedil;leri T&uuml;rkiye de yapılmak kaydıyla 2030 yılına kadar 2 milyonun &uuml;zerinde bir istihdam oluşturacağını hesapladık dedi.S&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilirlik Akademisi nin ev sahipliğinde bu yıl beşinci kez d&uuml;zenlenen Yeşil İş: S&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir İş Buluşması, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ın katılımıyla ger&ccedil;ekleştirildi.Bakan Yılmaz, a&ccedil;ılışta yaptığı konuşmada, kalkınmanın sadece ekonomiden, b&uuml;y&uuml;meden, rakamlardan ibaret olmadığını belirterek, kalkınma kavramının gerektirdiği &ccedil;ok boyutlu bakış a&ccedil;ısını ortaya koyan bir bakanlığa sahip olduklarını s&ouml;yledi. Yeşil iş kavramının birbiriyle &ccedil;elişir gibi g&ouml;r&uuml;nen iki kavramı birlikte ifade ettiğini belirten Yılmaz, Sadece b&uuml;y&uuml;yelim diye d&uuml;ş&uuml;n&uuml;rseniz işiniz kolay. Fakat Ne pahasına b&uuml;y&uuml;me? sorusunu sormanız lazım. Sadece &ccedil;evreyi d&uuml;ş&uuml;n&uuml;rseniz de işiniz kolay. Asıl zor olan ve maharet ikisini bir arada ger&ccedil;ekleştirmek. Yeşil iş kavramından ben hem b&uuml;y&uuml;meyi hem &ccedil;evreyi korumayı ve bu ikisi arasındaki dengeyi sağlıklı bir zemine yerleştirmeyi ve hem bug&uuml;nk&uuml; nesle hem de gelecek nesillere hizmet etmeyi anlıyorum diye konuştu.S&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir kalkınma kavramının ekonomi, sosyal boyut ve &ccedil;evre olmak &uuml;zere 3 sacayağı &uuml;zerine kurulu olduğunu dile getiren Yılmaz, Ekonomik b&uuml;y&uuml;meyi sosyal adalete taşımadığınız, herkesin faydalandığı bir kalkınma oluşturmadığınız ve ekosisteminizi korumadığınız s&uuml;rece ger&ccedil;ek anlamda s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir bir kalkınma olmuyor. Bunlara d&ouml;rd&uuml;nc&uuml; bir boyut olarak temel hakları da ilave etmeliyiz. Ekonomiyi b&uuml;y&uuml;tebilirsiniz, sosyal dengeyi kurabilirsiniz, &ccedil;evreyi koruyabilirsiniz, fakat iyi bir hukuk devleti olamadıysanız, temel hak ve &ouml;zg&uuml;rl&uuml;kleri geniş bir şekilde yaşayamıyorsanız, şeffaf ve hesap verilebilir bir y&ouml;netim anlayışı oluşturamıyorsanız, &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml; yaygınlaştıramıyorsanız kalkınmanın &ouml;nemli bir ayağı eksik kalmış oluyor ifadelerini kullandı. - Doğal kaynakları verimli kullanmak ekonomimizin bir gereği -Bakan Yılmaz, 10. Beş Yıllık Kalkınma Planı nı bu anlayış ile hazırladıklarını ve 4 eksen &uuml;zerine oturttuklarını anlatarak, ş&ouml;yle devam etti: Birinci eksenimiz, sosyal boyuta verdiğimiz &ouml;nemin g&ouml;stergesi olarak ilk defa bir plana sosyal konularla, nitelikli insan g&uuml;&ccedil;l&uuml; toplum dediğimiz bir b&ouml;l&uuml;mle başladık. İkinci eksenimiz ekonomiyle ilgili olarak yenilik&ccedil;i &uuml;retim ve istikrarlı y&uuml;ksek b&uuml;y&uuml;me. Burada bilgiyi temel aldık. Bundan sonraki b&uuml;y&uuml;me stratejimiz bilgi temelli olacak. &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; eksenimiz mekansal boyutu i&ccedil;eriyor ve yaşanabilir şehirler oluşturmayı, b&ouml;lgeler arasındaki dengesizlikleri azaltmayı i&ccedil;eriyor. &Ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki s&uuml;re&ccedil;te d&uuml;nyada da T&uuml;rkiye de de şehirleşme daha &ouml;nem kazanacak. Kalkınma yarışında &uuml;lkeleri &ouml;ne &ccedil;ıkaracak ya da geri bırakacak hadise şehirleşme olacak. Nitelikli insan ve nitelikli sermaye i&ccedil;in uygun ortam oluşturan &uuml;lkeler &ouml;n plana &ccedil;ıkacak.D&ouml;rd&uuml;nc&uuml; boyut ise kalkınma ve işbirliği. B&uuml;t&uuml;n bunları tek başınıza yapmazsınız. B&uuml;t&uuml;n d&uuml;nya ile tecr&uuml;beleriniz paylaşmak, onların tecr&uuml;belerinden faydalanmak ve işbirlikleri geliştirmek durumundasınız. Kapsayıcı bir kalkınma anlayışı i&ccedil;inde herkesin katkısı aldığımız ve herkese de kalkınmanın nimetlerinden olabildiğince sunduğumuz bir s&uuml;re&ccedil;ten bahsediyoruz. Bakan Yılmaz, sadece eski &ccedil;evre meselelerini tartışarak gelecekteki meydan okumalara cevap oluşturulamayacağını dile getirerek, d&uuml;nyanın, kaynakların s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilirliği konusunda iyi bir yere gitmediğini, bu konuda k&uuml;resel bir sorumluluk &uuml;stlenilmesi gerektiğini s&ouml;yledi.T&uuml;rkiye nin doğal kaynakları kısıtlı ve enerji bağımlısı bir &uuml;lke olduğunu anlatan Yılmaz, Dolayısıyla doğal kaynakları verimli kullanmak bizim ekonomimizin bir gereği. Yenilenebilir enerjiye daha ağırlık verdiğiniz, enerji verimliğini &ouml;n plana &ccedil;ıkardığınız zaman sadece &ccedil;evreyi korumuş olmuyorsunuz, aslında maliyetlerinizi d&uuml;ş&uuml;r&uuml;yorsunuz, daha rekabet&ccedil;i ekonomik yapı oluşturuyorsunuz, dışa bağımlılığınızı azaltıyorsunuz. Enerji verimliliği, neresinden bakarsanız bakın T&uuml;rkiye i&ccedil;in son derece kritik bir konu. Yenilenebilir enerji de aynı şekilde &ouml;nemli. Sadece enerji verimliğinin, b&uuml;t&uuml;n s&uuml;re&ccedil;leri T&uuml;rkiye de yapılmak kaydıyla 2030 yılına kadar 2 milyonun &uuml;zerinde bir istihdam oluşturacağını hesapladık şeklinde konuştu.Yeşil İş konusunda enerji politikalarının dışında bilişim teknolojilerinin &ouml;nemine işaret eden Yılmaz, T&uuml;rkiye i&ccedil;in &ouml;nemli konulardan birinin de şehirleşme olduğunu kaydetti. Bakan Yılmaz, T&uuml;rkiye şu anda muazzam bir kentsel d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m hamlesi başlattı. Bir taraftan şehir estetiğini koruyarak, bir taraftan da afete daha dayanıklı bir yapı oluşturmak, aynı zamanda yeni yapıların daha enerji verimli ve akıllı yapılar olması i&ccedil;in &ccedil;alışmalıyız dedi.Tarım alanında da T&uuml;rkiye nin &ouml;nemli d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m imkanları bulunduğunu belirten Yılmaz, &Ccedil;ok susuz bir &uuml;lke değiliz ama bol suyu olan bir &uuml;lke de değiliz. Şehirleşme, n&uuml;fus, tarımdaki sulama imkanları arttık&ccedil;a suyu da &ccedil;ok verimli kullanmak durumundayız. B&uuml;t&uuml;n bu alanları kesen Ar-Ge boyutu var. Yeşil iş yenilikle, bilgiyle gelişebilecek bir s&uuml;re&ccedil;. &Uuml;niversitelerimiz bu anlamda kritik. Sadece ge&ccedil;en yıl 3,5 milyar lira &uuml;niversitelere yatırım &ouml;deneği tahsis ettik. Bilgiyi sadece &uuml;retmemiz yetmez bunu katma değere d&ouml;n&uuml;şt&uuml;rmemiz lazım. Milli gelir i&ccedil;inde Ar-Ge payını devlet olarak y&uuml;zde 3 e &ccedil;ıkarmamız hi&ccedil;bir anlam ifade etmiyor. Burada kritik başarı fakt&ouml;r&uuml;, &ouml;zel sekt&ouml;r&uuml;n katkısıdır diye konuştu.Bu konuda &ouml;zellikle kurumsal yapısı gelişmiş b&uuml;y&uuml;k şirketlere sitem eden Yılmaz, Maalesef kolaycılığa ka&ccedil;ıyorlar. Arsa, bina alıyorlar, b&uuml;y&uuml;k rantlar elde ediyorlar. Fakat Ar-Ge ye, girişimciliğe yeterince yatırım yapmıyorlar. Bunlar, hemen sonu&ccedil; alınabilecek işler değil, orta vadede ama fazlasıyla sonu&ccedil; alabileceğiniz bir işler.. B&uuml;y&uuml;k sermaye gruplarının bu işlere girmesi gerekiyor. Biz destek veririz, ortam oluştururuz ama asıl Ar-Ge ve girişimciliği geliştirmesi gereken &ouml;zellikle b&uuml;y&uuml;k &ccedil;aplı &ouml;zel sekt&ouml;rd&uuml;r. Onlar bunu yapmazlarsa KOBİ lere, ona buna laf etmeye kimsenin hakkı yok. Bunu yaptığımız zaman daha fazla yeşil iş &uuml;reteceğiz, daha verimli şekilde kaynaklarımız kullanacağız değerlendirmesinde bulundu. AA

Yılmaz: Enerji verimliliğinden 2 milyon istihdam sağlanacak

Kalkınma Bakanı Yılmaz, "Sadece enerji verimliğinin, bütün süreçleri Türkiye'de yapılmak kaydıyla 2030 yılına kadar 2 milyonun üzerinde bir istihdam oluşturacağını hesapladık" dedi

Öne Çıkanlar