Ateşan Aybars
Ateşan Aybars
İTÜ'den Elektronik Yüksek Mühendisi olarak mezun olduktan sonra akademik çalışmalarına Kanada'da devam etti. 1975 yılından itibaren Kanada Atom Enerjisi Komisyonu ve Ontario Hydro Nükleer santrallarında çalıştı. 1981 yılında finans dünyasına geçerek geliştirdiği Teknik Analiz Modeli ile Ontario Securities Commission'dan Commodity Trading Manager lisansı aldı. 1993 yılında Türkiye'ye dönerek teknik analiz, türev piyasalar ve risk yönetimi seminerleri verdi ve çeşitli finansal kuruluşlara yatırım danışmanlığı yaptı. 1999'dan itibaren medyada ekonomi yorumları yapmaya başlayan Aybars, 2010 yılından bu yana Bloomberg HT Televizyonu'nda yayınlanan Risk Yönetimi programında yorumcu olarak ekrana çıkıyor.

Haftalık yorum

Giriş: 26 Kasım 2012, Pazartesi 09:48
Güncelleme: 26 Kasım 2012, Pazartesi 10:10

Geçen hafta Cuma günü ABD’de tatil sebebiyle piyasalar genel olarak düşük işlem hacimleri çerçevesinde işlem görerek verilere aşırı tepki gösterdiler. Mali uçurum endişesi ve olumsuz ekonomik verilerle geçen hafta risk’den kaçış ve dolara talebin artacağı yönünde beklentim oluşmuştu. Ancak, bu hafta tam tersine mali uçurum konusunda iyimser beklentilerin oluşması, Almanya’da Kasım ayı iş dünyası (İFO) beklentileri anketinin beklenenden çok iyi açıklanması hem yunanistan çıkmazında kapı araladı hemde S&P500 endeksinin 1400 endeks puan üzerine çıkmasını ve euro/dolar paritesinin yükselmesine sebep olarak risk alma eğilimini artırdı. Ancak, böyle iyimser ortamlarda T-Bond ve T-Notes tahvil fiyatlarının düşmesi gerekirdi. FED’in doğrudan tahvil satın alma programının etkisi yadsınamaz olmakla birlikte Tahvil piyasalarının risk alma eğilimine katılmaması bu hafta oluşan iyimserliği desteklemiyor.