Ziraat GM Çakar: 2025'te düşmesi beklenen faizler sektörün net faiz marjına olumlu katkı yapar

Ziraat Bankası Genel M&uuml;d&uuml;r&uuml; Alpaslan &Ccedil;akar, bankacılık sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n ekonomi programının doğru ve etkin &ccedil;alışmasında &ouml;nemli katkılar sağladığını belirterek, 2025 yılında, makro dengelerin daha da sağlıklı olacağı beklentisi ile bankaların performansının reel olarak iyileşeceğini tahmin ediyoruz. dedi. &Ccedil;akar, Bankacılık S&ouml;yleşileri kapsamında AA ya yaptığı a&ccedil;ıklamada, T&uuml;rkiye&rsquo;de enflasyonla m&uuml;cadele kapsamında uygulanan ekonomi programı, para ve mali politikalarının g&uuml;&ccedil;l&uuml; bir eşg&uuml;d&uuml;mle hayata ge&ccedil;irilmesi sayesinde olumlu sonu&ccedil;lar vermeye başladığını s&ouml;yledi. Programın şu ana kadarki &ccedil;ıktılarının, enflasyon beklentilerinde iyileşme, finansal istikrarın g&uuml;&ccedil;lenmesi, ekonomik g&uuml;ven endeksinde artış, b&uuml;y&uuml;mede normalleşme ile i&ccedil; ve dış talebin dengeli katkı vermeye başlaması, rezerv g&ouml;r&uuml;n&uuml;m&uuml;nde iyileşme, rating artışları ve risk priminde d&uuml;ş&uuml;ş gibi alanlarda kendini g&ouml;sterdiğine işaret eden &Ccedil;akar, sıkı para politikası uygulamaları ve mali disiplini &ouml;nceleyen adımların, fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda etkili bir şekilde devreye alındığını vurguladı. Alpaslan &Ccedil;akar, i&ccedil; talebin yavaşlamasıyla birlikte ekonomide b&uuml;y&uuml;me dinamiklerinde yapısal değişikliklerin beklendiğini belirterek, şunları s&ouml;yledi: İhracat, &ouml;n&uuml;m&uuml;zdeki d&ouml;nemde b&uuml;y&uuml;me kompozisyonunda daha belirleyici bir rol &uuml;stlenecek. Tarım, enerji, imalat ve sanayi gibi stratejik sekt&ouml;rlerin ekonomideki ağırlığının artacağı &ouml;ng&ouml;r&uuml;lmektedir. Bu alanlara y&ouml;nelik teşvik ve yatırımlar, s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir b&uuml;y&uuml;meyi destekleyecektir. İ&ccedil; talepteki yavaşlamayla birlikte bireylerin ve kurumların tasarruf eğiliminin artması, finans sekt&ouml;r&uuml;nde kaynak arzını artırarak, yatırımların uzun vadeli finansmanını destekleyecek. T&uuml;rkiye nin temel ekonomik gelişim alanlarında sergilediği g&uuml;&ccedil;l&uuml; performansla yabancı yatırımcı ilgisinin arttığını belirten Alpaslan &Ccedil;akar, portf&ouml;y yatırımlarındaki artışın yanı sıra bankacılık sekt&ouml;r&uuml; ve firmaların yurt dışından finansmana erişimde başarılı bir yıl ge&ccedil;irdiğini ifade etti. &Ccedil;akar, 2024 te ger&ccedil;ekleşen olumlu gelişmelerle, gelecek aylara ilişkin enflasyon beklentilerinde de &ouml;nemli derecede iyileşme g&ouml;rmeye başladıklarını ve fiyat istikrarının tesisine y&ouml;nelik pozitif beklentilerin toplumun t&uuml;m kesimlerine yayıldığını vurguladı. Banka bilan&ccedil;olarındaki TL payının &ouml;nemli &ouml;l&ccedil;&uuml;de arttığını ve dolarizasyonda ciddi bir gerileme g&ouml;rd&uuml;klerini dile getiren &Ccedil;akar, Bu s&uuml;re&ccedil;te bankacılık sekt&ouml;r&uuml; &uuml;zerindeki sorumluluğun farkında olarak &ouml;nemli bir performans g&ouml;sterdi ve programın doğru ve etkin &ccedil;alışmasına y&ouml;nelik &ouml;nemli katkılar sağladı. 2024 te, uygulanan para politikasını destekleyici nitelikte bazı makro ihtiyati &ouml;nlemlerin ve likidite y&ouml;netimine ilişkin tedbirlerin politika uygulayıcıları tarafından kullanıldığını g&ouml;rd&uuml;k. Bu tedbirler, fonlama maliyetinin artırılması suretiyle; TL&rsquo;ye d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m, kredi b&uuml;y&uuml;me hızı ve kredi kompozisyonunun kontrol&uuml; ile belli sekt&ouml;rlerin desteklenmesini sağladı. Krediler daha fazla oranda, imalat sanayiine, &uuml;retime, yatırıma, ihracata ve istihdam artışı sağlayan sekt&ouml;rlere y&ouml;nlendirildi. diye konuştu. Krediler doğru y&ouml;netilmekte, kredi kalitesi y&uuml;ksek Alpaslan &Ccedil;akar, sekt&ouml;r&uuml;n 2024 yılında da dengeli ve sağlıklı bilan&ccedil;o yapısını s&uuml;rd&uuml;rd&uuml;ğ&uuml;ne dikkati &ccedil;ekti. Sekt&ouml;r&uuml;n aralık ayı rakamlarına ilişkin bilgiler veren &Ccedil;akar, şunları s&ouml;yledi: Bankacılık sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n toplam aktiflerinin milli gelire oranı y&uuml;zde 76 seviyesine ulaşmış olup, aktif b&uuml;y&uuml;kl&uuml;ğ&uuml;m&uuml;z 31 trilyon lirayı aştı. Aktiflerimizin y&uuml;zde 62&rsquo;si, kaynaklarımızın ise y&uuml;zde 60&rsquo;ı TL cinsinden ger&ccedil;ekleşerek sekt&ouml;r bilan&ccedil;osunda TL&rsquo;nin ağırlığı artmaya devam etti. Ana fonlama kaynağımız olan mevduat toplamı 18,6 trilyon liraya ulaşarak bilan&ccedil;odaki payı yaklaşık y&uuml;zde 60 seviyesine geldi. Toplam kredi hacmi 15 trilyon TL civarında olup aktifler i&ccedil;indeki payı y&uuml;zde 51 seviyesindedir. Alpaslan &Ccedil;akar, se&ccedil;ici kredi politikasına değinerek, son yıllarda imalat sanayisinin payının 6 puan, tarım sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n payının 3 puan arttığını ve imalat sanayisi başta olmak &uuml;zere d&ouml;viz kazandıran ve istihdama katkı sunan sekt&ouml;rler &ouml;nc&uuml;l&uuml;ğ&uuml;nde kredi b&uuml;y&uuml;mesinin devamını beklediklerini anlattı. Kredilerin doğru y&ouml;netildiğini ve kredi kalitesinin y&uuml;ksek olduğunu bildiren &Ccedil;akar, şunları kaydetti: Tahsili gecikmiş alacak oranı y&uuml;zde 1,9 olarak ger&ccedil;ekleşti. Son d&ouml;nemde bireysel kredilerde sınırlı bir artış olsa da aktif kalitesinin y&ouml;netimi a&ccedil;ısından &ouml;nemli bir risk &ouml;ng&ouml;rm&uuml;yoruz. Genel olarak bakıldığında sekt&ouml;rde olduk&ccedil;a ihtiyatlı bir karşılık politikası uygulamakta olup, sorunlu krediler i&ccedil;in y&uuml;zde 75, ikinci gruptaki krediler i&ccedil;in y&uuml;zde 32 oranında karşılık ayrıldı. Bankacılıkta bilan&ccedil;o ve temel kalemlerdeki artış beklentisi y&uuml;zde 30 civarında Alpaslan &Ccedil;akar, 2025 yılında, daha sağlıklı ve s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir b&uuml;y&uuml;meye doğru yol almaya devam edeceklerine dikkati &ccedil;ekti. Yeni yıla ilişkin beklentilerini anlatan &Ccedil;akar, 2025 yılında, makro dengelerin daha da sağlıklı olacağı beklentisi ile bankaların performansının reel olarak iyileşeceğini tahmin ediyoruz. Enflasyonist baskılar biraz daha azalırken ve faiz oranları d&uuml;şerken, devam eden jeopolitik risklerin, uluslararası ticarette sınırlandırıcı yaklaşımların ve d&uuml;zenlemelerdeki sadeleşmenin seyri belirleyici olacak. Bankalar, ekonomide dengelenme devam ederken s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir b&uuml;y&uuml;meye destek olmak ve performans kriterlerini yakalamak i&ccedil;in &ccedil;aba g&ouml;stereceklerdir. şekilde konuştu. &Ccedil;akar, bankacılıkta bilan&ccedil;o ve temel kalemlerdeki artış beklentisinin y&uuml;zde 30 civarında olduğunu, 2025 te d&uuml;şmesi beklenen faizlerin vade uyumsuzluğu &ccedil;er&ccedil;evesinde sekt&ouml;r&uuml;n net faiz marjına olumlu katkı yapacağını, net faiz gelirinin artacağını, &uuml;cret komisyon gelirlerinin karlılığı desteklemeye devam edeceğini s&ouml;yledi. Sekt&ouml;rde yeşil finansmana ayrılan kredi oranının artırılması gerektiği a&ccedil;ıktır Bankacılık sekt&ouml;r&uuml;n&uuml;n net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda yeşil d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m planlarını devreye almasının s&uuml;rd&uuml;r&uuml;lebilir bir ekonomi inşa etme &ccedil;abalarında &ouml;nemli bir adım olduğuna dikkati &ccedil;eken &Ccedil;akar, Sekt&ouml;rde yeşil finansmana ayrılan kredi oranının artırılması gerektiği a&ccedil;ıktır. dedi. Alpaslan &Ccedil;akar, yeşil d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m&uuml;n teşvik edilmesi i&ccedil;in yeşil varlık oranı hesaplanması uygulamasının, bu d&ouml;n&uuml;ş&uuml;m&uuml; hızlandıracak etkili bir ara&ccedil; olabileceğini belirterek, s&ouml;z konusu uygulamanın yalnızca bankacılık sekt&ouml;r&uuml;nde değil, aynı zamanda yeşil yatırımları artırmaya y&ouml;nelik politikaların etkinliğinde de &ouml;nemli bir rol oynayacağını ifade etti. 2025 te dijitalleşmenin sekt&ouml;r stratejilerinin merkezinde yer almaya devam edeceğini vurgulayan &Ccedil;akar, dijital bankacılık &uuml;r&uuml;nleri, yapay zeka destekli &ccedil;&ouml;z&uuml;mler ve blok zincir tabanlı yenilik&ccedil;i finansman ara&ccedil;larıyla m&uuml;şteri deneyiminin daha da ileri taşınacağını belirtti. &Ccedil;akar, kişiye &ouml;zel &uuml;r&uuml;n ve hizmet arzı ile &ouml;deme sistemlerinde yapısal değişimin devam edeceğini belirterek, şu bilgileri paylaştı: Taşınabilir kişisel cihazlar ve biyometrik teyitler kullanılarak yapılan işlemler daha da artacak. İnsan fakt&ouml;r&uuml;n&uuml;n verimliliğini artıracak şekilde, yapay zeka ve yeni &uuml;r&uuml;nler finans alanında daha fazla kullanılacak. Bankalar ile yeni hizmet sağlayıcı şirketler arasında hem rekabet hem iş birliği daha g&uuml;&ccedil;l&uuml; hale gelecek. A&ccedil;ık bankacılık işlemleri genişleyecek. &Uuml;lkemizin &ouml;n&uuml;ndeki fırsatların farkındayız. Ekonomimiz b&uuml;y&uuml;d&uuml;k&ccedil;e ve geliştik&ccedil;e bankalarımız ve finansal sekt&ouml;r&uuml;m&uuml;z b&uuml;y&uuml;meye ve g&uuml;&ccedil;lenmeye devam edecek. &Ouml;ng&ouml;r&uuml;lerimizdeki iyileşme geleceğe daha &uuml;mitli bakmamızı sağlıyor. Her zaman olduğu gibi &uuml;lkemize, en iyi şekilde hizmet etmenin gayreti i&ccedil;inde olacağız.

Ziraat GM Çakar: 2025'te düşmesi beklenen faizler sektörün net faiz marjına olumlu katkı yapar

Öne Çıkanlar