Çalışanımız, işlediği bir suç sebebiyle hapse giriyor. Bu kişiye çıkış verilecek, mağdur olmaması sebebiyle kıdem verilmesi düşünülüyor. Takip edilmesi gereken yol nedir? İsmi
Saklı Sayın okurum, ilgili kişi işyeriyle alakalı olmayan bir suçtan dolayı cezaevine giriyorsa kendisine kıdem ödenir, ihbar tazminatı ise ödenmez. Kendisi hakkında cezaevinde çıkışta işsizlik parası alabilmesi için de işten çıkış bildirgesi düzenlemeniz gerekir. İşyeriyle ilgili bir suçla ceza almışsa kıdem ve diğer tazminatları ödemek zorunda değilsiniz, sadece varsa içerdeki alacakları ile yıllık izin paralarını vermek zorundasınız.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25’inci maddesinin “Zorlayıcı Sebepler” başlıklı III’üncü bendi gereğince, “İşçiyi işyerinde bir haftadan fazla süre ile çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması” halinde işçinizi işten çıkarabilirsiniz ama kıdem tazminatı vermek zorundasınız. Öte yandan, aynı maddenin IV’üncü bendi gereğince de, “İşçinin gözaltına alınması veya tutuklanması halinde devamsızlığın 17’nci maddedeki bildirim süresini aşması” halinde de işten hemen çıkarabilirsiniz ama yine kıdem tazminatı ödemek zorundasınız.
“Hapse düşen işçiye kıdem mi ödenir?” diyenler çıkabilir, hatta “Bu konuyla ilgili düzenleme hatırlıyorum” diyorsanız, 25’inci maddenin “Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri” başlıklı II’nci bendinin
(f) şıkkı gereğince: f) İşçinin, işyerinde, yedi günden fazla hapisle cezalandırılan ve cezası ertelenmeyen bir suç işlemesi halinde işçi derhal işten çıkarılır ve kendisine tek kuruş tazminat ödenmez.

CEZAEVİNDEN ÇIKIŞTA İŞSİZLİK PARASI ALIR
İşçinizin suçu işyeriyle ilgili değilse, 4447 sayılı Kanun gereğince, cezaevinde geçirdiği süre yok sayılır ve sanki cezaevinden çıktığı gün (işten çıkarılmış gibi) değerlendirilerek diğer şartları uyuyorsa kendisine İŞKUR işsizlik parası öder.

 

SGK ile sözleşme yapmayan özel hastane bile acilde sizden tek kuruş fark alamaz

Acil hallerde, ister SGK ile sözleşmesi olsun ister olmasın tüm sağlık kuruluşları, acil hali bitirecek tedaviyi yapmak zorundadır. Hastadan da tek kuruş para alamazlar, isteyemezler.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince herkes GSS’lidir (Genel Sağlık Sigortalı). Buna göre hemen her türlü sağlık giderlerini SGK karşılar. SGK da bunun için tüm kamu hastaneleri ve SGK’nın hazırladığı sözleşmeyi kabul eden tüm özel hastanelerle sözleşmeler yaparak sizlerin hizmetine sunar.
SGK ile sözleşme yapmayan özel hastaneler de olacaktır ve vardır. İşte o özel hastaneler de siz GSS’lilerden acil durumlarda para isteyemez. 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu’nun 73’üncü maddesi de bu konuyu belli etmiştir. İlgili maddeye göre:
“...Kurum, provizyon işlemlerini yürütmek üzere sağlık hizmeti sunucularının mahallinde provizyon merkezi açabilir ve personel çalıştırabilir. Sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları, bu amaçla Kuruma uygun bağımsız mekân tahsis etmek zorundadır.
Acil haller dışında sağlık hizmeti bedelleri Kurumca ödenmez. Sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından acil hallerde alınan sağlık hizmeti bedeli, 72’nci madde gereği sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları için belirlenen bedeller esas alınarak genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere fatura karşılığı ödenir. Sözleşmeli ve sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucuları, acil hallerde, sözleşmeli sağlık hizmetleri sunucuları ise Kurumun belirlediği sağlık hizmetleri için genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerden veya Kurumdan herhangi bir ilave ücret talep edemez...”

Advertisement