Küresel piyasalarda tahvillerde satış dalgası
Bazı Fed üyeleri faiz indirimlerinin temkinli bir hızda azaltılması gerektiğini belirtirken, Mary Daly indirimlere ara vermeye gerek görmediğini söyledi. Fed'in Kasım ayında faizleri sabit bırakması ihtimali artarken, Avustralya'dan Japonya'ya tahviller değer kaybediyor.
Avustralya’dan Japonya’ya tahviller, yatırımcıların ABD’nin faiz oranlarını daha yavaş indirmesi ihtimalini değerlendirmesiyle düşüyor.
Pazartesi itibarıyla Avustralya’nın 10 yıl vadeli tahvillerinin getirileri 10 baz puana kadar yükselirken, Yeni Zelanda’nın 10 yıllık tahvillerinin getirisi yedi baz puana kadar arttı.
Japonya’nın aynı vadeli tahvillerinin getirisi ise iki baz puan artarak yüzde 0,975 ile son iki ayın en yüksek seviyesine yaklaştı.
Küresel tahvillerde yaşanan satışlarının temelinde, yatırımcıların Fed’in faiz indirimi beklentileri ve bu beklentilerin bir kez daha abartılıp abartılmadığını sorgulaması yatıyor.
Güçlü ABD ekonomisi, Donald Trump’ın 5 Kasım’daki başkanlık seçimini kazanma ihtimalinin güçlenmesi ve Fed yetkililerinin parasal genişlemenin hızına ilişkin temkinli yorumları tahvillere gelen satışlarda etkili olan diğer faktörler.
TD Securities kıdemli faiz stratejisti Prashant Newnaha, Yeni Zelanda tahvillerini örnek göstererek, “Beklentilerin son derece güvercin olduğu piyasalarda bile tahvillerin satıldığını görüyoruz” dedi ve piyasalar fiyatlamasa da Fed’in önümüzdeki yıl altı ay boyunca beklemede kalma ihtimali olduğunu söyledi.
Swaplar, gelecek ay 25 baz puanlık bir Fed faiz indiriminin artık kesin olmadığını gösteriyor. Apollo Management, Fed’in bir sonraki toplantısında faiz oranlarını değiştirmeyebileceğini düşünenler arasında yer alırken, T. Rowe Price daha küçük faiz indirimi riskleri ve iyileşen büyüme ile ABD 10 yıllık tahvil getirilerinin gelecek yıl yüzde 5’e tırmanacağını düşünüyor.
Piyasalarda son gelişmeler
ABD hisse senedi endeksleri Fed yetkililerinden gelen açıklamalar, ABD seçimlerine ilişkin fiyatlamalar ve Goldman Sachs stratejistlerinin yayımladığı bir raporla haftanın ilk işlem gününü karışık bir görünümle tamamladı. S&P 500 yüzde 0,2 düşerken, Nasdaq 100 yüzde 0,2 yükseldi.
David Kostin’in de aralarında bulunduğu Goldman stratejistleri, yatırımcıların daha iyi getiri için tahviller dahil diğer varlıklara yönelmesi nedeniyle ABD hisse senetlerinin son on yıldaki ortalamanın üzerindeki performansını sürdürmesinin olası olmadığını belirttiler.
Stratejistlerin analizine göre, S&P 500 endeksinin önümüzdeki 10 yıl boyunca yıllık nominal toplam getirisinin sadece yüzde 3 olması bekleniyor. Bu oran son on yılda yüzde 13 ve uzun vadeli ortalama yüzde 11 ile karşılaştırıldığında oldukça düşük kalıyor.
Stratejistler ayrıca, gösterge endeksin Hazine tahvillerinin gerisinde kalma olasılığını yaklaşık yüzde 72 ve 2034 yılına kadar enflasyonun gerisinde kalma olasılığını yüzde 33 olarak görüyorlar. Bu sabah ABD vadeli endeksleri zayıf görünümlerini koruyor. Asya hisse senetleri, piyasa aktörlerinin Fed’in yılın geri kalanı için faiz indirimi beklentilerinin azalmasıyla birlikte tahvillerle birlikte aralıksız ikinci günde de geriledi.
MSCI Asya Pasifik Endeksi, Çin piyasaları yükselirken Avustralya ve Japonya’daki göstergelerin düşmesiyle yüzde 1 civarı geriledi. Fed yetkililerinin konuşmaları sonrası ABD 10 yıllık tahvillerinin getirileri pazartesi günü 11 baz puan artarak yüzde 4,20’ye yükseldi.