Bir önceki yazımızda merkez bankalarının dijital parası olan CBDC’ler konusuna değinmiş ve 80’den fazla ülkenin bu alanda yaptığı çalışmaları incelemiştik. Bu yazıda da altını çizdiğim gibi merkez bankaları, bu işe pek de gönüllü olarak değil, kendilerinin kontrolü dışında gelişen blokzincir tabanlı yeni finans dünyasının dışında kalmamak hatta mümkünse kendi denetimleri içinde devam etmesini sağlamak için başladılar. Kısaca “piyasa zorladı” diyebiliriz.
Tabii CBCD alanındaki çalışmaların yoğunlaşması akla blokzincirin ana felsefelerinden biri olan “merkeziyetsiz finans” (DeFi) yaklaşımının zarar görüp görmeyeceği ya da bir hayal olarak mı kalacağı sorularını getirdi. Bu konuda farklı görüşler var ancak çoğunluğun iyimser olduğunu söylemeliyim. Ben de bireysel olarak iyimser tarafta yer alıyorum.
Çünkü şu an dünya üzerinde çalışması yürütülen birçok CBDC projesinin altyapısı blokzincir teknolojisine dayanıyor. Bu da DeFi platformlarının daha hızlı büyümesini ve dünya çapında kabul görmesini sağlayacak bir durum olacak. CBDC’lerin kullanılmaya başlamasıyla birlikte başta sınır ötesi ödemeler daha hızlı ve güvenilir hale getirilecek. DeFi ile bankaların ve kurumların para, finansal ürünler ve finansal hizmetler üzerindeki kontrolü azalacak. Daha da açmak gerekirse bankaların ve finansal kuruluşların hizmetlerini kullanmak için tüketiciden talep ettikleri yüksek ücretler ortadan kalkacak. İsteyen Token’larını kendi cüzdanınızda saklayabilecek. Finansal işlemler sırasında üçüncü partilere gerek kalmayacak. İnternet bağlantısı olan herkes onaya ihtiyaç duymadan kullanabilirken saniyeler ve dakikalar içinde para transferi yapılabilecek. Bence sağlayacağı en önemli katkılardan biri de finansal hizmetlerin herkes için erişilebilir hale gelecek olması.
DeFi yatırımları hızla büyüyor
DeFi, tamamen merkeziyetsiz, kimsenin kontrolünde olmayan, tüm kayıtların bir merkezde değil, birden çok yerde ve birbirine bağlı olarak tutulduğu bir ağ zinciri. Bu nedenle de herhangi bir gücün ya da merkezin işlemleri sınırlandırabilme şansı yok. DeFi, geleneksel bankacılık hizmetlerini akıllı sözleşmeler aracılığıyla blokzincir üzerinde aracısız, takip edilebilir, hızlı ve daha düşük maliyetlerle gerçekleştirme yeteneğine sahip. BlockData tarafından yayınlanan raporda, blokzincir teknolojisiyle gerçekleştirilen uluslararası para transferlerinin, geleneksel yöntemlere göre, 388 kat daha hızlı ve 127 kat daha ucuz olduğu, akıllı sözleşmelerin otonom yapısı nedeniyle insan hatalarını ortadan kaldırdığını ve operasyon riskleri de sıfıra yakın seviyeye getirdiğini gösteriyor. Şu anda dünyada DeFi projelerinin Ethereum ağı üzerinde yoğunlaştığını görüyoruz. Kullanıcılar arası borç verme, merkeziyetsiz Borsalar, stablecoin takasları, merkeziyetsiz ödeme ve sigorta araçları gibi finansal ürünler kısıtlı da olsa kullanıma sunulmuş durumda ve ilginin de giderek arttığı muhakkak.
Aslında felsefe olarak aralarında farklılık olsa da CBDC’lerin DeFi dünyasının daha hızlı gelişimine destek olacağını söyleyebiliriz. Bu durum da hem bankalar hem de FinTech’ler için yepyeni bir dünyanın kapılarını açıyor. Şu anda test aşamasındaki DeFi sistemleri üzerinde bugün kullanıcıların yaklaşık onlarca milyar dolarlık yatırımı olduğu göz önüne alındığında potansiyeli rahatlıkla görebiliriz.
Dev bankaların gözü de DeFi’de
Bu potansiyeli gören J.P. Morgan, Goldman Sachs ve BBVA gibi dünya devi geleneksel finans kurumları DeFi ekiplerini çalıştırmaya başladı bile. Müşterilerine daha hızlı, daha güvenli ve daha az maliyetli hizmet vermek, sunduğu ürün çeşitliliğini artırmak isteyen kurum sayısı gün geçtikçe artıyor. Öte yandan servis bankacılığı, açık bankacılık uygulamalarının giderek artacak olması da FinTech’ler açısından önem taşıyor. Birçok FinTech, banka ve diğer finans kuruluşları için DeFi uygulamaları geliştirebilir hatta kendileri de bu alana odaklanabilirler.
Kısaca devletlerin CBDC’ye olan ilgisinin DeFi dünyasını daha hızlı geliştireceğini, yasal düzenlemelerin daha çabuk hayata geçeceğini ve hem tüketiciler hem de işin üretim tarafından bulunanlar için işleri kolaylaştıracağını söylemek mümkün. Daha önce de belirttiğim gibi kritik konu, doğru adımları atmak!